Elinizde Tarık Tufan’ın son eseri. Biliyorsunuz nahif, iyi gelen bir yanı var onun.
Her eserinde evrensel olana seslenemese de bunu ‘duygu yoğunluklarıyla’ yapmaya çalışıyor aslında bir yandan.
•
Ufacık dünyalarında ‘aynı veya benzer olanları’ yaşayan kişilerle oluşturmuş bu defa eserini.
•
Hakan. 40 yaşında ve 16 yıldır ‘aynı’ işine devam ediyor. Sürekli kendi söylediği gibi:
“... benliğimle ilgili kavgalarım ve yakamı bırakmayan bir geçmişim var.”(s.9)
•
Yıldız. Eşi. Huzursuzluğu mutsuz olma sebebi belki de. Hakan gibi geçmişte bıraktığını düşündükleri, her an ‘yüzleşmek istiyorum’ diyecektir.
•
Ve bir kadın, Sonay. Bir erkek, Yalçın.
•
Bilindik bir hikaye mi evet; ama yine etkili mi elbette. Buyurun.
•
Unutmadan. Eserini ve eserinde konu edindiği ‘kaybolmak, yitmek’ kavramlarını yorumladığı videoları mevcut.
Ben yazar tarafından yönlendirilmekten hoşlanmıyor olsam da ilginizi çekebilir.