Fatma Aliye Uzak Ülke Hakkındaki Yorumlar

biyografinin romanlaştırılması ancak bu kadar güzel olabilir. severek okudum.

fatma aliye'nin hayatını tarihi roman tarzında anlatıyor Fatma Aliye'nin geçmişte yaptıklarını düşününce şuan çok az hatırlandığını fark ediyorsunuz bu eseri okuyunca belki çoğu insan bu eserle onun adını ilk kez duyacaktır. biyografi okumakta zorlananlara tavsiye ederim

Sosyolog Fatma K. Barbarosoğlu, hemcinsi olan Fatma Aliye'nin, çağdaşlarına göre oldukça sıradışı olan hayat hikayesine, oldukça başarılı olarak yaptığı boşluk doldurmalarıyla, 20. yüzyılın kadın algısını anlamak için birebir bir eser. "Boşluk doldurma" yazarın, Fatma Aliye'nin bazı ortaya çıkmayan yönleri için yaptığı başarılı fikir yürütmelerdir. Bilimsel bir biyografi niteliğindeki eser, önyargılardan olabildiğince uzaktır.

Osmanlının son dönemi ile Türkiye Cumhuriyetinin ilk yıllarında yaşamış aydın kimliğiyle dikkat çeken Fatma Aliye'nin hayatını güzel yansıtmış.İki dönemin getirdiği zorluklara karşı yılmadan çalışan,aydın kişiliğini koruyan ve her dönemde önder olma vasfına sahip kişilere Fatma Aliye örnek bir portre çiziyor.Kurgusu biraz sıkıcı olsa da konusu bakımından okunması gereken bir kitap.

çok özel bir çalışma olduğu kanaatindeyim.fatma aliye hanımın anlatıldığı bu eserde sayfalar ilerledikçe fatma karabıyık barbarosoğlunu da okuma imkanı buluyorsunuz.sağolsun kendisi de mükemmel denebilecek bir şekilde üstesinden gelmiş bu işin..ilk bölümde fatma aliye hanımın hikayesi ikinci bölümde ise yazarın fatma aliye hanıma ulaşma serüveni anlatılıyor.. özetle kesinlikle okunması gereken bir çalışma...

Benim açımdan değişik bir çalışma idi. Sonunda konular bayağı çeşitlendi. Genel olarak yakın tarihimizin bilinmeyen yönleri de içeren hacimli bir kitap.

Türkiyenin ilk kadın yazarını anlatan bu kitap iki bölümden oluşmuş.İlk bölümü kusursuz denecek kadar akıcı yazımış ve okuyanı sıkmayan bir yapıya sahip.İkinci bölümün sonlarına doğru bir okuyucu olarak sıkılmaya baslıyorsunuz.Ama Sararmış yapraklar altında kalan bu ilk kadın yazarımızın hayatını okumanızı tavsiye ederim.

Uzak Ülke’yi edebi kıymeti yönünden olduğu kadar tarihi önemi sebebiyle de önemsiyorum. Zira ülkemizin ilk Müslüman kadın yazarı olan Fatma Aliye’nin; hayatı üzerine bir kitabın kaleme alınması suretiyle tanıtılması/hatırlatılması mesela Halide Edip’le alakalı bir kitap daha yazılmasından çok daha manidar. Sadece bunun için dahi Fatma Hanıma teşekkür borçlu olduğumuzu düşünüyorum. Osmanlının torunları, okurlar, Türk Edebiyatı Tarihi ile ilgilenenler-bilhassa kadınlar- kuşkusuz Fatma Aliye’nin ailesi ve farklı bir sebepten Fatma Aliye’nin kendisi.
Fatma Aliye dahi teşekkür etmeli zira baştanbaşa yürekle yazılmış bir kitap Uzak Ülke. Fatma Hanım ne kadar gayret etmişse de gizlemeye Fatma Aliye’nin sert köşelerini görmemek mümkün değil. Ya da Uzak Ülke’den ilhamla bizzat Fatma Aliye kitaplarını okuyunca o köşeleri görmemek elde değil. Belki bunca şefkate yazmasaydı Fatma Hanım bu kitabı, Fatma Aliye’nin kızının yaptığı tercih daha bir yerini bulurdu. Bu tercih ve Fatma Hanım’ın tepkisi boğaza takılan, yutulamayan, kusulamayan, nerden geldiği anlaşılamayan, münasebetsiz bir lokma gibi kalmazdı kitap boyunca okuyucunun boğazında. Ama ısrarlı anlama çabası ve şefkat bir romanı eksiltir mi bundan emin değilim.
Romanın şiirsel havası ve yazarına özgü orijinal söyleyişlerle okuyucusuna sıkı bir edebiyat ziyafeti çektiği de muhakkak. Ayrıca romanda Fatma Aliye’nin hayatına paralel olarak dünyada ve memlekette neler yaşandığına dair kronolojinin tutulması fikri ise bence zekice. Zira bu yöntem romana kıvrak bir derinlik ve heyecan katmış.
Ve roman boyunca akıp giden sonunda büsbütün yüzeye çıkan iki yazarın benzer yalnızlıkları ise yürek burkucu. Ancak şunu söyleyebiliriz belki; yazarlar kendilerini yalnız hissetseler de ya da gerçekten yalnız olsalar da bilsinler ki kitapları hiçbir zaman yalnız kalmayacak. Yastıkların altına konacak, çantalarda gezecek, bavullarda o ülkeden o ülkeye seyahat edecek, aynı sayfaların yüzüne teker teker ve tekrar tekrar farklı gözler hayran hayran bakacak ve Kafka’nın söylediğinin aksine onlardan nice nice hayatlar çıkarılacak.

