Toplam yorum: 3.083.740
Bu ayki yorum: 3.422

E-Dergi

nsaylan Tarafından Yapılan Yorumlar

28.06.2006

“Tarihe tekerrür derler, hiç ders alınsaydı tekerrür mü ederdi?” diyerek geçmişin ve özellikle de ondan alınan derslerin hayatımızdaki önemini en güzel şekilde vurgulamış olan büyük şairimizi, “Geçmiş bilinmeden bugün okunmaz, yarın ise kesinlikle görülmez.”(9) sözleriyle destekleyerek, tarihimizi yeniden yazma gayreti içine girmiş olan yazarımız, geçmişte çekilenleri bilmeden ve anlamadan geleceğin kıymetini anlayamayacağımızı üzerine basa basa vurgulamıştır kitabında. Geleceğin geçmiş üzerine kurulduğunu defalarca ve en güzel örnekleriyle gördüğümüz bu zaman tünelinde, hele söz konusu Türk tarihi ve Türkiye olunca, tarihten ders almamak nice büyük gaflet olur.
Şu Çılgın Türkler, belgelere dayalı gerçek olgu ve olayların romanıdır.(9) Ve bu romanı yazmak için yazar, Türk’ün İstiklâl Savaşı üzerine mevcut bütün kitapları, mektupları, makaleleri, bilgileri, raporları, haberleri tek tek incelediğini ifade etme cesaretini gösterebilmektedir. Ona göre yazılan bu tarihte uydurma hiç bir şey bulunmamaktadır.
Savaşın icra edildiği bölgeyi günlerce yürüyüp adım adım dolaşarak gezmiş ve incelemiş; hâlâ o dönemden kalan hatıraları (boş mermi kovanlarını, barutun toprağa sinen kokusunu, toprağın kan rengini) bizzat görmüş, hissetmiş ve bunları da kaleme alabildiği kadarıyla kağıtlara aktarmıştır. Gerçeğe bağlı kalarak öyküleştirdiği kitabında bütün olay ve kişiler gerçektir. Bu karakterlerden bazılarının kanundan sonra aldıkları soyadları da bildirilirken, bazıları savaş meydanlarından dönemedikleri için isimleriyle gömülmüştür. Ama ölen isimsiz kahramanların da soyadlarını geride bıraktığı evlatları, torunları gururla bugünlere kadar taşımışlardır.
Bu bir tarih kitabı değildir. Ama o dönem ve olaylar tarih sırasıyla anlatılmış, insanları anlatan belli başlı tarihi ve askeri olaylar da ihmal edilmemiştir. Kitapta geçen savaşlar fazla tekniğine girilmeden ana çizgileriyle, özellikle ruhu korunarak hikaye edilmiştir. Objektifliği sağlamak için ise, sadece Türk kaynakları değil, o dönemin önemli iki aktörü Yunan ve İngiliz arşivi de en ince ayrıntısına kadar araştırılmış ve gözler önüne serilmiştir. Kitabın güzel taraflarından birisi de, bahsi geçen kişilerden bazılarının fotoğraflarının kitapta yer almasıdır. Değinilen, anlamı kuvvetlendiren ve de hissiyatımızı coşturan anekdotlar, olaya farklı bir bakış açısı sunmuştur. Hızlı bir girişi ve tadını damağında ve devamını dimağlarda soru işaretleriyle bırakan bir bitişi olan kitap, akıcılığı, anlaşılır dili sayesinde kalınlığındaki göz korkutuculuğunu ortadan kaldırmıştır.
Şu Çılgın Türkler, şahlanan ve bir sel gibi akan bir milletin öyküsüdür. Buradaki maksat muharebe sahalarının krokisini okuyuculara çizmekten çok verilen mücadelenin geçtiği ağır şartları, çekilen acıları, verilen emekleri, yapılan fedakârlıkları gözler önüne sermektir. Yaklaşık 700 sayfaya sıkıştırılmaya çalışılan kahraman milletin dillere destan tarihi, düşmana korku vermiş ve bu bilinç ile yetiştirilen Türk Gençliği geleceğe bir ümit kapısı olmuştur ve olmaya devam etmektedir. Bizim isteğimiz yaptıklarıyla tarihin altın sayfalarına kazınmış bu kahraman Türk Milleti’nin bir ferdi olabilmek gayretini ve ona ulaşma bahtiyarlığını hissedebilmektir. Bunun için de belki savaş meydanlarında muharebelere katılmak mümkün olmayacaktır ama bu neslin savaşı farklı alanlarda farklı kılıktaki düşmanlara karşı olacaktır.