=Gerçek imanın gayba iman olduğunu, gayb kelimesinin yerine "aşkın" kelimesini koyabileceğimizi ve Kuran'da ilk iman ifadesinin "bi-l gayb" olduğu= türünden çağrışımlarla (kitapta bu ifadeler yok, en azından ilk yüz sayfada) kitabın başını okudum. Okumam sırasında ne kadar uğraşırsam uğraşıyım benim de zihnindeki ruh-beden ikiliğini aşamadığımı gördüm. Aristo, Eflatun sonrasında da Dekart ve Kant bu sahte bölünmeyi içimize işletmiş. İnsanbiçimli "yabancılaşmış" Allah tasavvurundan nasıl kurtulup, eylemimizde (varoluşumuzda) O'na (gördüğünüz gibi hala ikici bir anlatımla hemhaliz) açılacağız?