osmanlının son dönemi.kültür yapısı hızla batılılaşan bir ülkenin nereye sürüklendüğini bilmeyen insanlarını yaşanmış gerçek olaylardan anlatan barbaroslu'nun fatma aliye'si geçmişi ve geleceğe varışı fevkalede anlatıyor.yazarın imaj ve takva ve şov ve mahrem kitapları ayrıca tavsiye ederim.postmodern zamanların islam sosyolojisine dair müthiş tesbitleri olan bir yazar.

Deneme eserlerini okumuştum. Roman dalında çok iyiydi. Mutlaka okuyun derim.

Sanırım ne kadar zaman geçerse geçsin ne kadar kitap okursam okuyayım aklımın bir köşesinde kalıcak bir kitap asla unutamam okurken çok etkilenmiştim.

yazarımızın tüm kitaplarını okumaya çalışıyorum yazım tazını çok seviyorum başladığım kitaplarını yavaş yavaş özümseyerek okuyorum uzak ülke kitabı başucu kitabım oldu bitirmeme rağmen kitaplığıma kaldıramadım kesinlıkle okunması gereken bir kitap tüm arkadaşlara tavsiye ederim.

fatma barbarosoğlu kalitesini iliklerinize kadar hissedebileceğiniz çok özel bir çalışma. çalışmanın hazırlık aşamalarının titizliği çok daha etkileyici. fatma aliye'yi okuduktan sonra, kitabın son bölümünde fatma aliye izindeki fatma barbarosoğlu da ayrı bir güzellik oluşturmuş. kendinden geçip bir başka isimde dirilmek her ne ise fatma barbarosoğlu kitabın son kısmında onu yaşamış, aynı zamanda o güzel diliyle de yaşatmayı bilmiş. yazarın bir diğer roman çalışması hiçbiryer de apayrı bir tat. yeni çelışmalarnı merakla beklerken, bu süreci köşe yazılarıyla tatmin etmeye çalışıyorum. yüreğine sağlık kalemine kuvvet sayın barbarosoğlu.

osmanlının son dönemlerinde yaşamış bir bayan yazarın hayatı. bütün kalıpları kırarak yazar olan bi kadının hayatını konu alması sebebiyle okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Fatma Aliyenin yaşadığı sıkıntılar kızlarıyla arasına giren uçurumlar akıcı bir dille anlatılmış. sıkılmadan okuyabileceğiniz bir kitap

Bugün için, takvimler 2009'u gösteriyorken "Uzak Bir Ülke" belki Fatma Aliye, bizim için. Çocukluğundan, gençliğine; kerime, hemşire, zevce ve bir anne! Yaptıkları, yapamadıkları hayata tutunduğu dallarla anlatmakta zorlandığım eşsiz bir insan! Kimileri için çıkış, kimileri ise varma noktası Fatma Aliye. Okuduğum bu kitap, yaptığım araştırmalarsa yetersiz ve engelli onu anlamak için. Onu dile getirenler, ondan çok daha ön plandalar. Yazık ve büyük hata!!!

