Psikolojiyle ilk samimi karşılaşmam; bu adamın dair, benim yaşamımdaki duruma dair önemli şeyler söylediğini fark etmemle başladı. Sonra daha fazla fark ettim ki:
Hepimiz belli inançlarla, kurallarla, onaylamalarla ya da dışlamalarla; çoğunlukla üzerine düşünemeden ve seçme şansımız olmadan, toplumsal ve psikolojik baskıyla adım adım şekillendirildik. Ve bu yüzdendir ki hepimiz, üzerine düşünülmemiş davranış kalıplarını taklit etmesi beklenen tek tip insan modeliyle, kendiliğimizden çok ama çok eksiğiz.
Belli ki, kim olduğumuzu içimizde aramak, cesurca keşfetmek yerine başka zihinlerde olumlu şekilde var olarak sürdürmeye programlandık. Kendimizi iyi hissetme kandırmacamız, bizi kendimiz olmaktan daha da uzaklaştırıyor. İçimizdeki boşluk yüzünden ihtiyaçlarımızı ve arzularımızı isimlendiremiyor, hayatımızla ilgili kararları hep başkalarının vermesiyle kendi olma sorumluluğumuzdan kaçıp, rahatlıyoruz. Okunmalı