Mutluluk Hakkındaki Yorumlar

Zülfü Livaneli'nin başarılı bir yazar olmadığı bu kitabından da belli oluyor. Kitabın bir çok bölümünde yanlış yazılmış cümleler dolu ve konuda o kadar ilgi çekici değil şiddetle tavsiye etmiyorum

Bu kitabı kesinlikle tavsiye ederim.Çok yalın bir dil kullanılmış ve çok akıcı bir anlatımı var.İçeriğinde verilen örnekler de zaten Türkiye gerçeğini anlatmakla beraber yetişme çağındaki çocuklara da güvenle okutturabileceğiniz bir kitap.mutluluk ve sevgi anlamındaki düşüncelerini geliştirmelerini sağlar.Zülfü Livaneli'nin okuduğum en iyi eseri

Zülfü Livaneli'nin bu kitabında Türkiye'nin öteki yüzünü yani "Öteki Türkiye"yi tanıyoruz böyle kitaplar çoğaldıkça insanların tanımadığı daha doğrusu tanımak istemediği Türkiye'yi tanıyoruz. Kitabın başı biraz sıkıcı olabilir ama kesinlikle okumaya değer bir kitap...

zülfü livanelinin bu son kitabı beni tam bir ikilem içerisine düşürdü çünkü kitapta bazen o kadar güzel bölümler oluyordu ki bir an olsun düşünmemek dalıp gitmemek mümkün değildi ama bazen de o kadar kötü bölümler çok ayrıntılar,detaylar oluyordu ki insan o bölümleri bir an önce atlayıp güzel bölümlere varmak istiyordu,gerçekten de kitapta çok sıkan bölümler oldu özellikle kitabın başları ve ayrıntılara takıldığı bölümler ben de sıkılganlığa yol açtı sanıyorum diğer okuyucularda da böyle olmuştur,kitapta bazen yadırganacak ve hiç zülfü livaneliye yakışmayacak kelimelerde bulunmamış değil,bence kitap şöyle güzel ve kötü yanları bir tartının iki tarafına konursa kötü yanları daha ağır basar diyorum,umarım okuyunca bana hak verirsiniz,teşekkürler

Konu her ne kadar biraz zorlanmış gözükse de, kitabın kurgusu iyi, Livaneli'nin ayrıntılı psikolojik tarifleri bazen sıkıcı olabiliyor, hatta bence kitabın ilk sayfaları dahi biraz zorlama ve gereksiz ayrıntılarla dolu. Ayrıca Livaneli her kitabında siyaseti biraz daha azaltırsa ve özgün olabilirse daha iyi şeyler yazabilecek biri.

Yazarın okuduğum ilk kitabı.Kitap farklı karakterleri bir arada sunmasının yanında toplumun bir çok kurumunuda sorgular nitelikte.Yazar sahte şeyhlikten bahsederken İslamı doğru olarak yaşayan insanların olabileceğini de göstermek istemiş.Bu yazar adına iyi bir not çünkü bazı çok satan romanlarda (Kar gibi) yine islamı konu alan, sahte şeyhlikten bahseden yazarlar islamı ve onu yaşayanları birer öcü gibi göstermişti.Bunun yanında gözden kaçsa da üniversitelerin bugünkü durumundan bizleri haberdar ediyor yazar.Gerçektende üniversitelerimiz birbirinin kuyusunu kazmak isteyenlerle hatta daha ileri giden sözde bilim adamlarıyla dolu.Kitapta üç farklı karakter var.Bilim adamı İrfan Kurudal üniversite hocası.Dinle alakası olmayan fakat batının değerlerine de ayak uyduramayan kendisi fark etmese de manevi boşlukta olan bir karakter.Meryem doğunun o saçma sapan törelerine boyun eğmek zorunda kalan zavallı bir kız.Cemal ise askerliğini komando olarak yapan sorunlu bir karakter.Yazar özellikle Cemal'in psikolojik tahlilini çok iyi analiz etmiş.Bu üç karakterin roman kurgusu içinde bir araya gelmesi ise diğer eleştirilerde yazıldığı gibi saçma değil gayet doğal.Tüm bunların yanında kitapta dikkatimi çeken küçük hatalarda mevcut.Yazar 85. sayfada futbolla ilgili bir anısını anlatırken "kendi attıkları goller ise yine direklere ve kaleciye çarparak ya da kuşlara yakın uçarak dışarıya gitti" ifadesinde "kaleye atılan goller" yanlış kullanılmış, "kaleye atılan şutlar" olması gerekirdi.183. sayfada ise Ayseli çok sevdiğini belirten İrfan Kurudal, daha önceki sayfalarda onu Selim'in evine girdiğini gördüğü halde kıskanmadığını söylemişti.Eşini çok seven birinin en azından başka bir erkeğin evine girerken onu kıskanacağını düşünüyorum.Daha sonra yazar yaptığı bu hatayı fark edecek ki onu düzeltme yoluna gitmiş.Sonuç olarak Zülfü Livaneli'nin bu kitabı bende olumlu bir izlenim bıraktı.Okumanızı tavsiye ederim.

Güzel bir konu işlenmekle birlikte kişi tasvirleri biraz yavan kalmış. Romandaki kişiliklerle bütünleşemiyor okuyucu, hep yabancı kalıyor. Sonra çok gereksiz ayrıntılar var. Tarlada çalışan kadınların tuvalet ihtiyaçlarını nasıl giderdiklerini bu kadar detaylı ve uzun anlatmaya gerek yoktu. Adet dönemine giren Meryemin çektiği sıkıntıları bu kadar ayrıntılı ve uzun anlatmaya gerek yoktu. Romanın pek çok yerinde düzey çok düşürülmüş. Gereksiz küfürler ve argolar romana malzeme edilmiş. Ayrıca askerdeki Cemal tanıtılırken "...Gabar Dağında Kürtlerle savaşıyordu" ifadesi kullanılmış ki çok yadırgadım. Güneydoğuda PKK terörüne karşı bir mücadele vardı ama Kürtlerle savaş diye bir şey yoktu. Bu çok rahatsız edici bir ifade bence. Bir diğer rahatsız olduğum konu ise Meryem'e tecavüz eden amcasıyla ilgili bölümü anlatırken yazarın, bunun Anadolu'da sıkça yaşanan bir olay olduğunu ifade ederek çirkin bir genellemeye girmiş olması. Sonuç olarak; hayır sayın Livaneli, olmamış.

kitap degisik ortamlardan gelen insanlari guzel bulusturmus,fakat zulfu livaneliden daha iyi birseyler bekliyordum.ilginc ama okunmaya degecek kadar iyi degil bence.zaten siyaset adami bir yazardan beklenecegi gibi kendi mesajlarini aktarmaya calismis.

herhalde zülfü livaneli'nin en ilginç kitabıdır diye düşünüyorum.ama bir araya gelmesi zor insanların bir kurguda bulunması hayli ilginç