Geceyarısı Çocukları Hakkındaki Yorumlar

nefertiti722 26.04.2012
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Hikayenin, bağımsızlığını yeni kazanan Hindistan ile paralel gittiğini fark eden okur için okuma süreci hayli keyifli bir hal alıyor. Gerçeklik ile doğaüstü olayların harmanlandığı müthiş bir eser. Salman Rushdie'nin büyük bir yazar olduğunun en büyük kanıtlarından.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (9)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
olbayy 19.01.2011
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
şahsen ben orhan pamuk romanlarına çok benzettim. eğer orhan pamuk romanlarını seviyorsanız bunu da seveceksinizdir.. çok çok iyi bir kitap,zaten bookers of booker ödüllü.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (7)
Hayır (4)
Bu Yorumu Yanıtla
flaw 13.03.2009
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Zor bir kitap. Okumak emek harcamaktır,diyorsanız tavsiye ederim. Ya da zoru seviyorsanız. O zaman bunun üstüne bir de Ulysses'i deneyin, derim.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (9)
Hayır (3)
Bu Yorumu Yanıtla
denizmavi 05.10.2008
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Yazar, kitabın bir yerinde bunun bir otobiyografi olduğunu yazmış. Kitabı okumaya başladığımızda da bir otobiyogrofi olduğu izlenimi doğuyor zaten. Kitaptaki karakterin doğum tarihi ve ilk yılları ile yazarınki neredeyse aynı, ancak daha sonraki bölümlerde ayrışıyor. Kitaptaki karakterin yaşam serüveni ile yazarınki farklı çünkü.
Yazar otobiyografi tarzında Hindistan tarihini de okuyucuya sunmuş. İç karışıklıklar, Pakistan'ın bağımsızlığı, müslümanların Pakistan'a göç etmesi gibi Hindistan tarihindeki önemli noktaları kitabına almış. Zaman zaman Hint mitleriyle de süslenmiş.
Ancak şunu söylemeliyim ki bu kitabı bildik roman tarzında bir çırpıda okuyup bitirebilmek pek kolay değil. Biraz yavaş ilerleyen bir yapısı var. Yine de Hint tarih ve kütürüne meraklı olanlara tavsiye olunur.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (34)
Hayır (3)
Bu Yorumu Yanıtla
aslıhan özçelik 11.04.2008
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
İlk etapta kitaba çok zor konsantre oldum çünkü hindistan kültürüne ait çok fazla terim ve yabancı isim kullanılıyordu fakat bir yerden sonra kitabın büyüsüne kapıldım. salman rushdie keskin zekasıyla adeta şow yapıyor. Gerçekten zor bir kitap belkide bu yüzden klasik olarak kabul edilmiş.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (56)
Hayır (1)
Bu Yorumu Yanıtla
Kitap Önerilerine değer verdiğim Bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine okumaya karar verdim. Ancak beni pek sürükleyemedi. Kitap tam bir otobiyografi tarzında yazılmış. Orhan Pamuk yada Ahmet Hamdi yazılarını beğenerek okuyorsanız sıkılmazsınız. Ben okurken zorlandım. Bazı yerlerde Çok fazla betimlemeye girmiş ve gereksiz derecede teşbihler kullanmış . Yazılarındaki esinti güçlü ancak 2.kitabını okur musun diye soracak olana da ihtimal dışı derdim.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
ali.sir.nevai 15.09.2011
Önce kitabın ingilizcesini okumaya çalışmama rağmen kitabı oldukça karışık ve sıkıcı buldum. Daha sonra elime geçen türkçe baskısından ise oldukça keyif aldım. Hindistanın tarihine yaklaşımı ve özellikle imgeleri, adları kullanışı olağanüstü akıllıca olduğunu belirtmeden geçemeyeceğim. DUL benzetmesi kitabı okuyanları şok edicek cinsden. Salman Rushdie'nin oldukça ince bir zekaya sahip bu romanını herkese tavsiye ederim. (Not: Okurken sık sık not almanız gerekebilir.)
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (3)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
ABACI23 19.07.2011
Salman Rushdie, Geceyarısı Çocukları romanıyla (1981 Booker, 1982 James Tait Black, 1993 Booker of Bookers ödülleri)'ni almış, dünya çapında ün kazanmış bir yazar. Hindistan tarihi ve politikasına eleştirel yaklaşımı nedeniyle Hindistan'da bu romanı yasaklanmış. Ayrıca diğer kitaplarının akıbeti de gerçekten çok ilginç...
Nikaragua anılarını aktardığı The Jaguar Smile'ın (1987, Jaguar Gülüşü) ardından yazdığı The Satanic Verses (1988, Şeytan Ayetleri) ile 1988 Whitbread ödülünü kazandıysa da Müslümanlığa hakaret ettiği gerekçesiyle kitap Hindistan ve Güney Afrika'da yasaklandıktan sonra Ayetullah Humeyni tarafından yazar hakkında ölüm fetvası verilmiş.
En azından bilinmesi gereken bir yazar.bir gözatın derim..
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (4)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
feyzel 28.11.2010
garip bir düşteymişsiniz gibi gelir size bu kitapta, çünkü yazar size de mutlaka bir rol biçmiştir bu kitapta. başta biraz sıkıntılı bir okuma olsa da kitabın ilerleyen ve bitimine kadar varan süreci insanı sarsacak nitelikte. bana gabriel garcia marquez'i anımsattı kurgusu ve üslubu, garcia marquez gibi ironik, ama her bir sayfasında okuyucunun damarına işleyen anlar sunuyor yazar rushdie. okuyun!!!
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (4)
Hayır (1)
Bu Yorumu Yanıtla
barfly 02.08.2005
bir edebiyat klasigi olabilmek icin gereken butun nitelikleri fazlasiyla barindiran, salman rushdienin usta kaleminden cikmis bir roman. bir yandan cocuklarin kendilerine ozgu buyulu dunyalari ile hint mitlerini bagdastirmasi, diger yandan hindistan'in kori kokulu tarihini ve insanlarin yasayislarini olaylarin arka planina ince ince islemesi ile her satiri leziz tatlar birakan bir eser.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (6)
Hayır (2)
Bu Yorumu Yanıtla
‘Birşeyi çok sevdiyseniz, onu eleştirmeniz zordur’ derler. Ben yine de deneyeceğim.

