Parçalanma Hakkındaki Yorumlar

Afrika edb na dair okuduğum ilk kitap. İsimler biraz farklı geliyor ama akıcı bir kitaptı

İlk kez Afrika edebiyatından bir eser okudum, hep tarih kitaplarından ve derslerden ezbere bildiğimiz sömürgecilik olayını bir de hikayeleştirilmiş olarak okumak güzel ama elbette üzücü. Afrika kabilelerine ve dillerine dair pek çok ayrıntı var, bu da kendi açımdan hiç bilmediğim bir kültüre yeni bir pencere açmak demekti. Bu yüzden severek, üzülerek ve öğrenerek okudum. Üçlemeye devam edeceğim, tavsiyedir.

Türkçeye kazandırılmasına sevindiğimiz yazarlardan

Sömürge altına giren bir toplumun bu süreci Nasıl geçirdiğini çok çarpıcı şekilde anlatan. Akılda kalan çokça öğreten ve şahidi olmadığımız bir dünyayı da tanımamıza fırsat tanıyan bir kitap

Afrika,acı,şiddet,kadın ve gerçekler..okunmalı mutlaka

Yazarın okuduğum ilk eseri ve ben resmen hayran kaldım. Her şeye o kadar hakim olması beni çok etkiledi. Betimlemeleri ve dili kullanmasını ne zaman okusam hep gözümün önündeydi. sanki o anları yaşattı bana resmen. Afrika'nın yaşam şekli , gelenek ve görenekler , adetler , ilişkiler arasındaki o duyguların bize aktarımın da bilgi sahibi olmamızı sağlayan eşsiz bir eser. Adı üstünde parçalanma başlamıştı ve sert bir şekilde de devam etti.

Yazarın okudugum ilk kitabı. Betimlemeleriyle dili kullanımı adeta gözünüzün önünde herseyi canlandırıyor.

Bir olay başlamışsa sonu yoktur parçalanma başlamıştır bir kez..
Afrika'nın yerel kabilelerinde yaşamı ; acısıyla kötüsüyle, körü körüne gelenekleri ve tutumlarını bizlere yansıtılmaya çalışılmıştır. Oldukça etkili olduğunu düşünüyorum. parçalanmanın ateşi kıvılcım göstermiştir. sürgün bitince köyüne dönen,köyünde misyonerleri ve sömürge idarecilerin varlığı gören bunun etkisiyle gelişen olayların baş kaldırım sonucunda
kitabımızın baş karakteri okonkwo nun Sırf kendini asıp hayatına son vermesinden dolayı ((hiç bir canlı kendine emanet edilen ruhu kendisi alıp geri vermemelidir)) kendi klan üyeleri tarafından dokunulmaması ve gerektiği şekilde defnedilmesi yasak oluşundan kaynaklı olarak kitapta tabir edildiği gibi kendi aralarından olmayan, yabancılar tarafından köpek gibi gömülecektir.
Oysaki kabilenin en büyük güreşçisi ve savaşcısıdır. Her zaman normal gelen şey normal değildir..

Serinin ilk kitabı ve serideki en sevdiğim kitap. Sömürgecilik edebiyatına ilgi duyanların okuması gereken bir seri

Çok enteresan bir okuma oldu bu kitap benim için. Değindiği konularla, baş karakterin yaşamıyla sürükleyici olduğu gibi etkileyici de.

Olay örgüsü içinde Afrikaya özgü yaşam, gelenek ve görenekler, adetler, ilişkiler arası boyutlar hakkında da bilgi sahibi olabileceğiniz eşsiz bir kitap. Olay örgüsü ve karakterleri işlemesi harika. Yazarın Afrika üçlemesinin 1. Kitabı. Farklı ve okunması gereken eserlerden.

farklı kültürlerden kitaplar okumayı seviyorum. Achebe nin Afrika üçlemesinin 1. kitabı.gayet güzel.

Afrika üçlemesinin birinci kitabı. Beğendim

romanlarıyla haklı bir üne sahip olan afrikalı yazar. ayrıca bazı afrika öyküleri derlemelerinin de editörlüğünü yapmıştır.

Afrika edebiyatına giriş kitabım Parçalanma serinin de ilk kitabı. İkinci kitap Artık Huzur Yok’u da okudum. Bu ay son kitap Tanrının Oku’nu okuyacağım. Çok çok sevdim hem kurgusu hem dili çok güzeldi tavsiyemdir

Afrika edebiyatından okuduğum ilk eser olarak yerini aldı...

kök nedir, ait hissetmek midir. sen kökünü derinleştirmeye çalışırken ya toprak kökten değişirse

serinin ilk kitabı i Afrikanın nasıl sömürgeleştirilmeye çalışıldığını anlatan güzel bir kitap

Bir savaşçı ve güreşçi olan Okonkwo üzerinden, kültürel ve dinsel asimilasyonun, sömürgeleştirmenin, kültürel yıkımın gözler önüne serildiği müthiş bir kitap. Yazarın kendisinin de bir kabileye mensup olması olayları daha da ilginç kılmış. Afrika'nın günümüzde nasıl bu şekilde fakirleştirilip, kendi vatanlarında parya edildiğini az çok bu kitapla anlayabiliyoruz. En azından küçük bir kabile üzerinden tümevarımla bir fikir edinebiliriz. Farklı kültürlere merakı olanlar için tavsiye edilir.

Sömürü dönemini ve psikolojisini güzel bir dille anlatmış yazar,text hali zaten vardı kitaplığımda da bulunsun diye aldım

Afrika üçlemesinin ilk kitabı. Ülkemizde pek çevirisi olmayan bir ülkenin kitabı. Farklı kültürleri tanımayı sevenlerin kitaplığında olmalı. Çok severek okudum.

