Toplam yorum: 3.078.622
Bu ayki yorum: 5.500

E-Dergi

wassmuss Tarafından Yapılan Yorumlar

16.12.2011

Beyaz Geceler'de ve Uysal Kız'da insan psikolojisini, insanın neye ihtiyacı olduğunu, insanı neyin dumura uğratıp çökerttiğini irdelemiştir Dostoyevski. Evet, Tolstoy'un da dinle açıklayarak söylediği gibi Dostoyevski de psikolojiyle açıklayarak aynı gerçeği söylemiştir: İnsan sevgiyle yaşar ve insanı ilgisizlik öldürür. İnsan ruhuna değer verenlerin okuması gereken bir kitap bu.
16.12.2011

İnsanlar ne rüyalar görürler uyanmak istemedikleri! Amcanın rüyası da böyle bir rüya. Çünkü gerçek hayatta imkansız denilebilecek kadar zordur rüyada gördükleri. Böyle komik bir kurguyla ortaya koyduğu bu olayda Dostoyevski bize çıkar peşinde koşmanın insanı nasıl alçaltıp, onu ne kadar gülünç durumlara düşürebileceğini anlatıyor. Hem gülerek hem düşünerek okunacak bir kitap.
13.12.2011

İnsanlar, dünyaya sadece bir yönlerini geliştirmek için, bir özelliğiyle iyi olmak için gelmemişlerdir. Bu şekilde bir ömür sürmek çekilmezdir, anlamsızdır, vasatlıktır. Oysa insan her yönüyle hayatı yaşamalı ve nefes aldığı ortamın hakkını vermeye çalışmalıdır. Bu kitapta bu gerçeği fark etmekten aciz bir karakteri ibretle okuyacaksınız. Vasatlığın iticiliğini görmek isteyen herkesin okuması gereken bir eserdir.
06.12.2011

Bu kitap bir münevverin, milleti ve insanlık için değerli bir insanı derinlemesine ve en can alıcı noktalarını aşikar ederek anlatmasına muhteşem bir örnektir. Her Rus'un kitaplığında olması gereken bir eserdir. Fakat şunu gözden kaçırmamak gerekir ki -okuyanlar görecektir- değerlendirilen kişi milli kavramıyla ifade edilemeyecek kadar değerli, değerlendiren kişi hafife alınamayacak kadar samimi. Samimiyet ve değer bir arada olduğunda insanın öğrenmesi gereken ne kalır ki geriye? Özellikle 79 ve 80'inci sayfalardaki medeniyet, ülkü, maneviyat tahlilleri münevverlik uğraşında olan her bireyin zihninden çıkaramayacağı ve hiçbir şekilde çürütemeyeceği fikirlerdir. Şükür ki biz millet olarak ya da din olarak böyle münevverlere yabancı değiliz; lakin kendini insanlığa adamış bir dehayı takdir etmemek, farklı milliyetten olduğu için ikinci plana atmak bayağılıktır. Evrensel değerleri olan her insanın okuması gereken bir kitaptır bu. Sanki bir medeniyet ve edebiyat risalesi... Dostoyevski bu konuşmayı yaptıktan sonra dinleyiciler arasında bir kaynaşma, coşma olmuş. Yirmi yıllık dargın kimseler bile birbirleriyle kucaklaşıp barışmış ve ağlaşmışlar. İlk bölümlerini belki bir Rus kadar heyecanla okuyamayabiliriz. Fakat özellikle son bölümlerini bir dünya insanı olarak pür dikkat okuyacağımızdan şüphem yoktur.
19.10.2011

Cephede tuttuğu günlükleri ve hatırında kalanları derleyip toparlayarak bir kitap haline getiren Şerif İlden, tarihi bir olayın canlı şahidi olarak olaya bakış açısını bizlere yansıtmıştır. Büyük olaylara, olayın içinden birinin gözüyle bakmak kimi zaman objektiflikten uzaklaştırabilir okuyucuyu; ancak tarihin yazıldığı dönemi, yazan kişileri, olaya ve kahramanlara olan yaşanılan dönemin tavrını en iyi şekilde izah edecek bir yöntemdir. Her olay ve kişi öncelikle kendi zaman, mekan ve toplumuna göre değerlendirilmeli; sonra başka ölçüler ele alınmalıdır. İşte bu kitap Sarıkamış'ın yorumlanmasında birinci basamağı oluşturmaktadır. Bu kitabı okuyunca Sarıkamış'ı tamamen çözümlemiş olmayacaksınız; Sarıkamış'ı iliklerine kadar yaşayan birinin gözüyle bakmış olacaksınız. Kitabın hazırlanmasında titizlik gösterip güzel bir çalışma ortaya çıkaran yayınevine de teşekkür etmek gerekir.