Yetmişlerin Türkiye'si sekiz ayrı hikaye ile gözler önüne seriliyor. Gurbet, gurbetçiler, hudutlar, dışlanmışlık, soyutlanma gibi duygular akıcı ve hüzünlü bir şekilde çıkmış yazarın kaleminden. Zülfü Livaneli'nin edebiyatını ve çok yönlülüğünü seven biri olarak hikayelerinin de tadına bakmak istemiştim. Beğendim, o sızıyı, o endişeyi, korkuyu hissettim. Fakat romanlarındaki tadı allamadım. Zaten yanlış hatırlamıyorsam yazarın ilk kitabı. Bence şu anki haliyle arada çok büyük bir fark var. Büyük bir gelişme, ilerleme yaşamış. Bu da çok sevindirici bir durum biz Livaneli severler için. Bunu ayırt edebilmek, buna tanık olmak gurur verici.
Merak edenlerin okuması dileğiyle...