Toplam yorum: 3.081.289
Bu ayki yorum: 967

E-Dergi

Uğur DUZLA Tarafından Yapılan Yorumlar

28.06.2013

Günümüzde en iyi polisiye yazar kim diye sorsalar düşünmeden vereceğim tek cevap Michael Connelly'dir.Dan Brown ile kıyaslanması hem tarz hem de kalite olarak son derece yanlış olan,hiçbir şekilde de yavan olmayan bence çok sağlam bir roman
06.06.2013

Kral Toprakları'nda ve Kuzey'de hatta Sur'un ötesinde bile artık gerilim fazlası ile büyümüştür.4 - 5 farklı koldan gelişen ve okuru sürekli heyecanla merak içinde bırakan kesinlikle her roman okurunun okuması gerekli olduğu bir seri diye düşünüyorum ama ben bu yorumumda Buz ve Ateşin Şarkısı serisinin şu ana kadar okuduğum sayfaları için ufakta olsa gözüme takılan eksilerini yazmak istiyorum.Seri genel olarak sayfa sayısı olarak bayağı bir fazla,fazla diyorum çünkü bölüm içersinde olmasada olur kısımları ekleyerek hem romanlarını daha sağlam bir temel üstüne atmış hemde sanki biraz uzatmış gibi ama bu uzatmada kesinlikle okumanıza engel oluşturmuyor.İkinci olarak fantastik roman içinde diğer okuduklarımın aksine fazla hatta bazı yerlerde insanı rahatsız da eden cinsellik unsurları bulunmakta ama bu durumda sizi bu mükemmel seriyi okumanıza yine bir engel oluşturmuyor.Üçüncü olarak sayfalar içersinde biraz fazla rüya görme sahneleri var gibi,sizleri bilmem ama ben nedense ne filmlerde nede kitaplarda rüya görme ile ilgili sahneleri beğenmem.Son olarak fantastik romanların başka bir güzel bölümleride savaş sahneleridir ama şu süre zarfında yaklaşık olarak okuduğum 2000 sayfada savaş sahneleri yada çarpışma sahneleri birden bitip sonraki bölümde okuduğumuz diyalogların içinde sonuçlarını öğreniyoruz ama bu durumda beni bariz bir şekilde heyecanlandırıyorda.Az da olsa Seri hakkında bir kaç tane eksi yönlerini yazdım ama eksilerinin yanında artı yönlerini de yazdım.Sonuçta yaptığım bu ufak eleştiriler ve olumlu yorumlar kendi zevkime göre ve kendi düşüncelerimi aktarmak adına illaki sizler başka hisler alabilirsiniz ama bu demek değil ki bu eksiler serinin tadından lezzet düşürsün aksine Buz ve Ateşin Şarkısı sonuçta farklı bir romanlar serisi olduğunu belli ediyor ve sonuna kadar da övgüyü hakediyor
mujsonmez arkadaşı da tebrik ederim kitabı aldığı gün bitirebildiği için.
29.04.2013

30-40 Yıl öncesinden bugüne kadar ülkemizde veya yurt dışında çekilen filmlerde oluşan amansız hastalıklarda hastaların tedavisi için genelde Amerika'nın tıbbına ihtiyaç duyulmaktadır ve sanırız ki Amerika'nın tıbbında herşeyin eksiksiz olup tamamen tüm imkanların hastanın sağlığına kavuşması için kullanıldığını görüp izleriz. Robin Cook gibi Amerikan tıp dünyasının içinden gelen hem doktora alanında başarılı hemde yazarlık alanında başarılı olan yazarlar sayesinde kendi oluşan tecrübelerinden olacak ki bilinenin aksine Amerikan tıp dünyasının hiçte filmlerdeki gibi olmadığını öğreniyoruz. Ticari kazanç uğruna hastaların iyileşmesi gereken hasta değilde para kazandırılması beklenen müşteri olduğu olgusu maalesef ülkemiz dahil daha bir çok ülkede olmaktadır.
Virüs; Cook'un bir önceki romanının ana karakteri olan Laurie Montgomery'nin bu kitapta 2. rolde olduğu ama 1. rolde de bize ne Harry Bosch'u nede John Corey'i aratmaycak kalite de olan Adli Tıp Doktorumuz Jack Stapleton ile tanışıyoruz.Yerinde olan olmayan tüm esprileri ile olayları çözmek uğruna başına açmadık bela kalmayan halleri ile Stapleton en az saydığım diğer iki karakter kadar harika bir karakter. İyiki de sadece Lauire üstüne yazmamış Üstat iyiki de Jack Stapleton ile tanıştırmış bizi.Roman baştan sona otopsi bölümleri ve sonuçları öğrenme üstüne kurulan sohbetlerde oluşan gerilimlerle dolu ve heyecanlı siyahi çetelerin bulunduğu bölümlerle de gerilimine gerilim katmış bana göre harika bir roman.
11.04.2013

