Sözcükler Hakkındaki Yorumlar

Sartre okumalarımın eksik kalan parçasıydı.

Varoluşçu okumalar için tavsiye üzerine aldım. Tam bitirmedim ama güzel duruyor.

Sartre’ı daha iyi anlayabilmek için okunması gereken ilk kitap

Sözcükler üzerine düş kurmak istiyorsanız okumalısınız

Her kitabı gibi bu da bir baş yapıt..

derinlemesine konuların açıklığı

iyi bir abimizdir sözcükleri güzel seçer ve sizi okurken asla bırakmaz

Sartre i daha iyi anlamak icin okuyun.

Her kitabı büyük bir ilgiyle okunmayı hak ediyor.

yazar henüz 9-10 yaşlarında çok derin konulara kafa yormuş.

Bir filozodu, yazarı anlamanın en iyi yolu hayatını bilmekten geçer. Hayatını okuduktan sonra tüm savundukları anlamını bulur bu yüzden okumalısınız.

Nasıl bir ailede büyüdüğü, onu nasıl etkilediğini anlamak adına güzel bir kitap.

Yazarın iç dünyasını daha net anlamak için okunması gereken bir otobiyografi

Otobiyografi okumayı sevenlere tavsiye ederim.

Jean Paul Sarte nin otobiyografik eseri. Aynı zamanda Nobel ödülü de almış fakat Sartre kabul etmemiş. Diğer eserlerine göre daha yalın. Daha anlaşılır.

güzel bir kitap, sartre seviyor ve varolulşuluk ,ilgi alanınızda ise okunması gereken bir eser diye düşünüyorum.

Bir çok konuda düşüncelerimi değiştiren, Sartre'ın edebi dili ile de birleşince başyapıta dönüşen bir kitap.

Sartre ı tanımak için ideal

BEKLENENİ VEREN BİR YAZAR VE KİTAP

Sartre’yi anlamak için okunması gereken bir otobiyografi.

çok güzel bir kitap, sartre seviyorsanız kesinlikle okumalısınız.

simone de beaviour un moskova da yanlış anlamayla beraber okuyun oradaki erkek karakteri sartre dir.O vakit hem bu kitabı daha iyi anlayacaksınız.

Müthiş bir kitap benim için çok ayrı bir yeri olduğunu söyleyebilirim. Tavsiye ederim.

Arkadaşımın tavsiyesiyle aldım umarım beklentimi karşılar.

Biraz ağır bir kitap. Ama okumaya değer. Zaman zaman sıkıcı gelebiliyor.

Sartre nin özyaşam öyküsünü,kitaplarla bir nevi tapınak yaptığı evini hayatını okumak inanılmaz doyurucu ve bilgi vericiydi.

Okurken zorlanıyorsunuz ama okumaya değer.

Kitaplığınızda bulunması gereken kitaplardan

Tüm samimiyetiyle kendi hayatını anlattığı, çirkinliğini bile içtenlikle kabul ettiği kitap. Annesinden, dedesinden bahsettiği çocukluk günleri etkileyici.

zor kitab yazara hakim olanlar alsın

Kesinlikle okuması zor bir kitap.Anlatım ağır.

Sartre'ın hayatını merak edenler için muhteşem bir eser..

Düşünme işini çoğu zaman 'sanat' olarak, geri kalan zamanlarda da 'zorunluluk' olarak gören ve her iki zaman çeşidinde de 'düşünme' işinden lezzet alanların okuyabileceği ve 'lezzet' alabileceği bir kitap.

Sıradan okurlara veya dil/Türkçe alanlarında okunacak kitap arayanlara önerilebilecek bir kitap değil. Adı ilgi çekebilir ancak dil ve ifadeler ağır, karmaşık, yorucu...

Bir tür otobiyografi diyebiliriz, sartre severlerin alması gereken bir kitap ancak yazarı okumaya başlamak için önerilecek bir kitap değil.

