Toplam yorum: 3.084.218
Bu ayki yorum: 3.900

E-Dergi

Sinem Alanyurt Tarafından Yapılan Yorumlar

27.07.2006

Kitabın ortasında filminin çekildiğimi öğrendiğim andan itibaren şu soru ile karşı karşıya kaldım ... 'bu kadar vakit kaybına değer mi?' Hiç bir edebi degeri yok. Konusunun ilginc olması nedeniyle surukleyici fakat ortalarına geldigimde bende baska meraklar uyandirarak templier sovalyeleri uzerine baska bir kitap okumaya basladim. Oyle dusunuldugu gibi cok fazla bilgi icermiyor daha fazla ogrenmek ve belki de kitabi tam anlamak icin baska kitaplara basvurmaniz gerekebilir. Ama artik bu kitap icin vakit kaybetmeden direk DVD'si ile direk nokta atisi yapabilirsiniz.
26.07.2006

Yakın tarihimizi bilmek isteyen, lise sıralarında tarih dersinde uyuyakalmış o zaman verilenlerin değerini bilememiş büyük çocuklara tavsiye edilir ! Yalnız yurtdışı bağlantılı bir iş yapıyorsanız okumanızı pek tavsiye etmeyebilirim. Özellikle Ingiltere ve Yunanistan'ın bizim arkamızdan çevirdiğimi tüm dalavereler, bizi nasıl aşağıladıkları ve bunun gibi akıl almaz gerçekler bence abartılı ve tek taraflı verilmiş. Kitabı bitirdikten aylar sonra bile ingilizlere hala ısınamadığımı belirtmek isterim. Kolay etki altında kalmıyor, tarih tarihtir, olan olmuştur yaşasın Avrupa diyorsanız o zaman geçmişimizi öğrenmek adına okunabilecek mükemmel bir kaynak.
19.07.2006

Bir dönemin en etkileyici düşünürünün hayatinin en sancili donemine bu kitapla sahit oluyoruz. Migren agrilari, aşkına karşılık bulamaması, hayatını yalnız içinde sürdüren düşünürü daha da bir çıkmaza sokar. Kitap kısaca Nietzsche'nin hayatı, düşünceleri ve psikoterapinin doğuşu hakkında çok güzel bilgiler içeriyor. Kesinlikle tavsiye ediyorum.
19.07.2006

Ask konulu bir kitap arayanlar bu kitabin yakinindan bile gecmesinler. 1920-1948 civarı Israil-Filistin-Lübnan-Ingiltere'nin şu an Israil topragi olan Filistin topraklarinda carpismalarini anlatan, tarihin o donemine ışık tutan, 'bu iki millet buralara nasil geldi?' diye soranlar icin yazilmis bir kitap. Bir ask hikayesiyle suslenmis ama pek basarili olamamiş. Ya yazarin ya da cevirmenin cok ciddi cumle ve anlatim bozukluklari var ama kitabin kapagini aldiniginiz bilgilerden hosnut kapatıyorsunuz. O donemi merak edenlere tavsiye ediyorum.
14.07.2006

Kitap denince icinde yaşam olmalı, heyecan olmalı, gizem olmalı ama en önemlisi edebi olmalı ve okuyucuya birşeyler vermeli. Bütün bu özellikleri taşıyan 'Benim adım Kırmızı' her ne kadar son 100 sf'da biraz okuyucuyu zorlasa da okuduğum en güzel kitaptı. Fakat sunu da belirtmek isterim ki cinsel öğelerin sansürsüz olarak yazılması kitaba pek yakışmamış. Tasvirler mükemelledi özellikle unutulmuş osmanlı resim sanatını anlatımı çok etkileyici fakat bu kitabın resimli olarak ta basılmasını çok isterdim. Pamuk için bu hakaret gibi gelebilir ama okuyucu için anlatılan her resmi ayrıca karşısında görmek üstatların, çırakların gerçek hislerini, duygularını anlamamıza çok yardımcı olup kitaba duraksadığı noktalarda akıcılık kazandırırdı. Yavaş yavaş okuyup, edebiyatının sindire sindire keyfine varmalıyız. Kesinlikle tavsiye ediyorum..