Küçük Paşa Hakkındaki Yorumlar

İnsanın yüreğine dokunan, hüzünlü bir öykü.

Üzücü bir hayat hikayesi kurgulanmış. Eh işte..

Ah be Salih! Ah be Küçük Paşa!

Akıcı, yeşilçam filmleri tadında bir roman

pek beğenmesem de sonuna kadar okudum.

Koskoca konağa sığamayan küçücük bir çocuğun hazin öyküsü..

Küçük Paşa'nın başına gelenler fazlasıyla derinden sarsmış olsa da okuyucuya kendini sevdirdi.

dili akıcı ve sürükleyici varlığı ve fakirliği hissediyorsunuz. çok guzel

Ben beğendim Türk filmi tadında.

Etkileyici Türk edebiyatı klasiği. Tavsiye edilir.

Garibanlığın ne demek olduğunu yüzünüze tokat gibi vuran bir eser.

Okuma sırası geldiğinde beni memnun edeceğine eminim

bütün sıkıntıyı salih'in çekmesi mutlaka herkes okumalı

Mahmut Makal 'ın Bizim Köy kitabında bahsedildiği için okumaya karar verdiğim bir kitaptı. Kimi zaman dilinden dolayı okumakta zorlansam da konusu itibariyle hala güncelliğini koruyan olaylar zinciri, köy hayatı ve geri kalmışlığı inanılmaz derinden işlenmiş.

Sahneler çok ilgi çekici. Kitabın tsarımı çok iyi.

Yazarın yaşadığı dönemindeki köy yaşantısının sefaleti çok güzel anlatılmış. Hüzünlü bir hikaye.

bütün çileleri salih çekiyor çok üzülmüştüm

çok duygusal çok etkileyiciydi mutlaka herkes okumalı

Haylihüzünlü bir kitaptı, Küçük Paşa'nın köy ve şehir yaşamı arasındaki i uçurumda nasıl yok olup gittiğini okuyacaksınız.

Son derece çok ama çok güzel bir eserdi. yer yer çok duygulandım. o dönemin köy ve savaş şartlarına da çok güzel değinmiş diye bilirim.

Gerçek bir köy romanı.

öçok hüzünlü bir kitap. çok beğendim. kesinlikle tavsiye ederim

henüz kitabin önsözünü okudum. yazarın fikirlerini beyan ettiği kısmı okudum. çok beğendim. dönemi öğrenme açısından çok kıymetli bir eser. özellikle edebiyat mezunu arkadaşlarımız eseri mutlaka okusunlar.

ankattığı köy manzarası 80 lere kadar aşağı yukarı devam etmiş. zamanının çok ötesinde tespitleri var. şimdi bile tavsiyelerine uyulsa medeniyet yolunda çok yol katedilir.

insanı derinden etkileyen üzücü bir kitap

Nabızade Nazım'ın Karabibik'inden sonra, Anadolu ve köy hayatını etraflıca işleyen ilk romandır Küçük Paşa. Aynı zamanda yazarın da tek romanı.
Üzücü bir hayat hikayesi anlatılıyor romanda.

İlk köy romanımız sayılması gereken bu eser dönemine göre oldukça ileri bir yaklaşımla köy gerçeğini anlatmaya çalışıyor. Teknik kusurları olsa da insanı etkileyip düşündürüyor.

İlk defa okuduğum bir yazar, buruk bir hikaye.

güzel bir eser. okurken sıkılmadım

yazardan okudugum ilk eser sevdim okunur

Yeni başladım şu an gayet güzel gidiyor

Çok güzeldi. Edebiyatımızın güzel ama sonu da hüzünlü eserlerinden.

Sonu içimi acıtsa da güzeldi. Okunmaya değer.

