Kitabı beğendim. "Mutluluk diktatörlüğü"nün tahakkümüne karşı, mutlu olmanın bir ödev, bir görev olarak algılanışına karşı yazar bizi mutsuzluk için yüreklendiriyor. Merak etmeyin, basit mutsuzluk güzellemesi değil, hayatın doğal akışına ve anlam arayışına ket vuran "çok mutlu, çok zevkli, çok eğlenceli" etiketleri ile servis edilen imajlara karşı çıkan ve aslında bize içinde sorunları olan hayatınızı daha anlamlı gösteren bir kitap. Zaten kısa. Psikolojik terimler yer alsa da, dili anlaşılır. Bölüm başlarında çizimler var. Melankoli, depresyon ve tükenmişlik arasındaki ayrımı özellikle vurguluyor ve "depresyon enflasyonu" olduğunu söylüyor. Sosyolojik olarak iddialarını ben haklı buldum. Kendinize, hayatınıza ve çevrenize dair farkındalığınızı artıracak güzel bir eser.