Tüm dünyanın Buz ve Ateşin Şarkısı'nı okuyup Game of Thrones adı altındaki dizi uyarlamasını izlediği bu zamanlarda bende kendimi bu dünyaya fazlası ile kaptırdım.Taht Oyunları'nın devamında artık Yedi Krallık'ta gerilim iyice artmaktadır ve okuyucu etkisi altına almaktadır.Kısım I olarak bu kitap kral olan ve kendini kral ilan eden kişilerin artık savaşa başlamasına çok az kala bitmektedir.Romanın aslında iki baskı olarak basılması güzel bir durum hem kitaplığınızda daha çok George R.R. Martin kitabı oluyor hemde benim gibi sürekli yanınızda okuduğunuz kitabı taşıyanlardansınız serviste,otobüste,takside veya bir cafe oturup birşeyler içerken okuma merakınız var ise size taşıma kolaylığı da sunuyor.
11.03.2013


ada35 isimli arkadaşımızın Meade kitapları hakkındaki tarifi çok doğrudur.Daha detaya inmemiz gerekirse Meade kitapları daha doğrusu Meade'in en çok sevilen kitapları günümüz zamanında genellikle bir arkeoloji çalışmasında bulunan bir nesne,2 erkek 1 kadın,2 erkek veya 1 kadının yakını tarafından mezarlıkta veya morgda başlayan geçmişe dair büyük bir sohbet,bir bayan ve bir erkeğin farklı bir ülkeye sızması,sızdıkları ülkede çok eski tanıdıkları ile tamamen karşı davada bulunulması,motorsikletli kaçış sahneleri,metrelerden başlayıp 1 metreye kadar koşma sahneleri,karşı tarafların birbirine yardımları derken tamamen bizi etkisine alan harika romanlar.Bu benzerlikler beni hiçbir zaman rahatsız etmediyse de illaki Glenn Meade'e kendini tekrar ediyor tarzında eleştiriler yapıldığından dolayı olacak ki Meade son birkaç romanı Şeytan Müridi veya İkinci Mesih gibi tamamen farklı tarzlarda, Meade'e göre de kötü denilcek romanlar ile karşımıza çıkmıştı.Şahsen ben ismini saydığım romanları okurken hiçbir şekilde Meade romanı okuduğumu düşünemiyordum.Anlaşılan Meade hata yaptığını anlamış olacak ki son romanı Romanov Komplosu'nda bize bir Kar Kurdu bir Sakkara'nın Kumları gibi iki büyük romanını tekrardan okutma gereği duymuş,ne kadar benzerlikler bulundursada hiçbir şekilde taklit de olmadan.Oysa farklı yazarlarda da buna benzer durumlar olmaktadır mesela bir Harlen Coben sürekli aile bireyinin birinden kaybolması üzerine,Michael Connelly'de yazdığı cinayet romanlarındaki aranan katilin ya teşkilattan biri olması yada Dedektifimizin etrafındaki kişilerden biri olması gibi.Ama hiçbir Coben hayranı veya Connelly hayranı bu iki yazarında kendilerini taklit ettiklerini düşünmez,çünkü biz hayranları olarak kendilerinden bu şekilde roman okumak isteriz, çünkü bu tarz romanlarını okuyup bu yazarların hayranı olduk.Bende herkes gibi Meade'ten senelerdir bir Romanov Komplosu tadında roman bekliyordum,kendini taklit etsin hatta birebir aynısı olsun sorun değil çünkü ben Meade'i bu şekilde sevmiştim.Bırakalım diğer tarzda romanları diğer yazarlar yazsın.

Romana gelecek olursak,Romanovlar'la ilgili olunca kitap kendinde ayrı bir merak uyandırıyor zaten,güzel diyaloglar,güzel betimlemeler ve mükemmel yazım şekli ile baştan sonra tam puanı hakeden harika bir roman.Romandaki karakterlerin çoğunun gerçerten yaşamış olması insanda ayrı bir merak uyandırıp romanı okurken ayrıyetten de Romanovlar hakkında da azlı çoklu araştırma yapma gereği duyuyor ve araştırdıkça romanın ne kadar sağlam bir kurgusu olduğunu anlıyorum.Kesinlikle okuyun.