Kitap Halit Ertuğrul'un kendini arayan adam romanını cok anımsatıyor. Tabi halit ertuğrulun kitabını da beğenmemiş olmama rağmen bu kitabıda okudum farklı bir nokta bulmak ümidiyle... Ancak pek de farklı bir şey göremedim. Ateist bir insan belli bir düşünce aşamalarından geçiyor ve sanki onca şey ilk defa aklına geliyormuş gibi iman ediyor. Bana diğeri gibi bu kitap da samimi ve gerçekçi gelmedi. Bana göre ekonomik kaygılarla yada şan şöhret kaygısıyla yazılmış kitaplar bunlar. Zira bu konuların ne kadar ilgi çektiğini kimse inkar edemez. Özellikle dindar kesimlerin bu tür ktaplara büyük ilgisi var, sanki bu kitaplar olmasa tanrının varlığı konusu muğlak kalacakmış gibi. işin diğer bir tarafı da yazarın, eski görüşleriyle ilgili, daha da doğrusu eski görüşlerinden ötürü oluşmuş olan okur kitlesidir.-gerçi ateistlerin sayısı oransal olarak inananlara göre çok azdır ama yinede okuyan kesimden oluştugu için fena sayılmayacak bir okur kitlesi oldugunu düşünüyorum- Bu durumda yazar bana göre okurlarına bir açıklama borçludur, ancak bu açıklama bir kitap olmamalı ki samimiyet belirtisi olsun. Kitap alırken en cok dikkat ettiğim şeylerden biri yazarın yaşamöyküsüdür. Galiba haklıymışım; yazarın yaşamı bitmeden bir yaşamöyküsünden bahsedemeyiz. şimdi eski kitapları değerini yitirmiştir, hatta öksüzdürler... Bu içerikte bir kitabı son okuyuşum olacak bu. Son olarak inanan biri oldugumu da söylemek istiyorum, aksi takdirde yanlış yorumlanacağımı düşünüyorum.