Sevgili Arsız Ölüm Hakkındaki Yorumlar

Sıradışı ve fakat çok güzel bir kitap. Kesinlikle tavsiye ederim..

Arkadaşımın tavsiyesiyle aldım ve beğendim tavsiye ederim

Türk edebiyatının en önemli eserlerinden. Muhakkak okuyun. Tavsiyem, Latife Tekin'in tüm eserlerini okumanız...

Türk romanları içerisinde en sıradışı olanlardan birisi tavsiye ederim.

Edebiyatımız için çok önemli bir eser bence. Farklı bir kere. Değerinin bilinmesi gerekir

okuduğum en farklı eserleden biriydi. aslında dirmit ve ailesi anadolu halkının bir prototipi. hâlâ toplumumuzda bir şeylerin değişmediği gerçeği tokat misali yüzünüzde patlıyor. bir de yazarın youtube da söyleşisi var onu da izlemeniz tavsiyemdir. Yazarın bakış acısını anlamadan bu esere başlamak bir şeyleri yarım bırakır.

Kitabı okurken aklıma iki kitap geldi; birincisi Şeker Portakalı ikincisi ise Yüzyıllık Yalnızlık. Üslup olarak ve bir şeylerin devamlı tekrar etmesi bakımından Yüzyıllık Yalnızlık'ı anımsadım. Dirmit de bana nedense Zeze'yi anımsattı. Bunlar sadece bu kitabın bende bıraktığı izlenim.

aynı tarz romanları okumaktan sıkıldıysanız, üslubun farklılığı çok iyi gelecektir. karaktrleri yargılamadan oldukça gerçekçi bir anlatım, diğer taraftan masalsılığı hikayeye çok farklı bir katkı sağlıyor.

Postmodernist bir roman için daha fazlası...

Karakterlerin derinliğine inilmeden, destan gibi bir anlatım sunmuş Latife Tekin. Ailenin peşi sıra evdeki maceraların içine girip çıkıyor okur. Çok sürükleyici, bir çırpıda okunup bitiriliyor.

Türk Edebiyatında okuduğum en güzel büyülü gerçekçilik örneği...

Büyülü gerçekçiliğin Türk Edebiyatındaki en güzel kitaplarından biri bence. Biraz Marquez, biraz Yaşar Kemal ve biraz da Şeker Portakalı'ndaki Zeze'yi gördüm ben okurken. Ama kesinlikle özgün bir eser. Okunması gerekli bir eser. Şu alıntı ise çok hoşuma gitti . "Sözcükleri tek tek kafasının içinden alıp yüreğine koydu.Yüreğini ‘’Güp! Güp!’’ attıran sözcüğü hemen kağıda yazdı. Yüreğini attırmayan sözcüğü yüreğinden çekip aldı." Sizin de bu kitabı okuyup kitaptaki sözleri yüreğinize almanız dileğiyle :)

Şiir gibi bir roman.Kitapta konu edilen her şey bize ait. Bu hepimizce malum işleri orijinal bir dille anlatması kitabı diğerlerinden ayırt eden yegane unsur.Kitap severlerin bu kitabı mutlaka okuması,kitaplığında bulundurması gerekir.

Türkçe yazılmış Yüzyıllık Yalnızlık... Latife Tekin'in yüreğine, kalemine sağlık. Ne mutlu bize ki böyle bir anlatımı Türkçe okuma ayrıcalığına sahibiz.

çağdaş Türk edebiyatı okuması yapacakların mutlaka okuması gereken bir eser. Dil ustalığıyla takdire şayan.

Büyülü gerçekçiliğin Türkiye'deki nadir örneklerinden. Türkçe'de Postmodern edebiyata daha çok ihtiyacımız olduğunun göstergesi gibi...

Sımsıcak çok gerçek bir roman. Türk edebiyatından keyif alanlar mutlaka okumalı.

Postmodern bağlamda köyden kente bir geçiş öyküsünü anlatan bu romanı okumuştum. Kütüphanemde bulunması için aldım. Her türk genci okumalı.

modern türkçe edebiyatın önemli isimlerinden biri latife tekin. okumanızı tavsiye ederim ilginç bir üslubu var. farklı bir deneyim olacaktır.

