Vahiyle Varolmak Hakkındaki Yorumlar

Ramazan Kayan hocamızı, bir belgesel sayesinde keşfettim; harikulade bir üslubu vardı, bu eserle beraber 3 eserini de aldım müthiş akıcı tavsiye ederim.

akide acısından okunması gereken bir kitap.

akıcı,sürükleyici, çok rahat okunabilen bir eser

Ramazan Kayan son zamanlarda okuduğum en etkileycici dile sahip bir cümlesi bile insanın kalbine işliyor bütün kitaplarını almayı düşünüyorum ve bence kitapları her kitaplıkta bulunmalı

Yazarın, okuduğum ilk eseri. Türkiye’de hâlâ tevhid çizgisinde duran ve bu doğrultuda mesajlar veren, İslami Vahdet’in bir türlü gerçekleşemeyişini, yazılarına ve yüreklerine yara edinen muvahhid ve muvahhideler var elhamdülillah.. Ramazan Kayan da bu sayılı yazarlardan.. Vahyin, kişiliklerin oluşmasında, Rahman’ın razı olacağı kimliğe erişmede artık günümüzde de anlaşılacağı üzere vazgeçilmez bir kaynak ve tek bir yöneliş olduğu aşikardır.. İnsanoğlu asırlardır ‘’izm’’lerin fikir irinleriyle toza ve çamura bulanmışken, bu yolların ve ekollerin her birinin çıkmaz sokak olduğunu, hakikatlere ve hikmetlere eriştirmediğini gerek kendi hayatında olsun, gerekse de siyasetler bazında olsun müşahade etti, onayladı.

Hz. Adem (a.s)’dan günümüze Hak ve bâtıl savaşı sürdü, sürüyor ve bundan sonra da sürecek.. Hakkı hak olarak tanıyacak ferâset ve basirete, furkan ve muhâkemeye ancak vahyi kuşanarak ulaşabiliriz. Rahman c.c ile kul arasına sokulan her türlü engel ve bilinçli toplum mühendisliklerinin tezgâhından ancak bu şuur ile kurtulabilir insanoğlu..Bu kitap, O’nunla c.c olan iletişiminizi tazelemeniz, kuvvetlendirmeniz ve her geçen gün daha da pekiştirmeniz yolunda önemli adımların vesilesi olacak inşaAllah. Yazar, kitabında ümmetin mikro plandaki ferdi çıkmazlarına, paradokslarına, nefsi zaaf ve marazlarına değinirken; makro anlamda da vahdet sorununa ve ümmetin debelendiği kısır döngüye dikkat çekiyor.. ‘’Gül’ün Son Günü’’ Başlığında ise Efendimiz (a.s.v)’ın son gününde dâhi ümmetine karşı nasıl mesajlar vermek için çabaladığını, nelerin telâşesinde olduğunu birbirinden duygusal ve çarpıcı 5 örnekle okuyacaksınız, zira en çok bu kısımda duygulandım.. Kitap, muhatabını, okurunu sorgu yoluyla öyle gerçekler ile yüz yüze tutuyor ki.. Birçok cümleyi ajandamın kaç sayfasına not ettiğimi hatırlamıyorum..

Herkes kulluk libasındaki bir söküğü, bir yamayı fark edecek bu eserde..
Kulluk kumaşımızın yırtık pırtık, yama dolu olduğu gerçeğini vicdanlarımıza kabul ettirip bunun aşılması için çaba sarf edenlerden olabilirsek, sökük ve yamalarımıza ‘’vahyi’’ ‘’takva libası’’ eylersek, kurtuluş uzak değil, felâh imkansız değil.. Kitabın yazarından Allah c.c razı olsun..

Kütüphanenizden ve yüreğinizden eksik etmemeniz dileğiyle..

'Kişiliklerin Vahiyle şekillenmesi' alt başlığıyla kitabını bizlere sunan Kayan, inceden inceye Vahiy motifleri dokur mümin yüreklere.
Eserdeki yazıların bir kısmı 14 sayı çıktıktan sonra kapanan Bilgi ve Düşünce dergisinde, bir kısmı da hala aylık periyodla yayın hayatına devam eden Özgün İrade dergisinde yayımlanmıştı.
Bu minvaldeki kitaplar, kolaycılığın bir resmi gibi. Dergi yada gazete yazılarını kitaplaştırmak, son zamanlarda yazarların popüler davranışı haline geldi. Uzun ve gayret mahsulü kitap çalışmaları gibi olmasalar da, yine de belli bir boşluğu doldurur türden, sadra şifa sunumlar mevcut.

Vahiyle Doğrulmak ve Vahiyle Yüremek isimli eserlerin devamı niteliğindeki bu eser dikkate değer özellikler taşıyor. Mesela, İman Sorumluluğu mu, İman Sorunu mu? diye soruyor yazar. Başka bir yerde, Ümmet Nereye? diyerek sorularını genişletiyor. İslam'ın Serüveninden, İslam'ın Sabahına yol alıyor ve Umut Olmak gerektiği üzerinde fikir beyan ederek eserini noktalıyor.

Vahiyle Varolmanın temel esprisini yakalamaya çalışan bu eser dostlarını arar...