Kendimi geliştirmek adına okumam gerektiğini düşünerek aldığım bir kitap ama Sartre o kadar zor bir anlatım dili kullanmış ki bitirmem epey zamanımı aldı, kendimi bir türlü veremedim. Evet altını çizdiğim bir sürü satır oldu, kendisi gerçekten sağlam bir filozofmuş ama zihni gerçekten yoran bir kitap. Bununla birlikte 2 kitabını daha almıştım kendisinin ama şimdi onlara başlamaya korkuyorum. Sanırım biraz ara iyi gelecek..

Anlatımı çok güzel ancak kitabın ilk kısmında karakterler yerli yerine oturana kadara kim kimin halasıydı, kim kimin çocuğuydu karıştırdığım için kitabın sonunda bir soy ağacı eklenmiş mi diye bakmaktan kendimi alamadım.

Sartre'nin, olgunluk çağından çocukluğuna bakıp, belki de en yalın halini, son derece felsefi bakış açısına yerleştirip anlattığı biyografisi... Kendini fazlaca yargıladığını, düşündüm zaman zaman ve ancak yavaş yavaş okunursa sindirilecek bir kitap olduğuna karar verdim, öyle de okudum...

1905 yılı Paris’inde ‘denizlerde yaşamak için denizcilik okuluna giren bağırsak humması bir adam’ ile ‘uzun boylu, güzel, akıllı ve gencecik bir kadının’ evladı olarak dünyaya gözlerini açtı Jean-Paul.
•
Okumak ve yazmak olarak iki bölümde kaleme aldığı otobiyografik eserinde şöyle anlatıyor büyükbabası ve kitaplara tutkusunu:

“Büyükbabamın çalışma odasında her tarafta kitaplar vardı; onların ancak ekim ayından biraz önce yılda bir kere tozunun alınmasına izin veriliyordu.”

“Daha okumayı öğrenmeden, onlara ilişkin düşler kuruyordum... Ailemin zenginliğinin onlara bağlı olduğunu hissediyordum.”
•
Sözcükler, 59 yaşındaki Sartre kaleminden çıkmış bir kitap. Onun çocukluğuna yıllar sonrasında ‘bakışını, dönüşünü’ müjdeliyor aslında.
•
Babasının vefatıyla başladığı yorgun yaşamı ablası olacak yaştaki ‘annesiyle’ devam ediyor.
•
Ufacık bir çocuk olsa da edebiyata ve felsefeye eğilimi o günlerde kendini göstermeye başlıyor.

Bildiğimiz otobiyografik eserlerden farklı bir kitap. Hayatını, daha ziyade çocukluğunu "okumak" ve "yazmak" adlı iki başlık altında ele almış. Sartre'ın okuyacağınız ilk eseri olarak tavsiye etmem. Bir de başladan kitabın arkasını mutlaka okuyun derim. Ben sonradan okudum ve pişman oldum. Başka bir bakış açısıyla okumanızı sağlayacak çünkü.

Sartre'ı yakından tanımak, okuma ve yazma serüveni nasıl başladı nasıl devam etti merak ediyorsanız muhakkak okumalısınız. Hatta sartre'ın okunması gereken ilk eseri.

''Ben bir hiçtim; silinmeyen bir saydamlıktım.''

sözcüklerin anlamı bizi ürkütür mü. sartre kendini içinde bulduğu sıkıntılı durumları ve bunların çocukluğa uzanan izlerine kitapta rastlamak mümkün.

Yazarın hayatına naif ir bakış. Okuma ile yazma arasındaki bağ ve bu bağın oluşumunda ailemizin yeri.... Güzel bir kitap.

Sartre bu eserde çocukluk yıllarını ve yazarlık serüvenini anlatıyor. Sartre' ın diğer kitaplarını okumadan önce hayat hikayesini okumayı daha aydınlatıcı buluyorum. Başlangıç için çok güzel ve merak uyandıran bir otobiyografi. Okurken duygu dolu anlar yaşayacağınızı düşünüyorum.