Doğu'dan Uzakta Hakkındaki Yorumlar

Kitap çok güzel. Beni farklı bir dünyaya taşıdı ve hayatın gerçekliğini kitabın sonunda yüzünüze vuruyor. Hepimizin yapmayı düşündüğü ve yarım kalan işlerimiz olacağını hatırlattı. Ve ben yapmayı düşündüğüm işleri yarına ertelememeye karar verdim. Okumanızı tavsiye ederim.

Girişte Simone Weil'in ''kaba kuvvetle ilişkiye maruz bırakılan her şey alçalır. darbeyi indiren de darbeyi yiyende aynı kirlenmeyi yaşar.'' sözü ne kadar da doğru.

Ölümcül kimlilkler ve çivisi çıkmış dünya daki düşüncelerini bu sefer roman olarak bize aktarmış. tespitlerinin çoğu objektif ve doğru, yaşadığımız yüzyıl radikal islamcılar ve radikal islamcılara karşı olanların savaşı diyor yazar.

Okunmaya değer romanın sonu ise okuyucuyu ters köşe yapan cinsten!!!

En sevdiği yazarlardan. islam dünyasının son elli yılına sürükleyici bir kurgu eşliğinde ışık tutan nefis bir roman. Mutlaka okunmalı

Amin Maalouf'u severim, Doğu Akdeniz ile ilgili kitaplar yazdığı için daha çok severim. Okuduğum ikinci kitabı bu oldu. Kitabın ana karakteri Adam'ın savaş yüzünden terk ettiği ülkesine dönmesi, eski anılarını ziyaret etmesi, hayatının en güzel ve anlamlı düşünü gerçekleştirmek için çabalaması... Bütün plan kusursuz bir şekilde gerçekleşme yolunda ilerlerken her şeyi bir anda kaybedebileceğinizin acıklı bir hikayesi. Ayrıca kitap din ve mezhep farklılıkları yüzünden, toplumsal yargılar ve ayrılıkçı yöneticiler yüzünden bir arada mutlu bir şekilde yaşanamayacağını anlatıyor. Siz ne kadar isterseniz isteyin, kaderinizle oynayan birileri hep çıkıyor.

son dönemlerde okuduğum en iyi kitaplardan biri belkide en iyisi diyebilirim.Okurken çok farklı konular hakkında kendim ile tartışmama neden olan bir kitap

kitap hakkındaki yorumları okurken sonunda şok olacaksınız şeklinde bir yorum dikkatimi çekmişti ve kitabın son sayfasına kadar o şok olunası sonu bekledim ama hayal kırıklığına uğradım. tam tersi bende kitap yarım kalmışlık hissi uyandırdı. buna rağmen çok sevdiğim bir kalemden çıktığı için /akıcı dili ve konunun ilginçliğini de buna eklemek gerek tabi/ zevkle okudum. Tüm insanların son arzusu olacak birşeydir belki eski arkadaş/dostlarla tekrar toplanmak eski günleri yad etmek onların bugününü öğrenmek dünleri ile ilgili soru işaretlerini gidermek. bu heyecanı yaşadım kitabı okurken. geçmişin bazı sırları ortaya çıktıkça daha merakla ilerledim ama dedim ya kitabın sanki devamı varmış geldi bana...(inş çıkar devamı) Okumanızı kesinlikle öneririm... selamlar...

kitap bittiğinde ilk tepkim "nasıl ya?!" oldu. beklenmedik bir sondu. her zamanki gibi akıcı bir anlatım, güzel bir kurgu, hayatın içinden bir hikaye. Amin Maalouf muhteşem bir yazar!

kesinlikle öneririm, kitabın sonunda şok olacaksınız...

muhteşem bir anlatım ve muhteşem bir final.okurken çok keyif aldığım kitaplardan biri oldu.

Amin Maaloufun yapı krediden çıkan on dolayında kitabını okudum, yazarın kendi serüveni ve yazdıkları gerçekten okunmaya değer bir şair arkadaşım ilk semerkant ve tonios kayalıklarını bana tavsiye etmişti ama ben diğer kitaplarını da okudum.

aslında ece temelkuranın kıtaplarında sanırdım hep yarım kalmışlığı. hep o soyler çünkü, burası ortadoğu, dünyanın herhangi bir yerinde herhangi bir sonu bekleyemezsiniz..bu kitapta da öyle bir son karşılıyor sizi. Ayrıca, ortadoğuyu anlamanız için,orda kalanlar ve ordan gidenler açıdan bakmanız için güzel bir kitap

Okurken kendimi Beyrut'ta buldugum, kendimi universite yıllarım ve arkadaslıklarım uzerine bol bol muhasebeye tuttugum cok etkili bir kitap.

