Toplam yorum: 3.080.122
Bu ayki yorum: 0

E-Dergi

kızıl ada Tarafından Yapılan Yorumlar

04.04.2007

Adını her duyduğumda yüreğim kıpır kıpır oluyor. Her elime aldığımda kutsal bir şeymiş gibi heyecanla dokunuyorum sayfalarına. Bir kitap nasıl böyle büyüler insanı?!
Söylenecek çok şey var üzerine; ama büyüsü kaçacak gibi geliyor, konuşamıyorum.
Harikulade! Tek kelimeyle harikulade!
04.04.2007

Geceyarısı Şarkıları'nı okuduktan sonra Ahmet Altan'ın "kadınları anlayan bir yazar" olduğuna inanmaya başlamıştım ufaktan; ama bu kitap tam anlamıyla bir hayal kırıklığı oldu. Kadınları bu kadar iyi anladığı iddia edilen bir yazardan, aldatmak gibi hassas ve derin bir konu üzerine çok sağlam bir kitap çıkabilirdi; ama Altan cinsellik, heyecan gibi yüzeysel öğelerde sıkışıp kalmış. İşin kolayına kaçmış. Bitirdiğimde bende bıraktığı izlenim, çok "eksik" bir kitap olduğuydu. Sonrasında "Mustafa Hakkında Her Şey"i izleyince bu kitapta neyin eksik olduğunu çok daha iyi anladım. İki saatlik bir filmin aldatmak üzerine anlattıklarını, koskoca bir kitap verememiş, yazık.
04.04.2007

Hepsi birbirinden güzel, hepsi! Esrarengiz bir şekilde ölen ve Türkiye'de de masalları bir zamanlar "muzır neşriyat" olarak görülen Samed Behrengi'nin tek suçu, çocuklara hayatın içinden masallar anlatmak ve onlara hayallerinin peşinden gitmeyi öğütlemekti herhalde.
İyi ki okumuşum çocukluğumda Küçük Kara Balık'ı, Bir Şeftali Bin Şeftali'yi... Bütün çocuklar okumalı.
04.04.2007

"Ben ve İd"in peşine okunduğunda, Freud'un öğretisi çok daha iyi anlaşılıyor. Freud'un radikal iddialar içeren bazı kitaplarına göre, bu çok daha ayakları yere basan bir kitap diye düşünüyorum.
Temel olarak, uygarlığın bizi temel içgüdülerimizi(cinsellik, saldırganlık vb) özgürce yaşamaktan uzaklaştırdığını, uygarlığın bünyemize aşıladığı vicdan(süper ego) ile arzularımız arasında nasıl da sıkışıp kaldığımızı anlatıyor kitap. Ne uygarlığımızdan vazgeçebiliyoruz ne de arzularımızdan. Bu yüzden de huzursuz ve mutsuz olmaya mahkum oluyoruz.
04.04.2007

Şişman kadın karakterimiz ve küçük adamımız Be-Ce çok da "bizlerde biri" değiller aslında. Daha çok, sokakta görünce dik dik -veya çaktırmadan- baktığımız, onların çirkinliğinde kendi güzelliğimizi gördüğümüz, acıyan bakışlarımızla onları ne kadar yaraladığımızın farkına varamadığımız karakterler. Bu kitap onları anlamak için iyi bir fırsat olabilir.
Kurgu müthiş, dil akıcı ve yenilikçi. Türkiye Yazarlar Birliği roman ödülü almış olması hiç şaşırtıcı değil.
İçeriğiyle hayattan bir kesit yansıtmak yerine, bir konu üzerine, "görülmek" üzerine yoğunlaşmayı tercih etmiş bir roman. Hayatın sırlarını açıklayan, herkesin mutlaka okuması gereken bir başucu kitabı değil belki; ama güzel bir çeşitleme. "Farklı" bir şeyler okumayı özleyen edebiyat severlere kesinlikle tavsiye ederim.