Hindistan’ın bağımsızlığını kazandığı günün tam gece yarısında doğmuş olanlara sihirli güçler bahşedilir. Rushdie’nin bu romanı da tam o gece yarısı doğan Salim Sina etrafında kuruludur . Salim zengin müslüman bir ailede büyür. Hikaye anlatma konusunda inanılmaz bir yeteneğe sahiptir. Yoksul rakibi Şiva ise savaşcı olmak için yetişir.

Hikaye 1915’de Salim’in büyükbabası ile başlar, 1980’lere kadar gelir. Salim anlatır Padma dinler. Kitabı okurken farkına vardınız mı bilmem, aslında Salim’in sadık dinleyicisi Padma bizlerdik, okuyucular. Bazi satırlarda da Rushdie’ünün kendisidir anlatan. Salim -Yazar Rushdie hikayesini sabırsız ama güçlü Padma’ya – okuyucu’ya anlatır. Salim Padma’yı sakinleştiriken, yönlendirirken, hikayesinin geri kalanına hazırlarken, sakinleştirdiği, yönlendirdiği, hazırladığı hep okuyucudur aslında. Padma ‘hikayeni hızlı anlatmayı sonunda öğrendin’ derken benim düşüncelerimi dile getiriyor. Sonunda !! ‘Evet Padma, söyle ona..’ Senin kadar bende bağlıyım Salim’e (Rushdie’ye). Bende sabırsızım ve kızgınım. Bende senin gibi oturup dinliyorum.

Rushdie Salim’i , Batı’nın popüler idiolojilerinin Hindistan ve diğer ülkeler üzerindeki etkisini anlatmak için kullandığı kadar da O’na, koku ve görsel duyumlarını kullanarak kendini anlatmasına da izin veriyor. Peki ama neden Rushdie böylesine olağanüstü kişiler ve olaylar ile hikayeyi anlattıyor? Salim’in telapati yeteneği, cadı Parvati, Mary’e musallat olan hayalet ve diğerleri... Hindistan’ın (Hint Yarımadasının)sosyal yapısı ve bu yapı içerisinde dinin önemini daha iyi anlatabilmek için mi? Yoksa Hindistanın başına gelen olayların inanilmaz olusumu. Hint Yarımadasının fantastik tarihi de Salim ve diğerleri gibi olağanüstüdür .

Kitapda tarih öykesine önemli bir role sahip ki , okuyucunun bazi onemli olaylari bilmesinde fayda var. Aşağıda önemli saydığım bazı olayları yorum katmadan yazıyorum.
1. Hint Yarımadasında İslam tarihi
2. Hindistan’da İngiliz sömürgesi
3. 1919 Rowlatt Anlaşması ; Ülke içerisinde artan ayaklanmalara karşı İngilizlere güç kullanma yetkisi verir.
4. Amritsar Katliamı; Hindu festivali kutlamaları sırasında , Gurkha askeri bölüğü, İngiliz Generali Reginald Dyer emri ile , binlerce kişinin üzerine ateş açar; 379 ölü 1,137 yaralı
5. Mohandas "Mahatma" Gandhi (1869-1948)
6. Cavaharlal Nehru (1889-1964); ‘Radikal milliyetciler’in lideri, Hinidistanı bağımsızlığa taşıdı.
7. Muhammed Ali Cinnah (1876-1948); ‘Müslüman Birliği’nin lideri. Hindistan’ın bölünmesini istiyordu.
8. Pakistan; Dünyada din ayrımcılığı üzerine-Müslüman halk için- kurulmuş olan tek devletir. Hindu ve Müslümanlar arasında çok kanlı çatışmalar olmuş, Müslüman çoğu Pakların ülkesine göç etmiştir.
9. Bangladeş; Aralık 1971’de Pakistan-Hint savaşı sonunda kuruldu.
10. Indira Gandhi (1917-1984); Nehru’nun kızıdır; 1966’da başbakan oldu; hızla artan nüfusa ve sosyal bozulmaya karşı önlem alabilmek için 1975’de ‘olağan üstü hal’ ilan etti. Kitlelerin kısırlaştırılması emrini verdi. 1976 yılında 7 milyon kişi kısırlaştırılmıştır.
11.Islam ve Hinduizm

