Beyaz Kale Hakkındaki Yorumlar

Hikaye çok ilginç merak uyandırıcı, fakat dil akmıyor. Uslupta bir donukluk var cümleler havada asılı kalıyormuş gibi hissediyorsunuz.

Orhan Pamuk'tan bir tarihi roman gerçekten ilginç bir deneyim.

Hoca Efendi-Venedikli köle ilişkisi ve bilgilerini birbirlerine aktarma ve tek insan olma hikayesi, tarihte içine oturtularak çok güzel bir eser çıkmış. En güzel kısmı ben kimim?...

Fena bir kitap değil,tavsiye ederim.

kesfin insan hayatının her karesinde olabilecegi teması uzerinde gelisen bir konuya sahip ve farklı cografyalardan iki insanın birbirleri icindeki yolculugu anlatan guzel bir orhan pamuk eseri.. her iki kulturun ve bu iki insanın kendine has soru isaretlerini en iyi sekilde carpıstıran dengeli bir atmosfere sahip.

Dünya üzerindeki bütün insanların birbirine benzediğini tarihi bir arka plan aracılığıyla aktaran güzel bir kitap

Türkler tarafından 17.yy'da esir edilen astronomi, matematik ve tıptan anlayan bir Venedikli bilim adamının başından geçenleri anlatan incecik ve çok sürükleyici bir kitap.Hikaye klasik bir değişim hikayesi gibi görünse de bence gayet başarılı

Çok büyük beklentiyle okudum, psikolojik gerilimi iyi yansıtmış. Tavsiye ederim.

Çok güzel bir kitap.Farkli bir olay örgüsüne sahip olasina rağmen gayet iyi.Bilinmezlikler de var kitapta

Yalnızca bir şeyler yazması bile yeterlidir bir kişinin suçlu sayılabilmesi için.. Her şeyi bir kenara atıp tadını çıkarın hayatın. Bir Orhan Pamuk kaç kez daha var olur ki.

Pamuk'un ustalığa geçiş eseridir bana göre. Okurlara post-modern edebiyatı sevdirir.

okunması gereken bir kitap...tarih severlere yeni bir bakış açısı...

Orhan Pamuğun okuduğum ilk romanı olan benim adım kırmızı'dan sonra tarihi roman niteliğindeki beyaz kaleyi istedim.

Hocamın tavsiyesi üzerine aldığım ve beğendiğim bir kitaptı.

En sevdiğim yazarlardan biri olan Pamuk'un iyi kitaplarından biri daha. kurgu her zamanki gibi olağanüstü...

Orhan Pamuk bu kitabında iki karakter etrafında Doğu ve Batı'yı sorguluyor.Yine dönemin Osmanlı düşünce yapısını ortaya koyuyor.Okuması rahat ve dili sade.Güzel bir eser.

Post-Modern anlatının tüm ayrıntılarını ve özelliklerini bulabileceğiniz bir yapıt. Orhan Pamuk'un da dedeği gibi en iyi eseridir. Doğu-Batı ilişkisi yansıtılmakla beraber, tarihin bir dönemini ve ilişkilerini eleştiren de bir eserdir. Ve kurgu muhteşem düzeyde etkileyici. Zaten Pamuk kurguyu iyi yapıyor. Tavsiyemdir.

Pamuk'un bir başka güzel başarılı eseri. En iyi eseri değil ama kesinlikle çok iyi bir kitap.

Orhan Pamuk'un ön yargılarımı kıran muhteşem kitabı, daha önce bir kaç kitabını okudum ama bu en sevdiğim oldu. Özellikle ayna metaforu kullanılması ve ben neden benim? sorusuna cevap araması ilgi çekici.

sürükleyici bir kitap. insanı tarih okumaya sevk ediyor.

İnsanı tarih öğrenmeye teşvik eden bir kitap.

Yazmayı bulan -kurgusal- tarihçinin metni günümüz Türkçesine aktarması, metni zamanın diliyle anlatma gibi -İhsan Oktay Anarvari- bir güzellikten bizi daha ilk başta mahrum ediyor. Ayrıca Hoca karakteri Sessiz Ev'in dede Darvınoğlu'sunu biraz andırıyor gibi sanki ama O'nun kadar kanlı canlı değil. Tüm kitaplarını okumadım ama Pamuk'un en zayıf eseri olabilir. Mutlaka okuyun diyemiyorum.

Yeni okumaya başladım. Sürükleyici bir roman. Tavsiye ederim.

orhan pamuğun her zamanki olağanüstü klasiklerinden bir tanesi

Yaşayan en büyük romancı teşekkürler sana

Özellikle bir odada geçen ve gergin psikolojik tahliller ile dolu bir roman. Çok severek okuyacağınız ve insanı şaşırtan bir kitap.

