Toplam yorum: 3.092.427
Bu ayki yorum: 3.028

E-Dergi

İlunga Tarafından Yapılan Yorumlar

12.12.2021

Dış Kapının Mandalı adlı ilk öykü kitabı ile 2015 Yaşar Nabi Nayır Öykü Ödülü’nü kazanan Arzu Uçar’ın ikinci öykü kitabı “Bir Küçük Delilik” İthaki Yayınları etiketiyle hem benim kitaplığımda hem de kitabevlerinin raflarında yerini buldu.️ Ben Yaşar Nabi Nayır Öykü Ödülleri’ni çok önemsiyorum.Sevdiğim pek çok öykücüyü bu ödül sayesinde tanıdım.İlk aklıma gelen isimler, Pelin Buzluk. M.Özgür Mutlu, Gamze Arslan, Karin Karakaşlı oldu.
Arzu Uçar’ın kitabının ismini duyar duymaz aklıma Nilgün Marmara’nın “Delilik sevgilim, bir sözcük üzerine kurulmuyor,
varolanı dürtüyor, eşeliyor, o bölgede yer ediniyor.” dizeleri düştü aklıma.
Öyküleri okudukça da öykü kahramanlarının küçük delilikleriyle eşelendim, dürtüldüm.
Tanışın derim, Arzu Uçar’ın öyküleriyle...️
12.12.2021


Kadın, Adam, Kız ve Oğlan diye adlandırılan aile bireylerinin yol hikâyesi ile karşılaşıyoruz kitapta.Önceki evliliklerinden olan çocuklarıyla yaşayan, Belgeselci Erkek ile Belgeci Kadın birlikte yürüttükleri projenin bitimi sonrasında, çocukları ile birlikte, Newyork’tan ülkenin batısına doğru yola çıkıyorlar.Çalışmak istedikleri konular birbirinden farklı, Kadın; Meksika üzerinden göç etmeyen çalışan mülteci çocukların, Erkek ise; soykırıma uğrayan Kızılderilerin peşinden gitmek istiyor.Evlilikleri de çatırdamaktadır çiftimizin.Ciddi bir Amerikan eleştirisi söz konusu kitapta.
İlk bölümün anlatıcısı Kadın’ken ikinci bölümün anlatıcısı Oğlan.İlk bölümde göç yollarında kaybolan çocukların hikâyesi, ikinci bölümde öznelleşiyor.
Ben kitapta Adam’ın ağzından anlatılan, üçüncü bir bölüm daha olsun isterdim.Valeria Luiselli bu kitapta da pek çok kitaba gönderide bulunmuş.Ve onları da listelemiş.
İlgiyle okuduğum bir kitap oldu, Kayıp Çocuk Arşivi.
12.12.2021

1979 ylında Başkan Chung-Hee’ye yapılan suikast sonrası, Kore halkı demokrasi isteğiyle ayaklanıyor.Ordu, iktidara el koyuyor, öğrenci ve işçi eylemlerini kanlı bir şekilde bastırıyor.
Gwangju Ayaklanması olarak tarihe geçen bu dönem, binlerce yaralanmaya ve sayısı hâlen tam olarak tespit edilememiş yüzlerce ölüme yol açıyor.
Yazar, Gwangju’daki evlerini satın alan ailenin eylemler sırasında öldürülen 15 yaşındaki oğulları Donğho üzerinden bu dönemi anlatıyor.
Yedi kişiden dinliyoruz kitapta bu dönemi.
Donğho, arkadaşı Conğde ( o da öldürülür), editör, tutuklu, fabrika işçisi kız, Donğho’nun annesi ve yazar.
İçim yana yana okudum.
Çok ama çok tanıdık bazı şeyler, coğrafyalar değişse de.
12.12.2021

Romanlarından sonra öykülerine de hayran kaldığım bir yazar Chimamanda Ngozi Adichie.

Kitapta yer alan her öykünün bir derdi var.İçe dönük, varoluşçu sorgulamalardan çok gözle görülen sorunlardan yola çıkılarak yazılmış tüm öyküler.
Cinsiyet eşitsizliği, sürgün olmak, geride kalan olmak, etnik çatışmalar, adalet arayışı, ensest, dini ve ekonomik sömürü, yozlaşmış devlet yöneticileri konu olmuş hikâyelere.
Nijeryalı feminist bir aktivist olan Chimamanda Ngozi Adichie, ülkesindeki kadınların sesi olmuş öykülerinde.
Nijerya’daki kadının konumu çok tanıdık geldi bana.
12.12.2021

Gözümüzün önünde, Avrupa’nın göbeğinde gerçekleşen Yugoslavya iç savaşını anlatan öykülerden oluşan Saraybosna Marlborosu okuduğum en etkileyici öykü kitaplarından biri.Milenko Yergoviç, savaş sırasında Saraybosna’da kalmayı tercih eden Bosnalı bir Hırvat.Savaşa tüm Saraybosnalıların (Boşnakların, Hırvatların, Sırpların) gözünden bakıyor.Taraf seçmeksizin.
Tüm yaşanılan acılara rağmen, insana dair umudu kaybetmemek gerektiğini düşündürdü bana bu öyküler.
Savaş ortamında yaşanan günlük yaşamın gerçekliği yaralıyor sizi, ajitasyon yapılmaksızın.
Kimi zaman saksıdaki bir kaktüs, kimi zaman bir elma ağacı gözlerinizin dolmasına neden oluyor.
Çok beğendim kitabı.