Hakkında zor okunuyor gibi yorumlar duyunca biraz erteledim okumayı. Başlayınca karakter fazlalığı ve eski döneme ait bazı kelimelerin olması dolayısıyla biraz hak versem de yorumlara açıkçası o kadar da zorlanmadım. Hikaye biraz ilerleyince akıyor zaten, karakterler bir şekilde birbirine bağlanıyor. Bayrak yarışı gibi başta önce biri alıyor ondan bahsediliyor o bölüm, sonra ötekine geçiyor hikaye ondan devam ediyor.
Hayat içinde rüya, rüya içinde hayat derken bana yıllar önce okuduğum Sofie'nin Dünya'sını anımsattı. Felsefi bir kitap olmamakla beraber felsefi bazı sorular var kitapta. Düşle gerçek iç içe fantastik bir anlatımı var.
Bir dilenci lobisi var kitapta, böyle kapsamlı bir meslek olabileceğini düşünmemiştim. Dilencilik meslek değil hayat tarzı, yaşama biçimi adeta.
Son olarak karakterler fazla ama karakterlere ulaşamıyor bence okur. Uzaktan izliyoruz sadece.