Toplam yorum: 3.082.178
Bu ayki yorum: 1.858

E-Dergi

....EsiLa ... Tarafından Yapılan Yorumlar

01.12.2005

"istanbulu dinliyorum...
gözlerim kapalı..." dizelerini eminim bilmeyen yoktur.

orhan veli her kesim tarafından kabul edilmiş nadir şari yazarlardan birisi.

Engüzel yönü de şiiri anlaşılır sade dil kullanarak yazması. Yazıları da duru bir türkçe içerdiğinden okuyucu bulmakta hiç zorlanmayan bir yazar.

Duygu yüklü, yemyeşil bahar kokan, masmavi engin bir şiir denizine hoşgeldiniz.
30.11.2005

Ben hayatım boyunca hiç bir kitaptan bu kadar etkilenmemiştim. Öncelikle söylemeliyim kurgusu mükemmeldi.
Kitabı okumaya başladığınızda Zehra ile birlikte babasından nefret ediyorsunuz ama kitabı okudukça herşey tersine dönüyor. Yazar taşları o kadar güzel yerlerine oturtuyor ki başta merak ettiğiniz tüm sorular kendiliğinden cevap buluyor. Bu kitapta yazar Zehra isimli bir öğretmenin hikayesini ele almış. Çocukluk genç kızlık ve hatta öğretmenlik yıllarını en ayrıntılı şekilde hiç de sıkmadan tasvir etmiş.
Zehra her bakımdan mükemmel bir insan olarak çizilmiş bir karakter. Tek bir kusuru var. Acıma duyguları yok. Akrabalarının etkisiyle babasını çok yanlış tanıyor ve onunla tüm bağlarını koparıyor. Yıllar sonra babası öldüğünde zoraki cenazesine gidiyor. Onu son bir kez olsun görmeye ikna edemiyorlar. Ama o gece babasının günlüğünü okuyor. Hem de sabaha kadar gözünü kırpmadan. Çocukluğundan bu yana baktığı pencerenin arkasından bu kez babası tarafından bakıyor herşeye . Gözyaşları içinde kalıyor. Ve artık o da acıyor insanlara.. Artık o da acıma duygusuna sahip tam bir insan oluyor...Mükemmel bir öyküydü...
29.11.2005

bu kitapta yazar iki gencin çocukluktan beri unutamadıkları sevdasını işlemiş. Aslında ismiyle bir bağlantı kuramadım. Ama yine de içindeki aşk tasvirleri çok hoşuma gitti.Aynen şöyle diyor yazar kitapta:

" Aşk ve sevda, hatta dostluklar bile, kökü derinliklerde olan, gözleri kamaştıran güzellikleriyle tıpkı sanat eserleri gibidirler... Sanat ve aşk gamsızlıklardan, anlayış kıtlıklarından ve ihmallerden gocunur...
Sanat gülün yaprağına, dalında dururken, duyguları işleme sanatıdır.

Fakat onu incitmeden, vasfını koruyarak...

Aşk da öyle işte gülün yaprağına yazılan, ama onu hırpalamadan, soldurmadan yarağa duyguları işleyebilmek.. En itinalı biçimde hassasiyet göstererek, estetiği bozmayan bir duygu inceleğidir sanat...

Bazan uzaktan gülümseyen, dokunulmayan, yaklaştıkca aradaki mesafeyi koruyan, peşinden hep koşturan, hiç bir şey vermediği zannedilen ama insana mesafeler kazandıran... Heveslendiren, bazen avutan, hatta bazen küstüren pırıltılardan da ibarettir Aşk... "

O kadar aşk tanımları okudum bu kadar güzeline hiç rastlamamıştım.


Teşekkür ederim Ahmed Günbay Yıldız duygularımı yansıtmışsınız.
25.11.2005

yazar bu kitabında dul bir ananın dramını işlemiş. Bir yandan ailesinin geçimini temin edebilmek için çeşitli işlerde çalışırken aynı zamanda üç çocuğunu da iyi bir insan olarak yetiştirebilmenin gayreti içindedir. Bazen yalnızlık, bazen de umutsuzluk vadilerinde dolaşan genç kadın, herşeyini çocuklarına adamıştır. Kitapta yazar bir kadının iç dünyasını ustalıkla işlemiş. Allah'a sonsuz teslimiyet, çocuklarına şefkatle bağlılık duyan bir annenin tablosu çizilmiş
25.11.2005

Kitapta Onbinlerce insan bir tüneldi sıkışıp kalmış, ecelle burun buruna kan ter içinde dakikalar yaşanıyor Kutsal Topraklarda...
Bu tüyler ürperten dakikaların canlı şahidi olan yazar ölüme merhaba demeye hazırlanan insanların tablosunu çizmeye çalışmış kitapta. Buram buram iman kokuyor. Bence kesinlikle okunya değer bir kitap