Romanın tarihi bu sefer yakın geçmiş. Yazar romanda temel olarak kendi hayatını almış, küçük detaylar ve sosyolojik değerlendirmelerle ortaya bu romanı çıkartmış. Hatta romanın temelini, romanın kahramanı Adam’ın (Adem)ağzından yapılan sosyolojik ve psikolojik değerlendirmeler oluşturmakta. Ve hiç de sıkıcı olmayan, insanı zaman zaman hüzne, zaman zaman düşünmeye zorlayan tespitler bunlar.
Kitap, dargın olduğu eski arkadaşının, ölüm döşeğinde olduğunu öğrenen Adem’in Paris’ten Lübnan’a gelişini, gün gün anlatıyor ve her bir gün, kitabın bir bölümünü oluşturuyor.
Konusundan ziyade, sosyolojik mesajların ön planda olduğu, sıkılmadan okunabilecek bir kitap

yazarın okuduğum ilk kitabı. Hayal kırıklığıydı ya da bana hitap etmeyen bir kitaptı benim için...

Amin Maalouf sa ne yazarsak boş :) Harika bir kitap, tavsiye ederim.

Maalouf'un her zamanki gibi müthiş bir tat verdiği bir eser olmuş. Konu yine Ortadoğu, Lübnan ve dünya.. Dil akıcı, konu güzel, sonu ise hüzünlü. Bu yazarı okurken gerçekten kitap okumuş gibi hissediyorum kendimi. Yazarın hayranları beni anlayacaktır. En kısa sürede yeni bir kitap çıkarır umarım her ne kadar bu kitabı çıkalı çok olmamış olsa da. Yazan Maalouf ise hiç düşünmeden alın okuyun.

Kitabı okumaya başladığım anda sıkıldım. Amin Maalouf'un Semerkandının yanında hiçbirşey bana göre.

çok beğendim çok güzel.lübnanı anlatıyor,zor zamanlar yaşamış gençleri ve yıllar sora buluşmalarını..yaşamın anlamını da düşündürtüyor.herkese tavsiye ederim

Maalouf, dünyada tek bir okur kalsa, o okurun koşup kendini kucağına atacağı tek yazar olurdu herhalde. Kendinizi onun şefkatli kollarına (kitaplarına) bırakın ve gerisini düşünmeyin. Yıllardır bu adamla aynı evde yaşıyormuşum hissi var bende. Hani Anadoluda derler ya "bizden biri". Doğudan uzakta kitabı da öbür kitaplardan aşağı kalacağa benzemiyor. Bu da bir klasik olmaya aday tıpkı Afrikalı Leo gibi, Semerkant gibi..

Bu kitabı okuduktan sonra yazarın başka kitaplarını da aldım, beğendiğim bir kitaptı tavsiye ederim.

Çok sürükleyici,eline aldığın zaman bırakamayacağın bir kitap.fakat konunun yeterince derin işlenmediğini bireysellikle sınırlı kaldığını düşünüyorum.adam'ın iki kadın arasında kalması da romanda her ne kadar geçmiş ve gelecek çatışmasının sembolü olsa da hoş değildi.

semerkand" kitbından sonra en beğendiğim kitabı bu oldu. hitap ettiği kişiler açısından- her zaman ki gibi sürükleyici ..okunmaya değer

güzeldi.. semerkand dan çok farklı.demekki insan asla özünü kültürünü unutamıyor,geçmiş hep ensemizde...

Bütün yüzyılların acı yüzü olan savaşların insan hayatında izleri. akıcı bir kitap

gerçekten okunması gerekn bi eser, herkese tavsiye ediyorum.

Amin Maalouf kalitesi tartışılmayacak yazarlardan biri. Yine bir döneme yumuşak bir ışık tutmuş, ve bu dönem yakın tarihten. Bence en iyi eseri değil.

Amin Maalouf'un benzersiz üslubundan çıkmış bir kitap. neredeyse bir solukta okudum. ancak Amin Maalouf herzamanki gibi belirsiz bir sonla bitiriyor kitabı. İnsana sanki kitabın devamını sen yaz der gibi. işte bunu sevmiyorum :)

Bir amin maalouf klasiği..okurken en çok etkilendiğim yazarlar arasında bence zamanınız varsa mutlaka okuyun..