Orhan Pamuk un şahsına münhasır bir kitabı

tarihi bir roman olarak değerlendirilmemeli bence.ama tarihte geçen ilginç bir hikaye.

orhan pamuk'un okuması en kolay kitabıdır şüphesiz. gerçekten lezzetli bir romandı.

Pamuk her alanda olduğu gibi tarihi romanda da başarısını göstermiş:)

hoş bir kitaptı sonu beklenmedik derecede iyi idi.

Orhan Pamuk' un en eğlenceli eserlerinden biri. Özellikle Benim Adım Kırmızı' yı ve bu kitabı okurken çok zevk aldım.

Okudukça bir parçası olduğunuz, sona yaklaştıkça bitmesin dediğiniz mükemmel bir kitap. Herkese tavsiye ederim

Postmodernizm akımının şah eserlerinden. Postmodernizme dahil her şeyin öğrenilmesinde oldukça etkili bir kitap. Bu akıma ilginiz varsa kaçırılamayacak eşsiz bir kitap. Almanızı öneririm...

Hikaye etkileyici Orhan Pamuk kalitesini konuşturmuş. Herkese tavsiye ederim.

en son kim kimin yerine geçti orası muallak bende hala ama beğendim tavsiye ederim.

orhan pamuğa yakışan bir kitap.bence bu kitap nobel ödülü almalı çünkü batıyla duğu arasındaki etkileşimi gayet güzel anlatıyor.orhan pamuğa yakışan bir kitapp.

kesfin insan hayatının her karesinde olabilecegi teması uzerinde gelisen bir konuya sahip ve farklı cografyalardan iki insanın birbirleri icindeki yolculugu anlatan guzel bir orhan pamuk eseri.. her iki kulturun ve bu iki insanın kendine has soru isaretlerini en iy sekilde carpıstıran dengeli bir atmosfere sahip.

Orhan Pamuk'un Sessiz Ev'den sonra okuduğum ikinci kitabı. Sessiz Ev gibi hareketli değil ancak Doğu Batı felsefesini güzel bir kurgu ile anlatmış.

Orhan Pamuk'la aynı toprakları paylaştığım için gurur duydum.

çok memnun kaldım.tavsiye ederim

Orhan Pamuk'un diğer eserlerine göre konu bakımından farklı bir romanı. İlk postmodern romanlarımızdan.

çoook sıkıcı olduğu yerde sayan bir anlatım ..konu desen saçma sapan sırf aldığım kitabı okumamış olmamak için zoraki bitirdim içim bayıldı ben öyle akademik laflardan anlamam kitap sardı mı sarmadı mı ona bakarım

Arkadaşıma almıştım umarım beğenmiştir.

Batı ve Doğu dünyasına ait izlenimlerin olduğu muhteşem bir postmodern roman

nobel ödüllü bu kitap gerçekten harika psikloji bu kadar iyi işlenebilir bir romanda

bu kitabın ödül almasına şaşırdım doğrusu tam bir hayal kırıklığı beğenmedim

Okunması gereken bir kitap.Kitap henüz elime geçmedi ancak şimdiden tavsiye edebilirim.

17 yüzyılda Türk korsanlarınca tutsak edilen bir venedikli İstanbul'a getirilir astronomiden Fizikten ve resimden anladığına inanan bu köle aynı ilgileri paylaşan bir Türk tarafından satın alınır garip bir benzerlik vardır Bu ikisi insan arasında Köle sahibi kölesinden batı bilimini öğrenmek ister bu iki kişi Efendi ile köle birbirlerini tanımak anlamak ve anlatmak için Haliç'e bakan karanlık ve boş bir evde aynı masanın iki ucuna oturur Konuşurlar hikayeleri ve serüvenleri onları veba salgının kol gezdiği İstanbul sokaklarına çocuk sultanının Düşsel bahçelerine ve hayvanlarına inanılmaz bir silahın yapımına Ben neden benim sorusuna götürecektir hikayelerin günden geceye doğru ilerlemesi ile Gölgeler yavaş yavaş yer değiştirir doğu ile batı arasındaki benzerliklere ve farklılıklara bakarken milli ve bireysel kimliklerimizin gerisinde yatan yapaylığı ortaya çıkararak iki kültürün ortak faydasını vurguluyor yarı gerçek yarı Hayal hikayede kendi var oluşunun özünü aramaya davet ediyor

Konu itibariyle ilginç ve güzel olsa da anlatım sıkmadı desem yalan olur. Sonlara doğru daha güzel di ve bence en güzeli yazarın kitap hakkında ki kısmı eserden daha hoşuma gitti desem yeri.Netice itibariyle Orhan Pamuk okunmalı kesinlikle okunmalı...