E-Dergi

Farklı üsluplarda farklı yazılar var ve hepsi de etkileyici. Ama edebi anlamda çok derinlikli gelmedi bana. Olayları yansıtması çok iyi, belki de romanlarını daha çok severim ama kitap yazmak tespitleri arka arkaya dizmekten ibaret değil bence. Bu kitapta da bundan çokça vardı. Sanırım bu yüzden şiir kokusu taşıyan düzyazıları tercih ediyorum. Yine de vereceğiniz paraya yazık olmaz tabi ki.

çocukluğumun en özel kitaplarından... defalarca okumuşumdur. o zaman okuduğum, epsilon yayınlarının baskısıydı ve bu kitabın yarısı hacmindeydi; çocuklar içindi yani. ama o hikaye ve jane eyre karakteri inanılmaz etkilemişti beni. bugün jane benim için geçmişimdeki bir dost gibidir, onunla ilgili düşüncelerim ve duygularım çok somut hala. kitabı tekrar okumak istiyorum ama bir yandan da korkuyorum, o eski tadı gider mi diye.. velhasıl, okumayanlar mutlaka okusun, aşk, sadakat, fedakarlık gibi duyguların çok güzel işlendiği bir kitaptı.

okurken güzel vakit geçirdim ama edebi açıdan çok bir şey beklenmeden okunmalı bence. kendine has bir üslubu var tabi, anlattığı hikaye boyunca bir sürükleyiciliği de var. hikayenin arka planındaki okuma ise herkesin kendine kalmış elbette. yazarın sosyal medyadaki populerliğini bir kenara bırakırsak yine alıp okunabilir.

köşe yazılarındaki keskinliği bir tarafa, seviyorum fatma barbarosoğlunun yazılarını. onu okumak içimdeki duyarlılıkları yeniden harekete geçiriyor, vicdanımda yeni noktaları aydınlatıyor. bu kitap da yine güzel bir nefes oldu ruhuma. daha önce okumadığıma hayıflandım sadece.

İlk kitaplarındaki öykülerin tadı başkaydı, dedim kitabı bitirdiğimde. belki de benim ruhum başkaydı, bilemiyorum. ama dilinin köşe yazılarındaki gibi keskin olması beni hayalkırıklığına uğrattı bir parça. köşe yazılarını okuyunca, neyse ki öyküleri böyle değil, diyordum; bu sefer onu da diyemedim. yine de saygı duyduğum ve düşüncelerini önemsediğim bir yazar olduğu için okudum ve barbarosoğlu hakkında benim gibi düşünenlere elbette tavsiye ederim.