E-Dergi

Muhteşem bir dil, muhteşem bir üslup ve muhteşem bir eser. Belli aralıklarla yapılan hobiler vardır ya bu kitabı okumak da öyle bir şey. Öyle çok zevk aldım ki okurken, kitabın tahliline gerek bile duymuyorum. Gogol'ü okumayan edebiyat okudum saymasın kendini...

Bu kitap sosyalizmin ve onun devamında ortaya çıkan komünizmin edebi yönüdür. İdeolojik değerini hesaba katmayıp da edebi yönünü değerlendirdiğimizde elimizde hiçbir şeyin kalmadığını görürüz. İçindeki ideolojiyi atın avucunuz bomboş kalır. Sadece girişteki işçi ve fabrika betimlemesi güzel... Birkaç yerde daha kısa kısa güzel betimlemeler var. Hepsi bu kadar....

Dünya edebiyatının pirlerini etkilemiş bir eleştirmeni okumadan geçmek doğru olmaz! Bu kitapta Belinski'nin birkaç yazısı var. En bilineni 'Gogol'e Mektup'. Çok ateşli ve cesur bir yazı. Bu yazı için dahi okunur bu kitap. Moskova ve Petersburg'u karşılaştırdığı şehir kıyaslaması olan yazısında ise hem iki şehrin hikayesini hem de 'şehirler nasıl karşılaştırılmalıdır'ı görüyoruz. Bu yazı da çok güzel. Öteki yazılarda genelde 'Sovremennik' ve 'Slavseverlik' kavramlarına boğulacaksınız. Belinski'nin eleştiri üslubu ve prensibleri hakkında bilgi sahibi olmak için bütün yazılarını sabırla okumak gerekiyor.

Turgenyev'in kendimi zorlayarak bitirdiğim ikinci kitabı. Olaylarda orijinallik yok. Üslupta çekicilik yok. Kitabın ikinci kısmı olan tiyatro ise tam bir handikap. Velhasıl, roman ve tiyatro işte, başyapıt değil!

Bu kitap bir başucu kitabıdır, tekrar tekrar okumak gerekir...