Toplam yorum: 3.092.427
Bu ayki yorum: 3.028

E-Dergi

Serap.Bahar Tarafından Yapılan Yorumlar

28.04.2024

Bazı kitaplar vardır sanki dünyada o kitabı okumayan son kişi kalmışsınız gibi hissettirir ya, işte Olasılıksız benim için böyle bir kitaptı. Kitabı okumayı geciktirmemin sebebi biraz bilimkurguya göz kırpması sanıyorum. Okurken ise sinema evreni ile edebiyat evreni bir araya geliyor. Aksiyon kitaplarında ekseri böyle olur zaten. Kitabı okurken filmini izler gibi hissedersiniz ama Olasılıksız'da bu bir parça ileri gitmiş, filmi yaşıyorsunuz da aynı zamanda. Konusundan bahsedeyim, David isimli bir karakterimiz var. Kendisi üzerinde bazı deneyler yapılıyor ve geleceği görebildiği fark ediliyor. FBI ajanı olan Nava da kendini kurtarmak için David'in özel durumunu Korelilere anlatıp David'i Korelilere vermeye karar veriyor. Olaylar bu merkezden ilerleyip öyle bir genişliyor ki toparlanana kadar dört yüz küsur sayfayı hüp diye içinize çekiyorsunuz. İstatistik bilimine de sıklıkla göz kırptığı ve ben de iflah olmaz bir matematik aşığı olduğum için, kitabı daha çok sevmiş olabilirim.
16.04.2024

Kitapta Virginia Woolf'un 1918-1941 arasında tuttuğu günlükler basılmış. Birinin günlüğünü okumak gibi bir izansızlığa girilmesine sonsuza kadar karşı olacağım, öte yandan kült eserlerinin nasıl çıktığının yanı sıra yaptığı geziler, okuduğu kitaplar, yazdığı makale ve eleştiriler, çevresiyle kurduğu ilişkiler ve tabii ki günlüklerin yazılı olduğu dönemde yalnızca bölgesel olarak değil tüm dünyayı etkileyen savaşların da fondan şöyle bir geçtiği kitap olarak karşımıza çıkıyor. Haliyle kitap Woolf'un intiharı ile de sona eriyor. Zaten sonlara doğru İkinci Dünya Savaşı'nın verdiği psikolojik baskıyla da kitabın ağırlaştığını hissediyorsunuz okurken. İnsanın hayatından vazgeçebiliyor olması sanıyorum müthiş büyük bir eşik. Zor, ağır, ama her şeye karşı kocaman bir boş vermişlik, düşünsenize! Nasıl bir hafifliktir acaba?!
19.03.2024

Müthiş bir kurgu, asla beklemediğim şekilde ilerleyen bir hikaye, gerilim dozu yüksek nefis bir kitap. Hızlıca bir özet geçeyim. Colin ve Mary isimli bir çiftimiz var. Baş başa bir tatile çıkıyorlar. Tatilin mekanı belirtilmemiş olsa da bana İtalya gibi geldi. Otelden çıkılsın, sahile inilsin, bilumum tarihi ve turistik mekanlar gezilsin falan, romantik bir on gün geçirmeyi planlıyorlar. Yolları bir şekilde Robert ile kesişiyor. Robert'in hikayeleri, Robert'in evi, Robert'in eşi falan derken ince ince gerilimi yükseltiyor McEwan. Sonra birden çiftin el ele gezileri, odalarındaki tutkulu sevişmeleri, yeni tanışmış gibi flörtleşmeleri başlıyor ve o gerginliği unuttum zannediyorsunuz. İşte oradan sonra bir ters köşe... Böyle gözümü kırpmadan okudum o son birkaç bölümü.
16.03.2024

Kitap, Pilar isimli kadın karakterimizin çocukluk aşkını yeniden bulmasıyla başlıyor. Evet kitaba romantik yaftasını yapıştırabiliriz gözümüzü kırpmadan. Pilar'ın çocukluk aşkı uhrevi dünyaya adım atmış, ben küçükken kırklara yedilere karışmak denirdi hala deniyor mu bilemiyorum, bir arkadaşımız. İçerisinde okuduğum en gerçekçi aşk tanımlarından birisi var ki aşkı uyuşturucu maddelere benzetiyor. Aşk zannettiğimiz şeylerin aslında birer bağımlılıktan fazlası olmadığını söylüyor. Realist bir melankoli, evet. Ama yalan yok, son pasajlarında böyle içimi çeke çeke ağlama isteği geldi. Koca kadın olmasam ağlardım da. Sek aşk romanı değil bu arada kitap. Uhrevi demiştim ya, Pilar'ın çocukluk aşkına, kitapta da sıklıkla o uhrevi havaya giriyorsunuz anlatılanlardan. Teslimiyet, kadercilik, Mevlam neylerse güzel eylercilik kitapta sıklıkla karşımıza dikiliyor heybetli şekilde.
13.03.2024

Sosyal medyayı, özellikle twitter'ı, kullanıyorsanız, Con Sinov ismini, rumuzunu, mahlasını, illa ki görmüşsünüzdür. Özellikle tarihin doğru okunmasını sağlamak adına yaptığı paylaşımlar ve hayatının arka planı bir şekilde kendisini bu kitabı hazırlamaya itmiş. Hep tarihçilerden, hocalardan okudum Mustafa Kemal'i bir kez de hiç tanımadığım birinden okumak istedim. Zaten kitabı sıklıkla görüyordum, kitapçıda elime gelince şahane kapağı ve arka kapaktaki Livaneli tavsiyesini gördükten sonra aldım gitti. Kısa kısa anekdotlar ile Mustafa Kemal'in asker olmaya karar vermesinden 1918'e kadar geçen süredeki hayatını anlatıyor. Benim için kitabın öne çıkan tarafı gayet cüretkar biçimde Suriye'deki kayıplardan, geri çekilmelerden, yenilgilerden de bahsetmesiydi.