Amin Maalouf her cümlesini özenle işlemiş, insan okurken kendini olayların içinde hissedebiliyor. Çok keyif aldım.

Diğer kitaplarına göre biraz daha hafif kalsa da okumakta fayda var. Kitapta hiç aksiyon yok derken kitabın sonunda aksiyonu yapıp finali muallakta bırakmış. Daha farklı olabilirdi sanki...

İç savaş nedeniyle göç eden(memleketlerini bırakan)insanların diğer ülkelerdeki başkalaşımları ve geride bıraktıkları değerlerin ve insanların kendilerine düşman oluşu.Nereden tutarsanız garip,anlamsız.

Benim en cok hosuma gıden kısmı Fılıstındekı dınler karmasasını anlatırken hep ıkı tarafı da anlatmıs olması. Bir tarafı haklı bulmuyor ama ıkı tarafın da dusuncelerını ve haklı olma gerekcelerını dınlıyorsunuz. Bana hem tarihsel hem felsefık geldı. Begendım. Anlatım da akıcıydı. Konu Fılıstındekı savas sonrasında bazılarının gocmenlıgı tercıh edıp bazılarının da ulkede kalmasıyla ılgılı. Yıllar sonra bulusup fıkırlerını ve gecmıslerını paylasıyorlar.

Doğudan uzaklaşan bir insan, bence sadece fiziksel olarak uzaklaşmıştır. Ana karakter de bu durumun ruhunda ve benliğinde yarattığı çatışmayı yaşıyor. Savaş gerçekten ortadoğuda onulmaz yaralar açyı. Yazar da doğduğu toprakların sıkıntılarını okuyucusuna gayet iyi aktarmış bence. Sürükleyici ve insanı yormayan bir kitap.
Kitabın içeriği ne olursa olsun baskısının kötü olması eseri okunmaz hale getirebilir. Baskı çok kaliteli ve düzgün. Zaten YKY nin kitaplarının baskısını hep beğenmişimdir.

Bir Amin Maalouf klasiği daha. Sürükleyici heyacan verici bir solukta okuyacağınız bir kitap, ortadoğu üzerine son zamanlarda yazılmış, insanlara olaylara farklı açıdan da bakabilmenin gerekliliğini anımsatan harika bir eser.

Okumayı tamamlamak uzun sürdü ama sonlara dogru kitap beni adeta icine çekti. Müthiş karakter tahlilleri... Harika dönem ve sistem eleştirileri... Sanki İKİNCİ KİTAP hazırlığı var gibi belirsizlikle bitmiş olsa da kullanılan dil, ve tasvirlerdeki zenginlik, insanı adeta kendine bağlıyor. Tavsiye edilecek bir kitap.

Yazarın okuduğum ilk kitabı, üniversitede yıllarında tanışıp samimi olan bir arkadaş gurubunun savaş nedeniyle aldığı kararlar ve yıllar sonra birbirinden ayrı ülkelerde bulunan arkadaşların iletişim kurma çabaları anlatılmaktadır. Beğenerek okuduğum bir kitap değildi.. Kitap okuyucuya bir heyecan vermediği kanaattindeyim.

Yazarın diğer kitaplarındaki masalsı tadı bulamadım bu kitapta; bugünde ve daha gerçekçi. Lübnan, savaş,gitmek - kalmak arasındaki ikilemden ve dünyanın dört bir yanına dağılmış Lübnanlılardan bahsediliyor. Doğu hakkında fazla bir şey bilmediğimi fark ettim kitabı okurken, farklı ırklardan, farklı dinlerden ya da aynı ırkdan farklı dinlerden insanları bir arada barındıran topraklar, sürekli savaşın hakim olduğu topraklar...Beğenerek okuduğum bir kitap. Adam'ın bakış açısı çok hoşuma gitti, yargılamayan, kendi kabul etmediklerini ötekileştirmeyen bir bakış açısına sahip. Yazar sanki kendi psikolojik tahlilini yapıyormuş gibi geldi bana.

