Kendi deyişiyle "gazeteci milletinin aktif üyesi" Hasan Cemal, günlük yazılarından arta kalan zamanı çok iyi değerlendirerek yazdığı bu kitabında, ülkemizde benzerine az rastlanan bir "iç hesaplaşma" ile çıkıyor okurun karşısına bu kez. Yakın tarih ve kişisel tarihin örtüşmesinin acılı, hüzünlü öyküsü bu: Demokrasinin yalpalayarak, tökezleyerek ilerlediği bir ülkede, demokrasiye inanmayanların, "demokrasi havarisi" kisvesinde, özgür düşünceyi bastırıp bir düşünceler kümesini dine dönüştürerek hem kendilerini tüketmelerinin, hem de gençleri bol keseden manipülasyonla ölüme, yıkıma sürüklemelerinin öyküsü.