Not: Malesef Salman Rushdie’nün çok az kitabı Türkçeye çevrilmiştir. Ben hala 1999 yılında yayımladığı ‘The Ground Beneath Her Feet’ (Toprak Ayaklarının Altında) ve 2001 yılında yayımladıgı ‘Fury’ (Öfke) kitaplarının Türkçe çevirisini büyük bir umutla bekliyorum.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (11)
Hayır (2)
Bu Yorumu Yanıtla
emrush 18.08.2002
Okumaya ilk başladığımda: "..ah, bunun kurgusu gerçek hayata çok uzak..." demiş olsam da, kitabı elimden bırakamadım. Okuduğu sürece insanı kendi hayatından koparıp bambaşka bir diyara sürükleyen, kimi zaman hüzünlü, kimi zaman eğlenceli, okumaya değer bir kitap...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (4)
Hayır (3)
Bu Yorumu Yanıtla
c'est serpil 23.10.2001
hindistan'ın bağımsızlığına kavuşması, düş-hakikat, gizem-büyü, fantazi-tarih arasındaki güzel geçişlerle çok ustaca anlatılmış
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (7)
Hayır (2)
Bu Yorumu Yanıtla
econozzy 10.10.2001
Post-modern edebiyat ya da fantastik anlatılar, -özellikle
Türkiye’de- gerçeklere değinmediği gerekçesiyle sık sık
eleştiriye uğramıştır. Bu eleştiri, Türk yazarların
ürünlerine bakıldığında pek de haksız sayılmaz. Oysa,
post-modern olmaklık hali ile siyasi ve toplumsal içeriğin
birbirini dışlaması gerekmediğini “Geceyarısı
Çocukları”nı okuduktan sonra daha iyi anlıyoruz. Roman, bir
anlamda Rushdie’nin biyografisini yansıtıyor. 1947 yılında,
Hindistan’ın bağımsızlık gecesi doğan bir çocuğun
gözünden, Hindistan’ın 1980’lere kadar olan siyasi tarihini
anlatmış yazar.

Roman kahramanı Salim Sina, 15 Ağustos 1947’de, tam gece yarısı
dünyaya gelir, aynı anda Hindistan bağımsızlığına
kavuşmuştur. “Hayatın bir bakıma bizimkinin aynısı olacak”
diye yazar Başbakan, Salim Sina’nın doğum defterine ve o gece
doğa ötesi güçlere sahip yüzlerce çocuk daha doğar. Bu
büyülü gece yarısı çocuklarının ortak kaderleri ile Hindistan
tarihi arasında gizemli bir ilişki kurulacaktır... Böylelikle, bir
ulusun emekleme çağını, ergenlik sancılarını, yetişkinleşme
çabalarını, çocukların her yaş dönemindeki maceraları,
kavgaları, aşkları, uğradıkları kazalar paralelinde izleriz.

Öykü Bombay’da başlıyor; çocuk Salim, doktor dedesi, sorunlu
büyükannesi, akrabaları ve komşuları üzerinden Hindistan’daki
hayata tanık oluyoruz. İkinci bölümde ise Pakistan var. Ailesi ile
Karaçi’ye göç eden Salim, bu kez de Pakistan’ın şiddet, acı,
yolsuzluk ve savaşla yoğrulmuş toplumsal yaşantısıyla yüz yüze
gelir. Ailesini kaybeder. Bir sonraki bölümdeki Salim,
Bangladeş’teki bağımsızlık savaşını bastırmaya giden
Pakistan özel timlerinin iz sürücüsüdür. Buradan da kaçar ve
Bombay’a geri döner. Sona gelindiğinde, Hindistan’la aynı gece
doğan çocuklara karşı yürütülen sürek avındaki hedeflerden
biridir o...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (8)
Hayır (2)
Bu Yorumu Yanıtla
Garip, anlaşılmaz, karışık, farklı bir uslup. Sinema filmi gibi yazılmış. Kitabın yazıldığı zamanla, olayların meydana geldiği, geliştiği zaman iç içe, buna kişileri de dahil edebiliriz. Acayip birşey. Bir dönemi anlatmış. İnsanları, o halkın geleneklerini, yaşamlarını... Burunlar, cinsellik, inanışlar, görenekler, yaşam... Anlatılması zor ama roman kesinlikle sıkıcı değil. Bir romanda, olay ancak bu kadar yalın, karmaşık, akıcı, gerçekçi anlatılabilirdi.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (5)
Hayır (1)
Bu Yorumu Yanıtla