Çok güzel bir kitaptı. Genelde kıyamam kitaplarıma ancak çok etkilendiğim sayfaları ilk kez işaretledim

.yazarın yani galiba kitaptaki baş karakter yazardı-bakış açısı ile benimki .çok çelişti.Doğuya bakış açımız gibi.ama o kadar çok cümlenin altını çizmişimki farkında olmadan sonunda anlamaya çalıştım.adından kitap boyunca hiç söz etmediğim ama heğimizin bildiği o malum ülke,tezatlar ülkesi Lübnandan sonuçta gitmekte çok zor ve kalıp savaş varken aynı kalmakta.Hiç bir şeyi kesinlikle yapmam dememek en iyisi sanırım.yaparım,yaparsın ve yaptılarda zaten..Henüz yapılmadıysa sadece gerekli nedenler oluşmadı.ülkesinden uzakta kalan her daim arafı yaşayan Amin Maalouf un son kitabı olmayacak okuduğum.tavsiye ederim.Hiç bir yerli hissedenlere...

En son bir Amin Maalouf kitabı okumamın üzerinden yaklaşık 10 yıl geçti. Yazarla bu ikinci tanışmamdan memnun ayrıldığımı söyleyebilirim. lübnan'da yaşan iç savaştan kaçmak zorunda kalan, kaçan, orada kalmaya direnen insanları objektif bir biçimde anlatıyor. bu sayade gidenin de hikayesini dinliyor, kalanın da hikayesini dinliyor ve herkesin haklı ve haksız taraflarını görebiliyorsunuz. tavsiye edebileceğim bir kitap

kitap oldukça güzel özellikle kişilerin ruh halleri çok güzel yansıtılmış onları anlamamnız için hiçbir sebep yok ama yine de daha farklı bir son olabilirdi diye düşünüyorum ne bileyim bu kadar gayret sonuçsuz kalmamalıydı.

Amin Maalouf biraz hayatından katarak yazdığı romandır. ülke ve vatan kavramını farklı anlayan, adam ve murad üzerinden görüşlerini aktarıyor. herhalde kitabın en vurucu satırlarınsan bazıları şunlardır: Önce ülken sana karşı belli taahütleri yerine getirecek. Oradan tüm haklara sahip bir yurttaş olarak görüleceksin, baskıya, ayrımcılğa, hak etmediğin mahrumiyetlere maruz kalmayacaksın ülken ve yöneticileri sana bunları sağlamak zorunda, yoksa sende onlara hiç birşey borçlu olmazsın.

Gerçekten çok etkileyici bir kitap.Her karakter insanı içine çekiyor ve kitabın başından ayrılamıyorsun.Sonu ise muhteşem hazırlanmış.Son zamanlarda çok etkilendiğim kitaplardan biri ve herkese okumasını tavsiye ederim.

Son yıllarda okuduğum en iyi kitap. Bir roman olmanın ötesinde insan hayatına yön verecek çok güzel sözler barındırıyor. "İnsanlar yukarı doğru düşer..." gibi. Aldım,okudum, çok beğendim...

Diğer sayfaya geçmek için merak uyandırıyor. Kitabı bitirmeden, bu son asla aklıma gelmezdi.

Yazarın eski romanları masal tadında olmakla birlikte,bu romanında biraz daha günümüze tutunmuş.Karakterlerin diliyle Filistin-İsrail,din,radikal islamcılık..gibi günümüz meselelerinde beyin fırtınası yapmış.Sonu benim için beklenmedikti.Keyifle okudum.

Bir Amin Maalouf klasiği daha. Diğer özellikle iç savaşın derin psikolojisinin yansımalarını çok iyi yapıyor amin. Kütüphanemdeki 6. kitabı.

herkesin dilindeydi, tavsiyeler üzerine aldım eminim çok güzeldir.

Amin Maalouf son yazdığı iki romandan önce daha çok doğu akdeniz efsanelerini konu edinirdi.Yolların Başlangıcı ve son kitabı Doğudan Uzakta ise yakın tarihde geçen romanlar kaleme aldı.Doğudan Uzakta romanında Lübnan savaşı öncesinde hayalleri olan bir grup arkadaşın savaş sonrası savrulmalarını ve yıllar sonra bir kaç saatliğine de olsa bir araya gelme çabalarını anlatmış.Bu çabalar arasında sürekli geriye dönüp arkadaşların dünden bugüne yaşadıklarını da ustalıkla araya serpiştirmeyi başarmış.Yolların Başlangıcı'ndan sonra 6 yıl beklemek zorunda kaldık.Umarım yazarın yeni kitabını yazması daha kısa süre alır.

Hakikaten Yazar ustalığını konuşturmuş,bu kadar sürükleyici bir kitap olamaz..