Swastika Geceleri Hakkındaki Yorumlar

Distopya tarzını sevenler için okunması gereken bir kitap. Düşünce yönünden etkileyici, kurgu yönünden zaman zaman tıkandığını söylemek mümkün.

Güzel bir feminist distopya. Bu türü sevenler bir çırpıda okuyacaktır

Hitler kazansaydı ne olurdu sorusuna bir bakış açısı tadında distopya. Bu türün severleri mutlaka okumalı.

Yazıldığı tarih itibariyle birçok öngörüsü beni hayrete düşürdü. Nazi Almanya'sı 2. dünya savaşını kazansa Katharine Burdekin'in tahminleri kadar korkutucu olmasa da aşşağı yukarı bu şekilde olurdu herhalde. Faşist rejimlerin uzun vaade de devam etme sorunlarını nasıl aşabileceklerini eserde ütopik olsada görmekteyiz. Ürkütücü..

Swastika Geceleri, feminist bir distopya romanı.Ancak okuması çok kolay olan bir roman değil. Çünkü yazar kurguladığı bu korkunç dünyayı, burada yaşayan ve tüm bu insanın mantığının yada vicdanın almayacağı şeyleri kanıksayan karakterlerinin diyalogları ile anlatıyor. Dolayısıyla zaman zaman ifade edileni anlamakta güçlük çekebiliyorsunuz.. Ancak kitabın ön sözünü okumak kesinlikle kitabı anlamada bana çok yardımcı oldu, bu kısmı kesinlikle atlamamanızı öneririm.

1984 ve Cesur Yeni Dünya'nın aksine olay üzerine değil daha çok dialog üzerine yoğunlaşmış bir kitap. Yavaş ilerliyor fakat çok güzel.

olası bir distopya...kadın cinsinin aşağılandığı korkunç bir anlayışın hakim olduğu bir dünya..kurgusu akıldan çıkmayacak..

1984 ve Cesur Yeni Dünya'da olduğu gibi bu kitapta da bir lideri kutsallaştırmak göze çarpan ilk ayrıntı. Hitler'in tanrı olduğu inancı tüm Alman toplumuna hakim kitapta ve aksinin düşünülmesi mümkün değil. Hemen her distopik romanda olduğu gibi yine yasaklanan kitaplar göze çarpıyor. Ve yine kitaptaki karakterleri harekete geçiren bir "kitap" oluyor. Sisteme dahil olup bundan mutlu olmayan insanlar yine bir şeyleri değiştiriyor romanda. Kadının rolünün hayvanlara eş tutulması ve bunun üzerinden ataerkilliğin yoğun eleştirisi son derece iyi işlenmiş. Kitaptaki tek sıkıntı birkaç yerde Almanca cümleler kurulduğu halde çevirisinin yapılmaması ama bu da kitabı olumsuz etkileyecek kadar büyük bir pürüz değil. Kitabın akıcılığı ve sistem eleştirisi çok iyi düzeyde. Tavsiye edilir.

Hitler Savaşı kazansa ne olurdu? Bu sorunun cevabı olabilecek onca olasılıktan biri bu kitapta. Ve o olasılıklardan hiçbiri insancıl değil! Bu kitap distopyan edebiyatın zirvelerinden... Önsözde belirtildiği gibi yüksek ihtimalle 1984'e ilham kaynağı olmuş. Şiddetle tavsiye ederim.

distopik roman olarak ele aldığımızda Cesur Yeni Dünya'ya yakın ama 1984'e göre çok zayıf bir kitap bence ayrıca sonu da tatmin edici değil fakat yine de iyi ve okunası bir eser.

Betimlenen dünya çok ürkütücü ve bu yüzden mutlaka okunması gereken kitaplar arasına giriyor. Burdekin´in bu kitabının ilk baskısının 1937´de, yani ikinci dünya savaşından 2 sene önce yapılmış olması ve Yahudi soykırımını tahmin etmesi ise ayrı bir tat katıyor.

Bitmek bilmeyen diyaloglar, sanki hikayenin içinde onların yanında dinliyormuş izlenimi uyandırıyor. Gayet güzel ve keyifli olan hikayenin klişe bir sonla bitmesi eserin gücünü azaltıyor...

Pek çok düzeyde büyüleyici bir kitap. Burdekin din konularını çözmek ve siyaset üzerine kafa patlatmaktan korkmuyordu. Eğer ´´Biz´´i ve ´´1984´´ü sevdiyseniz, bu kitabı elinizden bırakmak istemeyeceksiniz.