Toplam yorum: 3.081.820
Bu ayki yorum: 1.500

E-Dergi

Doğan Altıntaş Tarafından Yapılan Yorumlar

15.12.2012

Yiğidi öldür hakkını yeme derler. Hakikaten enfes bir eser. Kitabı iki günde bitirdim ve açıkça söyleyebilirim ki oldukça da zevkliydi. 2013’te İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğünün yapacağı kitap okuma yarışması için seçilen sekiz kitabından biriydi bu eser. 1933’te yazılan bu esere sadece Alman Çocuk Edebiyatının ürünü gözüyle bakmak hata olur. Zira bu eserin her yaşa hitap ettiğini ama budalaca yazılmamış bu yönüyle mantıklı ve gerçekçi buldum. Gerçi kötü diyebileceğim doğru dürüst bir karakter bulamadım ama en azından Gülten Dayıoğlu’nun yazdığı Yeşilçam filmi tadındaki Fadiş’ten daha usturuplu şekilde olaylar verilmiş. Suni diyebileceğimiz tat yok eserde. Doğallık rahatlık ve içtenlik eserin bütününe hakim. Yatılı lise öğrencilerinin dayanışması konusunu esas almakla birlikte bence bu romanı lise ve üniversite öğrencilerinden ziyade yaşını başını almış Eski Kurtların zevkle okuyacağı kansındayım. Okuyanlar iyi bir öğrenci kadar iyi bir öğretmenin de hangi özelliklere sahip olduğunu yaşayarak keşfedecekler. Kitapta kshramanların isimleri, lakaplarıyla karışık kullanıldığı için dikkatli okumak gerekiyor. Yazar, okurun merak duygusunu canlı tutabilmek amacıyla böyle bir parçalı anlatıma başvurmuş olabilir. Anlatımı da en az konular kadar ilginç. Her bölümün başında özet diyebileceğimiz kısımlar var. O bölümde neleri okuyacağımızı öğreniyoruz. Böylece daha önce okuduklarımızla bağlantı kurmamızı istemiş yazar. Canlı neşeli insanı sıkmayan bir anlatımı var. Eser pek çok bölümden ( 2 12 1=15 bölüm ) oluşmasına rağmen hiç de sıkıcı değil. Ortaokul öğrencilerine hararetle bu kitabı okumalarını tavsiye ederim.
01.12.2012

kitap hakkında söylenecek çok şey var.ilki diliyle ilgili.ilkokul öğrencisinin bile anlayacağı bir üslupla zor anlaşır meseleleri anlatmadaki hünerini takdir etmeliyim.okumaya başlarken "bu eseri ben de yazabilirim" küstahlığına kapıldığımı itiraf etmeliyim.okudukça eserin aslında yaş grubunun daha geniş bir okur yelpazesine sahip olduğunu anlıyorsunuz. kitabı bir çırpıda okuyup bitirdiğinizde ise iyi iş çıkarmış diyorsunuz. beş öğrencime bu kitabı hediye ettim.verdiğim paraya da hiç de üzülmüyorum.siz de okuyun pişman olmazsınız.ayrıca eleştiri olarak şunu da eklemeliyim ki eserde siyah ve beyaz netliğinde iyiyle kötünün verilmiş. içinde gri rengin olmadığı mutlu bir ütopik dünya portresi çizilmiş. ne olmuş yani. olsun böylesi de güzel.siyasi yönlerine gelirsek; bence abartılacak kadar siyasi bir kitap değil.oldukça hümanist ( insancıl ) olduğunu söylemeliyim.hakkaniyete aşırı derecede önem vermesinden dolayı sadece lakabı solcu olan "Bulgaryalı Ali", gerçek olamayacak kadar hayali ama bunu zaten önemsemiyorsunuz. yeni ve uzun başka bir hikayeyle eser sona ererken aklınızda sadece sizde uyandırdığı unutulmaz tadı kalıyor. dünyada yaşayan bütün insanlara gönül rahatlığıyla bu kitabı tavsiye ederim.
01.12.2012

eserin dilinin biraz ağır olduğunu ve ilk başta zorlandığını söyleyenlere hak veriyorum.zaten yorumların sayısı ve içeriği esere duyulan ilgi ve beğenin bir kanıtı.kitabı okuyalı yıllar oldu ama hatırladığım kadarıyla en çok hoşuma giden bölümler şöyleydi: "yıldızlı bir gecede edebali ile osman(cık) gazinin konuşması " "badem ağacıyla ilgili yapılan kitabın başında ve sonundaki kısımlar" ve "osmancığın rüyası"
01.12.2012

kabul etmeliyim ki kitabın canını okudum.bana mısın demedi! kabul etmeliyim ki sağlam bir cildi var. zaten bir sözlükten daha başka ne beklenir ki!
01.12.2012

formüllerle dolu bir kitap. sadece ezberi iyi olanlara öneririm.tabi anlamadan ezberlemenin faydasına inanıyorsanız ama hakkını da yemeyelim soru açıklamaları fena değil.