E-Dergi

Mustafa Fırat, yalın söyleyişlerin arkasına sakladığı güçlü imgelerle adeta şiiri bir çiçek gibi kökünden suluyor. Çiçeğin damarları toprağa sımsıkı sarılınca çiçekteki canlılık ve neşe tüm bahçeyi canlandırıyor. Lalezar adından da anlaşılacağı gibi özgün bir şiir bahçesi... Tavsiye ederim.

Demet D.Doğan şiirileri, samimiyeti ve kırılganlığıyla okuyucuyu kendine çeken şiirler. İlk okuduğum zaman kendi şiirimi çok yakın bulmuştum. Fark imgeyi benden daha az kullanmasındaydı. Belki de imgeyi onun gibi şiirin belirli köşelerine serpiştirmek daha anlamlı.
Kitap sadece içten gelen bir çığlık değil aynı zamanda kadife bir yüreğin sıcaklığını sayfalarında taşıyan bir deniz... Sıcacık şiirlerin sizin de yüreğinizi ısıtacağını ümit ediyorum.

Bülent Güldal şiiri, dingin sözcüklerle kurulmuş kadife bir ezgiye yaslanmış şiirler. Anası Okyanus'u okuduğunuz da dimağınızda şiir tortusu kalacağına inanıyorum. O tortu hayatınızın bir köşesinde anlamını mutlaka bulacaktır. Tavsiye ederim.

Ahmet Gök bu şiir kitabında ortaya karışık şiirler sunuyor. Şiirlerde var olan hüzün ve arka fondaki diri imgeler insanı büyülü bir müziğin kucağına sevkediyor. Kitabı beğendim ve tavsiye ederim.

Tanpınar, Sahnenin Dışındakiler romanında yok olan bir medeniyetin bağrından kopmuş ve bu boşluğu doldurmak için çırpınan insanların romanı. Onlar için sahne İstanbul ama asıl sahne Anadolu yani savaş alanı olduğu için onlar dışarıda kalmıştır. Zaafları ve alışkanlıklarıyla, kişilik ve davranışlarıyla kaybedilmeye mahkûm son ümitleri için çırpınan insan topluluğunun romanı. Arka fonda hazin bir aşk. Doğu ile batı arasına sıkışmış insanlar... Kısacası dönemin sadece siyasi yapısı değil psikolojik buhranlarını da başarıyla yansıtmış Tanpınar. Kalabalık şahıs kadrosu okuyucuyu zorluyor ama yine de başarılı bir roman.