Olan Biteni Kaçırma Keyfi & Aşırılık Çağında Kendine Hakim Olmak Hakkındaki Yorumlar

Hanzade Erva
28.04.2024
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Hayat geçerken her şeye yetişemeyeceğimiz bilmeliyiz bence.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Melek Yazıcı
20.01.2024
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Herşeye yetişmenin yoruculuğu...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
ahsngkky
18.01.2024
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Yazım şekli zaman zaman dikkat dağıtsa da okumaya değer bir kitap
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Ayşenur Karaca
13.01.2024
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Psikolog Svend Brinkmann kitabında her şeye yetişmeye çalışmanın, hayatı dolu dolu yaşamak için durmaksızın sarf edilen çabanın, her şeyi birden yapma telaşının aslında kişileri ne kadar yorduğunu, mutsuzluğa sürüklediğini anlatıyor. “Aşırılık çağı” olarak nitelendirilen bu dönemde her şeye ulaşmanın kolay göründüğünden fakat bunun mümkün olmadığı gibi anlamlı da olmadığından bahsediliyor. Kendine hakim olma sanatı bir erdem olarak ele alınıp savunuluyor
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
meseller
11.05.2023
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Bir şeye tutunabilmek için bir diğerinden feragat etmek şarttır. Bu bize pek kolay gelmeyebilir, ancak varoluşsal, etik ve psikolojik bir gerekliliktir.Ne kadar çok sahip olursak O kadar çok istiyoruz .
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
BAŞKAN
02.05.2023
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
yazarın iki ayrı kitabını okumuş ve analizlerini çok beğenmiştim.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
ahmet dursun
19.04.2023
kitabın problemi şu: yazar ana düşünceyi savunmak için ciddi bir temellendirme yapmıyor. onun yerine konuyu yüzeysel olarak ele alıyor ve argümanını desteklemeye çok da yardımcı olmayan filozoflardan alıntılar yapıyor. 108 sayfalık kısa bir kitap ama sonuna kadar gelene kadar akla karayı seçtim. eleştirime ek olarak şu noktayı da vurgulamak isterim: kitapta etik bir yaşam önceleniyor, demokrasiye güzellemeler yapılıyor. Sorun şu ki bunlar verili gerçeklikler, kutsal doğrularmış gibi hissettiriyor. halbuki bu ikisinin faziletli şeyler olduğunu temellendirilmemiş. ikna edilmeye muhtaç büyük laflar bunlar sayın yazar. kitapta hiç mi olumlu şey yok? daha önce karşılaşmadığım hedonik koşu bandı kavramından bahsetti. arzularımıza ulaştığımızda tıpkı bir koşu bandındaymış gibi zamanla aldığımız hazzın eski haline döndüğünü vurgulayan bir kavram. kişisel olarak deneyimlediğim bir duyguyu isimlendirmesi bakımından beğendim bunu.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (10)
Hayır (1)
Bu Yorumu Yanıtla