ilim kurgu olmasına rağmen, tarih romanı gibi okunan, siyasi ve sosyolojik yönü baskın olan bir kitap. Ticaretin, inanç sistemlerinin ve zihin kontrolünün gücünü vurgulamış yazar. Yüzyıllar boyunca geçen olayları kapsadığı için sürekli kişiler değişiyor. Bu durum biraz kafa karıştırıyor, biraz da karakterlere alışmayı zorlaştırıyor. Ancak salt kahramanlara değil, toplumların nasıl yönetildiğine, imparatorlukların nasıl çöküşler yaşadıklarına odaklanarak okunduğunda konunun özünü kavramak daha kolaylaşıyor. Yer yer yorularak ama severek okudum.