her ikisi de muharrir,her ikisi de batıyla doğunun dar alan İstanbulda paslaşmasına şahit gözleriyle kalpleriyle düşünceleri ve kalemleriyle her ikisi de "Fatma" her ikisinin de duruşları net. fatma karabıyık barbarosoğlu okuyanlar bilir onu tespitleri tam hedefine varır. denemeleriyle tanıdığım ve takip etmekte olduğum bir yazardır. bana göre uzak ülke adlı kitabı tam anlamıyla roman kategorisine girmiyor. yada ben yazarı denemeleriyle bildiğim tespitleri ve yakaladığı cümlelerle sevdiğim için bir romanın akıcılığında olmayan ama değerli ve kesinlikle okunması gereken bir eser olarak gördüğüm içindir.günlük hayatın bütün gerekliliklerini de bir şekilde içine katark yuvarlanan ve otobüste metroda yada uzanır vaziyette okuyacak bir roman istiyorsanız bence bu kitap size göre değil. ama okurken farklı bir hayata dahil olmak yakın tarihten bir önemli kadın fatma aliye hakkında her şey olmasa da kimdir diye bir bilgi edinmek onu anlatan yazarın yakaldığınız güzel cümlelerini çizmek üzere elinizde kalem ile düşünerek ve hazmederek bir roman okumak istiyorsanız bu kitap tam size göre! bu benim düşüncem ama ben yine de fatma karabıyık barborosoğlunu denemeleriyle seviyorum.

Bu kitap öyle bir kitaptır ki hem Fatma Aliye'yi -bir nebze olsun-, hem yaşadığı dönemi, hem Fatma Barbarosoğlu'nu hem de Barbarosğlu'nun yaşadığı -şu anki- dönemi karşılaştırma imkanına sahip olabiliyorsunuz. Kafada yeni pencereler açabilecek özellikte bir kitap olduğunu söyleyebilirim -ilgili pencereleri daha önce açmamış olanlar için bu tabi-.

Benim en çok dikkatimi çeken şey şuydu aslında: Fatma Barbarosğlu'nda bir "hüzün" hali mevcuttu, özellikle kitabın son bölümlerinde. Bu "hüznün" kaynağında yaşadığı çağdan memnuniyetsizliği olduğu kanısındayım, belirtmiş olayım bunu.

Son olarak, Fatma Aliye'yi de Fatma Barbarosoğlu'nu da "sevdiren" bir kitap, güzel bir kitap.

Dün aldım.aklımda hep vardı alıp okumak ama ertelemiştim.başka kitap ararkrn aldım.bir solukta bitirdim.bir kadının nasıl unutulduğunun,yaşarken ölmenin hikayesi.Cevdet paşa nın kızı.alim kızı.akıllı kızı.muhakemesi yüksek kızı.nasıl oluyorda unutuyoruz.onların izinden gidemiyoruz.okumuş,yabancı dile hakim.

okurken osmanlıdan cumhuriyete yolculuk var.akıcı ,sürükleyici.
kitabın ilk bölümü tamamıyla harika.
2.bölümde 2008 e atlayış ,yazarın kitabı nasıl ele aldığı var.ençok torunun alakasızlığı beni üzdü.ismetten çok ona üzüldüm sanki kendi torunummuş gibi ya da kendi anneanneme umarsızmışım gibi.
MUTLAKA AMA MUTLAKA OKUNMALI diye düşünüyorum.

Bir 'paşa kızı' hayatının değişen dünya ve Osmanlı ile birlikte dönüşümü... Fransızca bilip bilmemenin muteberlik ölçüsü olduğu yıllara götüren, modernleşmenin embriyosunu içinde barındıran 'derin' bir kitap. Yazarının ellerine sağlık...

fatma barbarosoğlu kalitesini iliklerinize kadar hissedebileceğiniz çok özel bir çalışma. çalışmanın hazırlık aşamalarının titizliği çok daha etkileyici. fatma aliye'yi okuduktan sonra, kitabın son bölümünde fatma aliye izindeki fatma barbarosoğlu da ayrı bir güzellik oluşturmuş. kendinden geçip bir başka isimde dirilmek her ne ise fatma barbarosoğlu kitabın son kısmında onu yaşamış, aynı zamanda o güzel diliyle de yaşatmayı bilmiş. yazarın bir diğer roman çalışması hiçbiryer de apayrı bir tat. yeni çelışmalarnı merakla beklerken, bu süreci köşe yazılarıyla tatmin etmeye çalışıyorum. yüreğine sağlık kalemine kuvvet sayın bararosoğlu.

Kitabı alırken "Fatma Karabıyık Barbarosoğlu" ismini okuduğumdan almıştım. "Fatma Aliye" hakkında bir bilgim yoktu.
Sonra okumaya başlayınca "Fatma Karabıyık Barbarosoğlu" uzaklaşıp, Fatma Aliye Hanım önümde netleşti...
Okudukça Osmanlı'nın ilk kadın yazarını daha yakından tanıyacağıma inandım. Yanıldım....
Fatma Aliye'yi arayıp bi türlü net bir "Fatma Aliye" resmedememekten şikayetçi yazar bile onu bulamamışken, ona dair bi kitapta onu bulmak... Olmadı...
Herşeye rağmen bi türlü elimden bırakamadığım nadide eserlerden birisi oluverdi benim için "Uzak Ülke"...
Israrla tavsiye ederim...