Yıllar önce okumuştum ancak kitaplığımda yoktu, yeni baskısı da yapılınca haliyle temin edeyim dedim.
Osmanlı kuşkusuz koca bir imparatorluk ancak Türk milletini 600 yıl boyunca kendi kaderine terk ettiği de bir gerçek. Tabii vergi toplamak, asker almak istediği zamanlarda Türk milleti hatırına geliyor. Kitabımızda da bu konuyu kurguya yedirilmiş vaziyette görüyoruz. Vatanı için en saf duyguları besleyen ancak bunun karşılığında insanca yaşamın bile layık görülmediği Anadolu insanının; kaderciliğe, sefalete mahkum edilişine tanık oluyoruz.
Kitabın, eleştiri niteliği taşıdığını göz ardı etmeden okuyun ve o zaman satır aralarında çok daha ilginç şeyler yakalayabilirsiniz.

Çok duygusal, çok hüzünlü. Serinin her kitabı ayrı güzel.

Kapak resmi çok ilginç geldi. Umarım içeriğide öyledir

Salih'in hazin sonuna o kadar üzüldüm ki..ayrıca dönemin şartları,köy ve kent arasındaki uçurum o kadar güzel anlatılmış ki.mutlaka okunmalı

çok duygusal bir eser aşırı beğendim.

Serinin bir çok kitabı gibi bunu da beğendim.

Salih yani namı değer Küçük Paşa. Bir köyde dünyaya gelir ancak küçük yaşından itibaren İstanbul'da bir konak da büyür. Yedi yaşına geldiğinde ise konağın sahibi olan ve onu çok seven Paşa ölür. Bu ölüm Salih'in hayatını geri dönüşü mümkün olmayan şekilde etkiler.
Naime Hanım, ilk günden itibaren nefret ettiği Salih'i hemen köyüne geri gönderir.
Alışmadığı köy hayatının zorlukları bir yandan, üvey annesinden gördüğü fiziksel ve ruhsal şiddet bir yandan Salih'in küçük bedenini günden güne ölüme sürükler.

Kitabın en etkileyici tarafı şüphesiz sonlarıydı. İnsan yaşattığını yaşamadan ölmez dedikleri bu olsa gerek. Küçücük bir çocuğa merhamet etmeden sokağa atan, kalbini kıran Naime Hanım çok arzulasa da bir kez bile evlat sahibi olamaz. Ve sonu da en az Küçük Paşa kadar hazin olur.

Karabibikten sonra ilk köy romanı olarak geçiyor. Ben bu eseri daha başarılı buldum. Küçük paşanın yaşadıkları bazı konularda ders almamı sağladı.

İstanbul’un bir paşa konağında doğacak bebek için sütanne aranır. Anadolu’nun bir köyünden getirilen, yeni doğum yapmış Selime, beraberinde kırk günlük oğlu Salih’le konağa alınır. “Küçük Paşa” olarak çağırılan Salih yedi yaşına kadar burada, Büyük Paşa’nın oğlu gibi yaşar, ta ki paşanın ölümüyle kapı önüne konana dek. Hiç tanımadığı köyüne, doğru dürüst hatırlamadığı anne babasına dönen Salih’i eziyet dolu günler beklemektedir...

Acıklı bir hikaye ekseninde yazarın istibdat dönemi ve zamanın sosyal yapısı hakkındaki düşünce ve çözüm önerileri içeriyor. Ayrıca köy ve şehir yaşamı arasındaki uçurumu da göz önüne seriyor. Son olarak, kapak tasarımını çok beğendim.

Gerçekten harika bir Hikaye. Herkese tavsiye ederim.

O dönemin köy hayatını gerek üslup gerek kurgu olarak iyi yansıtmış.. okunabilir..

Klasikler arasında en sevdiklerimden biri oldu. Öyle buruk bir hikâye ki okurken çok etkiledi beni.

Bu serinin bütün kitapları çok güzel. Fiyatları da uygun. İlk defa bir köy romanı okuyacağım.

Güzel ve ilgi uyandırıcı bir kitap.

bakalım kucuk pasalar neler yapıyorlar. merakla beklıyorum acıkcası

Çok duygusal ve acıklı bir roman. Dönemin Anadolu'daki yaşam koşulları ve Anadolu köylüsünün çektikleri de çok güzel anlatılmış.