E-Dergi

Yıllardır metal dinliyorum ancak bu kitabı okuduktan sonra ne dinlediğimi daha iyi anladım doğrusu. Heavy metalin köklerinin nereden geldiğini, hangi aşamalardan geçtiğini ve bugüne nasıl ulaştığını çok güzel analiz etmiş Can Atacan. Meğer heavy metalin içinde 50 kadar değişik tarz varmış, bu kitap sayesinde öğrendim ve ben en çok doom ve gotik metali seviyormuşum ki dinlediğim müzik de böylece daha iyi yerli yerine oturmuş oldu. Birçok grup hakkında kısa ve yaptıkları tarz hakkında doyurucu bilgiye sahip bu kitap. Çok büyük bir araştırmanın ve çok fazla emeğin harcandığı çok iyi belli oluyor kitabı okurken. Heavy metal müzik dinleyenlerin mutlaka edinmeleri gereken bir kitap. Yeniden baskıya girip yeniden piyasaya sürülmeli diye düşünüyorum.

Şu an dünya üzerinde en kolay ve en çok işlenen günahın gıybet (dedikodu) olduğunu düşünüyorum. Zaten sevapları zorla kazanıyoruz bir de zorla kazandığımız sevapların gıybetle kolayca elimizden çıkmasına kendi dilimizle sebep olmamız gerçekten bizi mahşerde çok zor durumlarda bırakacak. Ancak bu kitabı okuyanlar gerçekten çok şanslı çünkü Senai Demirci gıybeti örneklerle o kadar güzel tarif etmiş ve gıybeti o kadar iğrenç bir duruma getirmiş ki insan bu kitabı okuduktan sonra kırk kere düşünüp 1 kere konuşmaya başlıyor. Herkesin okuması gerektiğini düşünüyorum.

İlkokul yıllarından beri ismini duyardım bu kitabın, okumak yeni nasip oldu. Montaigne aklına gelen her türlü konuyla ilgili güzel tespitlerde bulunmuş ve insanlara doğru yolu gösterici yorumlar yazmış. Güzel bir eser ama orta yaş grubuna bence çok fazla hitap etmiyor. Çocuklarınız okusun, iyi insan olma yolunda fayda göreceklerini umuyorum.

Bu kitabı okuyup da sabah namazına kalkamama veya kalkmama gibi bir probleminiz kalmaz, kitap sanki bir sabah namazına kalkma reçetesi. Aslında kitap sadece sabah namazıyla ilgili değil, aynı zamanda bütün vakit namazlarıyla ilgili. Namaza yeni başlayan yakınlarınıza hediye ederseniz çok faydalı olacağını düşünüyorum...

İslamiyet üzerine ve Osmanlı üzerine oynanan oyunları öğrenmek isteyenlere tavsiye edilir. Hampher isimli İngiliz ajanının Arapları örgütleyip hem Arapları yoldan çıkarıp hem de Osmanlı üzerine kışkırtması çok güzel anlatılmış kitapta. Hampher bu ajanlardan sadece 1 tanesiymiş, meğer o devirlerde yani 18. yüzyılda Hampher gibi 5 bin tane ajanın aynı işi yaptığını okumak insanı gerçekten korkutuyor ve hayretler içine düşürüyor.