Latife Tekin okuması ve anlaması zor bir yazar lakin bu kitabı çok hoş ve çok güzeldi. Okumanızı tavsiye ederim.

çok hoş bir dili var.konu çok hoş.belki de kendi hayatıma benzettim.yüzyıllık yalnızlık kitabını anımsattı.köyden postmodern hayata geçiş ve ikilemler..mutlaka okuyun.

kitap, hele hele benim gibi çocukluğunun bir kısmını köyde geçmiş ve dahi liseyi de yatılı okumuş bir insan için, inanılmaz nostaljik, fevkalade anlamlı bir o kadar da tanıdık geldi.sevgili arsız ölüm, masalsı bir roman. içinde hem insanlar, hem cinler, periler, konuşan tulumbalar, dile gelen kuşkuotları, dertlere çare bulmaya çalışan kar, hızır aleyhisselam, azrail ve daha pek çok doğaüstü unsur var.

Tadı damağımızda kaldı desek yeridir. Sevgili Latife Tekin'in anlatımındaki yalınlık, dili kullanmadaki ustalığı, folklorik ögeler, Anadolu'muza ait mitler kitapta ustalıkla işlenmiş.

sürükleyici ve canlı birkitap herkes okumalı...

okurken biraz yorucu, ama değişik okumaya değer.

Eğitimsiz cinlerle perilerle yetiştirilen bir ailenin köyden kente göç etmesiyle kendilerini bulmaya çalışmaları anlatılıyor. Yazarın okuduğum ilk kitabı. Değişik.

Yazarın okudum ilk ve tek kitabı. Ben beğendim ve tavsiye ediyorum.

Masalsı bir dünya,büyüqşehir ve taşra arasında sıqışan bireyler.iyi ve doğrunun değişimi.ancaq anlatımı bazen sıqıcı.

Hem eğlendiren, hem düşündüren, gayet akıcı ve destansı bir üslubu olan, muazzam bir gözlemin ve yaşanmışlığın ürünü olduğunu her satırında hissettiren, çok değerli bir Latife Tekin kitabı.

Postmoderni yerliyle bütünleştiren Tekin, tanıdık olduğumuz, her an rastlayabileceğimiz bir Anadolu atmosferi sunmuş. Bir bakıma bize postodern romanın Türk diliyle ve duyarlılığıyla nasıl yazılabileceğini göstermiş.

Türkiye edebiyatının önemsenen isimlerinden Tekin'in önemsenmesinin sebebidir. Büyülü gerçekçilik tarzındadır ancak o büyülü anlatımında kurgusal bir sebebi vardır ki beni büyülemiştir köyden kente göçüşün feminist eleştirisi diyerek bitirmek istiyorum.

kendinizi kaptırdığınızda hikayenin içine gireceğinizden eminim. ancak kafanızı esere vermeniz gerekir. aksi halde konuyu kaçırır ve yeniden başa dönmek zorunda kalırsınız.

Hangi kısmı gerçek, hangi kısmı kurgu diye çok düşündüm okurken. Kelimeler, cümleler, paragraflar ardı ardına sıkmadan sıralanıyor, kelimeler dizilmiyor adeta akıyor. Hafif bir Yüzyıllık Yalnızlık tadı da yok değil.

Tanrısal bakış açısı ile çok güzel şekilde kısa cümlelerle başlayan bir roman. Romanın etkisi büyülü gerçekçi bir anlatım tarzına yatkın oluşundan bir de köyde hayatın ne şekilde ilerlediğini müdahale etmeden ince bir mizah ile bize sinematografik olarak gösteriyor.Fakat bu ilerleme karakterler şehir yaşamına adım atmaya başladığında artık sıradanlaşmaya başlıyor çünkü karakterlerin başına gelen olaylar sanki farklı isimlendirmeler adı altında döngüselleşiyor bu da romandaki devamlılık ve heyecanı bana göre yok ediyor.Belki bakış açısına bir değişiklik verse veyahut dilini daha kuvvetlendirerek bu romanı yazmış olsaydı sabır terazimizdeki yük payını artırmış olurdu.

Zevkle okuyabilceğinizi düşünüyorum.
Tür olarak bizde büyülü-gerçekçiliği temsil eden bir kitap.

