Toplam yorum: 3.092.427
Bu ayki yorum: 3.028

E-Dergi

SAMET GÜR Tarafından Yapılan Yorumlar

28.10.2019

Bu kitabı okuyup hayatınızın anlamını bulacağınızı düşünüyorsanız yanlış adrestesiniz okuduktan sonra hayal kırıklığına uğrarsınız.
Hayatının belli bir dönemini NAZİ toplama kampında geçiren psikiyatrın kamptaki anılarını, gözlemlerini mesleki bakış açısıyla yorumunu okuyacaksınız. Logoterapinin ne olduğunu, ilkelerini, yaşamın anlamının kişiden kişiye hatta her gün değiştiğini, insanın mutlu olabilmesi için kendi hayatına anlam katan kişileri ya da amaçları bilmesinin onu mutlu edeceğini ve daha anlamlı yaşayacağını öğreneceksiniz.
23.10.2019

Alegorik anlatımla yazılmış bir eserdir bu yüzden küçükler okur farklı anlar büyükler okur farklı anlar ama herkes keyifle okuyabilir. Özgür düşünce, deney ve gözlem gibi kavramlar işlenmiştir. Bize söylenen, anlatılan her şeyin tartışmasız doğrular olmayabileceği; gerçeğin ve doğrunun cesurca araştırarak öğrenileceği gibi fikirler verir. Bu hikâyeyi okuyup beğenenler Richard Bach'ın yazmış olduğu Martı Jonathan Livingston romanını da seveceklerdir.
08.10.2019

Geçenlerde bir kitap içinde pedofili unsurları içerdiği için toplanan bir kitap ve gözaltına alınan bir yazar vardı. Bu hikayede de 90 yaşında bir adamın 14 yaşında bir kıza daha doğrusu kız çocuğuna şehvet duyması onunla birlikte olmasının pedofili suçuna girip girmediğini ve özendirici olup olmadığını merak etmekten kitaba çok fazla odaklanamadım. Edebi değer taşıması bu suçtan muaf olmasını gerektirir mi? Romanla ilgili yapacağım tek yorum okuduğum ilginç kitaplardan biri olduğudur.
23.09.2019

Konusu ve gelişen olaylardan çok felsefe ve bilimle yoğrulmuş bir roman olması dolayısıyla okurken keyif aldım. Eğer sadece bir macera romanı ya da psikolojik bir roman olsaydı rakibi çok fazla olurdu fakat Berkeley'in idealizm felsefesi, hiçlik, boşluk, sonsuz zaman, karşı hareket gibi derin ve tatlı felsefi konuları, Dekartes'in düşüncelerini romana öyle güzel yedirmiş ki bu tarzıyla diğer romanlar arasında fark yaratmış. Türk romanları arasında saygın bir yer edinmeyi hak ediyor.
03.09.2019

İnönü döneminde çıkarmış olduğu Markopaşa, Merhumpaşa, Malumpaşa ve Alibaba dergilerinde çıkan yazılar için konuşacak olursak Sabahattin Ali'nin koyu bir muhalif olduğunu görürüz. Tek parti döneminin getirmiş olduğu bıkkınlık, dergi ve gazetelere olan yoğun baskı ve sansür, hükümetin yoğun propangası, yöneticilerin toplumdan kopuk olmaları, Atatürk ilke ve inkılaplarından ayrılmaları Sabahattin Ali tarafından halkçı bir bakış açısıyla mizahi bir dille eleştirilmiştir. Bu yazılar dolayısıyla dergileri kapatılmış ve farklı isimlerle tekrar çıkarılmıştır ayrıca çoğu zaman dergileri basacak matbaa bulunamamış, basıldığında da bazı şehirlerde toplatılmıştır. Bu yazılardan benim çıkaracağım sonuç Sabahattin Ali'nin bir komünistten ziyade kapitalizm ve emperyalizm karşıtı ülkesini ve milletini seven halkçı bir insan olduğudur.