Toplam yorum: 3.085.015
Bu ayki yorum: 4.700

E-Dergi

OkurYazar_YazarOkur Tarafından Yapılan Yorumlar

02.08.2022

Erich Fromm sevginin bir sanat olduğunu, bilgisinin ve becerisinin emek istediği anlatıyor. Sevginin özgürlükle ilişkisi kitabın en temel vurgusu. Sevgiden muaf olan yoktur sanırım; herkesin faydalanacağı bir okuma olduğunu düşünüyorum. Yazarın dilinin ve kitabın çevirisinin de sade ve akıcı olduğunu ekleyeyim. Bansa sevdiğimi ve sevildiğimi iddia ettiğim bazı halleri sorgulattı. Ben hayata tesir eden önemli bir çalışma olduğunu düşünüyor ve kitabı tavsiye ediyorum.
31.07.2022

Yazar Walter Isaacson müthis bir iş çıkarmış. Şahane bir biyografi. İnanılmaz bir araştırma ve emek. Leonardo Da Vinci'den günümüze ulaşan herşeyi okuyucuya sunmaya çalışmış. Kitap muhteşem görsellerle dolu. Diğer sevdiğim yani Leonardo Da Vinci'yi bir insan olarak, sevabıyla günahıyla, dehasıyla ve zaaflarıyla çok güzel yansıtmış bize. Çok keyifli, çok akıcı bir kitap. Bayıldım.
Kitap, Mohizmin kurucusu Çinli Filozof Mo Zi'nin bilgelik öğütlerinden oluşuyor. Çok yönlü ve barışçıl bir düşünüre kulak veriyoruz.

Üstadımız MÖ 470 -391 yıllarında yaşamış. Kitabın içindekiler kısmına baktığınızda hayatın türlü vechelerine dair konu başlıkları var. Bu başlıkların her biri bir bölüm ve konu okuyucusuna madde madde açıklanmış. Örneğin: 2. Bölüm "kendini yetiştirme üzerine" ve 2.1, 2.3...diye alt alta paragraflar şeklinde devam ediyor.

Usta Mo Zi der ki; diyerek onun ağzından açıklamalar aktarılıyor. Arada kayıp bölümler de olmuş; bu da okuyucuya "bu bölüm kayıptır" notuyla belirtilmiş.

Mo Zi'nin bilgelik öğütleri faydacılığa yakın.

Bir konudaki erdemli davranışı açıklarken, makro ve mikro ölçekte (kral/yönetici için de, birey için de) sebep sonuç ilişkileriyle, yukarıdan aşağıya örneklendirmelerle sunuyor, konuyu illaki bir de tersten sağlaması var; değillemeyle de sunuyor.
(Şöyle inanırsa böyle yapar, böyle yapmazsa da öyle inanmıyor demektir ve şöyle olur...)

Bazı okuyucular bunu çok tekrar gibi düşünebilirler. Fakat yazıldığı tarih itibariyle düşünün, MÖ bir zaman dilimi ve Usta Mo Zi toplumun en üstünden, en altına kadar tüm insanlara barışın, bilginin, liyakatin, ölçülülüğün, erdemliliğin herkesin yararına olduğunu anlatmaya ant içmiş Bilge üstad Mo Zi.

Kitap boyunca Mo Zi'ye atfedilen kıssalar ve ona atfedilen özlü sözler de karşınıza çıkıyor. Kitabın içeriği, belki bilmediğiniz, duymadığınız nasihatler değildir, lakin iyi olmanın, insanlığın ortak iyisinin ve ortak kötüsünün zamandan ve mekandan bağımsız olarak var olduğunu ve geçer akçe olduğunu bilmek, bu iyiye/erdeme sahip çıkan insanları tanımak bizi de kişisel olarak iyiye doğru motive edebilir. Bizi de iyileştirebilir. Gevşettiğiniz ipleri sıklaştırmaya, artık kanıksayıp normalleştirdiğimiz bazı yanlışları da yeniden sorgulamaya ve doğrusunu hatırla(t)maya vesile olabilir.

Yani, tekrar iyidir.

Çapraz okumalar için uygun kombin kitabı olabilir diye de not düşeyim.

Ben Mo Zi ile tanıştığıma memnun oldum.





26.07.2022

Ben çok etkilendim kitaptan. Ölüm önce yok oluyor, toplum ve devlet bu ölümsüzlüğün getirdiği problemlere yüzleşiyor. Sonra ölüm geri geliyor, yeni bir düzenlemeyle artık haberli ölünüyor. Her yeni durumla birlikte rota yeniden oluşturuluyor. Her aşamada Kral, hükümet, din adamları, siyaset, sanat, ticaret, sağlık, emeklilik ve sigorta, ölüm ve mezar/defin işlemleri farklılaşmak zorunda kalıyor, yeniden pozisyon beliriyorlar.
Değişmeyen tek şey "çıkâr".
Kitap beni başından beri sardı. Beklentimin üzerindeydi. Bu arada benim llk Saramago okumam bu.
Ölüm bile arayış yaşadı, kendi varlığını sorguladı kitapta. İlginç bir konudan ötesinde, derinlikli bir toplum eleştirisi, insana hayatı ve kendini ölçüp tarttıran bir roman.
Saramago'nun yazım uslübu konusunda ön bilgilendirme gözünüzü korkutmasın, kaçmayın, çok sağlam bir düşünür, güçlü bir kalem.
11.07.2022

"Geleneksel toplumlarda kültürel şizofreni" alt başlığı ile yayınlanmış kitap. (İlk baskı 1989 ) Bir eleştiri ve sosyolojik tahlil kitabı ama denemelerden oluşuyor. Yani ağır akademik bir kitap değil ama tabi basit olduğu da söylenemez. Fikriyatı sindirim zorluğu yaratıyor. Yazar eleştirilerini İran özelinden, genelde müslüman toplumlara yöneltiyor. Batının yaşadığı rönesans, reform, aydınlanma, sanayileşme, teknik ve teknolojik sürecin demokrasiyi doğurduğunu; bugün modernizmle muhatap olduğumuzu anlattıktan sonra bu demokrasi ve modernizm dalgası geleneksel toplumlarda nasıl karşılandı, onu irdeliyor. Bizler kronolojik olarak ulaştığımız şeye, ontolojik olarak ulaşmadık diyor Daryush Shayegan. Şeklini aldık ama özünü felsefesini idrak etmeden. Bir taraftan "adamlar yapmış" diye hayranlık duyuyor; bir yandan her şeyinden istifade ettiğimiz bu medeniyeti şeytan, düşman konumuna sokuyoruz. Shayegan bunları eleştiriyor. Dost acı söyler. Biz de yüzleşsek iyi olur.