Huvat anlaşılmaz bir kahraman, sanki ülkenin siyasi gidişini temsil ediyor, kitabı okurken insan bir filmin hızla ileri sarıldığı hissine kapılıyor insan.En büyük dramlar bile hızlandırılınca komediye dönüşmesi mukadder galiba. Dirmit içe dönük ve insanın kendini temsil eden bir yönü var, sanırım yazar kendini anlatıyor.

kitaptaki diyaloglar ve yaşam tarzı tam anlamıyla Anadolu insanını yansıtıyor. bizim cümlelerimiz bizim vurgularımız fakat yazar kitabı umutsuzluğa düşüp karamsar bir hale gireceğiniz yerde bitirmiş. ben uzun bir öykü tadında olduğunu düşünüyorum. tabi büyülü gerçekçilik akımıyla yazılmış bir öykü

ilk başlar ağır gelebilir ama eser oldukça güzel. biraz arka plana bakmak eseri doğru anlamanızı sağlayacak

Bir büyülü gerçekçilik romanı daha... Masalsı... Çok etkileyici...

bu kitabı okumak istiyorsanız okumaya başlayın, ya çok seveceksiniz ya da zorlanacaksınız.

Büyülü gerçekçiliği buram buram hissettiğiniz kitap Post modern edebiyatın ayak izlerini taşıyor. Gerçeküstücülük, dışavurumculuk gibi tekniklerden yararlanan Latife Tekin birçok sosyal olayı farklı yöntemlerle ele alıyor.

Anadolu'daki gerçeklik anlatılıyor. Bütün hurafeler, büyüklerimizin evhamlari, genç kız olarak çektiğimiz çileler. .. basit , sıradan ol rahat yaşa

Bitirdiğime üzüldüğüm kitaplardan biri. Hem eğlendiren, hem düşündüren, hem hüzünlendiren, her insanın kendinden birşeyler bulacağı Harika bir kitap.

Anadolu atmosferi sunmuş İyi bir edebi eser bence keşke devamı olsaydı dedirtmis bir kitaptır.

Kitabı okuyan hemen hemen herkes kitabı beğenmiş… Fakat ben beğenmedim kitabı… Fantastik bir havası var ve az biraz da korku serpiştirilmiş olmasına karşın bana çok basit bir konu gibi geldi…

Yüz Yıllık yanlızlık , Hayat bir kervansaray ve şimdide Sevgili arsız ölüm. Masalsı bir anlatım , şiir gibi bir hikaye . Okuyucuyu sıkmadan hikayesini anlatmış, bizleri fazlaca meraklandırıp heyecanlandırmış ve keşke devamı olsaydı dedirtmis bir kitaptır.. Çok sevdim , muazzam bir eser.

kitabın adının yaptığı çağrışımla içerdiği muhteva çok farklı.varoluşçu bir roman bekliyordum açıkcası.kısa ve basit cümlelerle yerel anlatım yakalanmış.köy hayatı,periler,büyüler efsanevi bir anlatım yaratmış.okurken sıkıldım.yine de yazar hakkında fikir sahibi olmak için okunmalı.

küslük çekişmek deyimlerim arasına yerleşti dirmit kız sagolsun

Eğer küçük bir kasabada ya da köyde büyümüş biriyseniz hikayenin absürd gerçekliği karşısında büyülenip kalıyorsunuz. Sımsıcak çok gerçek bir roman. Türk edebiyatından keyif alanlar mutlaka okumalı.

Kısa cümleler ve birbiri ardınca gelişen olaylar zincirinin yer aldığı ilginç bir roman . Karakterler hem bizden hem bizden değil . Dirmit ' e üzülürken o zamanları yaşamadığı için şükrediyor insan . Otobiyografik yönü ağır basan romanda anlatılanların kurgudan çok gerçek hayatla ilişkisine dikkat çekiyor yazar çoğu röpottajında . Kitabın kendine çekmesi bu yüzden diye düşünüyorum ben de . Farklı bakış açıları keşfetmek isteyenlerin mutlaka okuması gerektiğini düşünüyorum . Modernist romanın gelenekle sunuluşunu başarmıştır yazar bu eserle .