Her kitap değil, gerçek kitaplar yolculuktur, okuyucuyu gezdirir, düşündürür, tefekkür gücünü artırır, insanı geliştirir. Roman okumak isterseniz Dostoyevski ve Balzac, ve hatta Sabahattin Ali, novella okumak isterseniz Stefan Zweig bu gerçek kitapların en önemli en üst örnekleridir. Franz Kafka’yı bu ligin çok dışında değerlendiriyorum. Dünyadaki insanın düşebileceği en alt seviyeyi Karamazof Kardeşler’de betimlemek istemiş Dostoyevski’nin, bu kadar açık açık belirtmediği, daha aşağı bir seviye olan -Dante’nin Cehennem’inin diplerinde görebileceğiniz-, güya devlet gücüyle karar alan mahkemedeki, hakimlerin, avukatların ve düzenin şerefsizliğini anlatmıştır oysa Dava’da. Ancak, yine de ifadelerin ve anlatımın zorlama olduğunu, Tolstoy’un Sanat Nedir?’inden hareketle yoğun hissedilen bir duygunun aktarımı olmadığını paçalarına kadar hissettirir Kafka. Önermem.