Farklı kültürlere şahitlik edebileceğimiz duygu yüklü güzel bir eserdi.

Sömürgeleştirme konusu çok güzel işlenmiş, ciddi anlamda düşündürücü.

afrikaya dair okuyorum okuduklarım içerisinde en çarpıcı olanlardan biriydi.

Başta kullanılan kelimeler sebebiyle okumakta zorlanacağımı düşündüğüm, ancak ilerledikçe içine alan bir kitap. Serinin devamını da mutlaka alıp okumayı düşünüyorum.

Konusu itibariyle ilgi çekici. Farklı kültür, değişik karakterler.

Ben çeviriyi başarılı buldum ve akıcı. Ağır değil. Hikaye ise düşündürücü. Daha önce Afrika üzerine yazılmış bir eser okumamıştım. Üçleme imiş sanırım. Diğerlerini okuma konusunda tavsiye bekliyorum.
Afrikanın inancı ve adetleri; misyonerlik ve sonuçları... okumak genel kültür kazandırır net.

Ailelerin, kabilelerin nasıl parçalandığını, sömürü düzeninin onlara en çok neyi kaybettirdiğini gerçekçi bir dille ifade ediyor.

Psikolojik-gerçekçi bir roman. Afrika kültürüne dair öğretici. Fakat dili kuru buldum, belki çeviridendir belki de yazarın tarzından kaynaklıdır. Edebi bir eser beklemeyin, ancak didaktik bir roman ve bir çırpıda bitiyor

Afrika kabilelerinin sömürgeleştirilmesi ve adım adım parçalanarak yokoluşularını, onuruna düşkün güçlü bir karakterin yaşantısı üzerinden evrensel bir trajediye dönüştürüyor. Kitap aynı zamanda yerlilerin kabile yaşantısına dair de oldukça doyurucu bilgiler sunuyor.fena değildi

Afrika edebiyatına dair hiç kitap okumadığımı farkettim. Afrika kültürünü tanımak için okunmalı

Açıkçası kara kıta ve insanları ile ilgili hiç okuma yapmamıştım. İlginç bir deneyim oldu. Yerel atasözleri ve deyimlerle dolu, bölge insanının sevinçlerini, korkularını hissettiren bir kitaptı. Beğenerek okudum. Aile bağları, kadın-erkek ilişkileri, atalar kültü konularında felsefi sorgulamalar başarı ile işlenmiş. Yayınevinin tüm Afrika serisini de okumayı düşünüyorum.

Çok güzeldi. Beğenerek hızlıca okudum. Akıcıydı.

Çok güzel bir kitap sürükleyici bir yanı var

nasıl bittiğini anlayamadığım harika bir kitap

Ertelediğim bir kitaptı. Karakter gelişimi açısından çağdaş edebiyatta önemli bir yeri var.

Mustafa Özelin tavsiyesi üzerine aldığım bir üçleme

Afrika yaşamı ve kültürü hakkında bilgi edinmek için güzel bir kitap. Yazarın üslubu da akıcı.

Kitapta anlatılanlar ilk değildi sonuncu da... Ne kadar modern olmasalar da yaşam tarzlarının, kültürlerinin parçalanması üzücü. Etkileyici.

Sömürge altına alınan ve misyonerler vesilesiyle inançları ve kültürleri parçalanan bir toplumun yaşayışı anlatılıyor. Gerçi öldürdüğü adamın kafatasıyla şarap içmek nedir, anlamış değilim. Bir daha da böyle barbarca şeyleri okumak ve böyle kültürleri tanımak istediğimi sanmıyorum.

Okuduğum bölüm gereği merak ettiğim bir kitap, tavsiye üzerine aldım ve sabırsızlıkla okumayı bekliyorum.

değişik kültürlerden tad almak gerek..

Afrika üçlemesinin ilk kitabı,beyaz adam acılar yaşatmak için gelir..,

afrika edebiyatına dair kitap okumak isteyenler bu harika eseri okuyabilir. tavsiye ederim.

İthaki nihayet bu kıymetli eseri tekrar bastı, kesinlikle okunmalı.

Afrika edebiyatına adım atmak isteyen okurlar için büyük bir mihenk taşı eser.

"... Babamın şöyle bir sözü vardı: 'Gün ışığında bir kurbağanın sıçradığını görürsen, bil ki yaşamasını engellemeye çalışan bir neden var.' ..."

Beyaz adam ve yerli kabileler arasındaki hikayeyi konu alıyor. Parçalanma, Afrika'daki yerli halkın batıl inançları sebebiyle beyaz adam tarafından nasıl soykırıma maruz bırakıldığını gözler önüne seriyor. Misyonerlik faaliyetlerinin işleyişini de konu alan kitap acı ve dramın izlerini de barındırıyor.

Afrika edebiyatını merak edenler için oldukça başarılı bir kitap

Yazar kitabın birinci kısmında İgboların gündelik yaşantılarını anlatarak onların kültürleri hakkında ayrıntılı bilgiler veriyor.İkinci kısmında ise beyaz adamın gelmesiyle yerel halkın içine doğduğu ve yaşamını şekillendirdiği kültürün yavaş yavaş erozyona uğramasının getirdiği husursuzluğu, halkın buna karşı bireysel ve toplumsal olarak direnme çabasını ve sonunda kaçınılmaz olanı, parçalanmayı sade ve etkileyici bir gerçeklikle ele alıyor. Yazarın Afrika üçlemesinin ilk kitabı olan "Parçalanma"dan sonra "Artık Huzur Yok" ve "Tanrının Oku" kitapları da okunarak üçleme tamamlanmalı.