Yaşar Kemal’in 1960 ile 1974 yıllarında kaleme aldığı köşe yazılarının bir bölümünün derlendiği bir eser. Yaşar Kemal, hayatına 17 yaşında tanıştığı Sosyalizm düşüncesinin yön verdiğini ve sanatının, yazarlığının bu düşünce ile paralel gittiğini ifade eder. Kitap içerisinde derlenen yazıların belirli kısmında Sosyalizm fikrinin ön plana çıktığını ve bu düşüncenin iktidara gelebilmesi için halktan kopmadan neler yapılması gerektiğini anlatan bir Yaşar Kemal var. Ancak her yazıda salt Sosyalizm propagandası yer almıyor. İnsan olan herkesin Yaşar Kemal’e hak vereceği toprak reformu, Amerika eksenli yanlış politikalar, Türkiye’nin saçma sapan yasaklar dönemine ait eleştirilerinde yerden göğe kadar haklı Yaşar Kemal. Kitabın bir bölümü de bir anlamda kendisi ile aynı düşünce platformunda yer alan çeşitli yazar ve sanatçıların övüldüğü, bir anlamda vefa borcuna benzeyen yazılardan oluşuyor. Yaşar Kemal’i okumadan Yaşar Kemal’e karşı olanlar ile Yaşar Kemal’i okumadan Yaşar Kemal’e tapanlar okumalı derim. Yaşar Kemal ile siyasi görüşümüz aynı paralelde değil. Düşüncelerine katılmadığım birçok yazısı da var kitapta. Ancak yine de okumaktan büyük keyif aldım. Çünkü kitapları salt bana öğretilen fikri dünyamla değil, okudukça zenginleşeceğimin bilinci ile okudum bugüne kadar. Bugünden sonra da böyle olacak. Yaşar Kemali okuyan birçok insanın sağ görüşlü bir yazarın eserine burun kıvırdığını bilsem de ben bir kitapseverim. Bu yapıda olamam. Bu nedenle de her çiçekten bal bazen de tuz almaya bakarım…