E-Dergi

Devletlerin kuruluşlarındaki tutumları ileriye dönük bir ders insanoğlu için. Amerikanın kuruluşu ise tam bir facia. Türlü işkencelerle katledilen milyonlarca insan. Hristiyan batılıların yerlileri insan olarak görmediği de ayrı bir gerçek. Bu kitapta amerikalı yerlilerin katliamı, cadı avı, hristiyanların hristiyan olmayan insanlara genel bakış açısını göreceksiniz. Amerikanın günümüzde yaptıklarına şaşmamak lazım. Zihniyet aynı. Kendileri merkezde diğer insanlar ise onların insafına göre insan. Bir soykırım tarihçesi…

Kolaylıkla ağızdan çıkan tek cümlelik ülkeleri, halkları değerlendirme yorumlarının ne kadar basit bir düşünce olduğunu gösteren bir kitap serisi. Tıpkı bizim gibi dünyanın farklı coğrafyalarındaki insanları da etkileyen fikirler, askeri darbeler olduğunu, her toplumun kendine göre bir davranış şekli olduğunu bizlere yansıtan eserler. Hemen yakınımızdaki ülkelerde bile neler olmuş haberimiz yok dedirtecek konu başlıkları var. Kitapların hacmi anlattıkları konular göz önüne alınırsa ileri okumalar yapma ihtiyacı aşikar tabi ki. Taha Kılınç'ın üslubu ise okunmaya değer. Çok kıymetli eserler.

Yola aşık bir insanın, dünyanın farklı noktalarında yaşamlarına devam eden insanlarla bizleri buluşturduğu, gezi yazısı türünde yazılan bir eser. Eserde, bahsi geçen ülkelerin tarihinden kısa kesitlerle de karşılaşacaksınız. Kup kup katliamı, Ruanda katliamı, Haiti'nin işgali... E tabii oralarda yaşayan insanların hayat hikayeleri. Mesela siz bu yorumu okurken insanlar yine bu kitapta geçen şeyleri yaşıyor olabilirler. Ayrıca kitapta anlatılan bir kaç hayat hikayesinin belgeselleri de internette mevcut. Okumanızı tavsiye ederim.

Batı için sıkça kullanılan medeni kelimesinin özüne inilmiş ve hakikatleri ortaya çıkarmak adına mücadele verilmiş. Ben merkezli düşünen batı ile varlık üstü düşünen doğu karşılaştırmalı olarak ele alınmış. Aynı kavramlar kullanılmasına rağmen ortaya çıkan ürünlerdeki farklılıkların da sebepleri üzerinde durulmuş. Sadece bu konular da değil, İslam medeniyet sanatındaki minyatürün neden tercih edildiği, avrupanın göbeğindeki savaşların ve bir insanlık ayıbı olan insanat bahçelerinin nasıl değerlendirilmesi gerektiği gibi çarpıcı konular da ele alınmış. Kitabın dili çok ağır olmamakla beraber sakin bir kafa ile okunulması gerekmekte. İyi okumalar.

Resmi tarih propagandasına karşı kendinize yol haritası çıkarmak adına okunabilecek bir eser. Eğer ki tarih okumalarına yeni başlıyorsanız. Yoksa çok düzenli bir akışı yok kitabın. Yeri geliyor Tanzimat’taki olaylardan bahsediyor, yeri geliyor nazım hikmete giriyor. Yani ucu açık birçok konuya temas ediyor. Ama detaylandırması yok. Zaten kitabın en sonunda okuma listesi adı altında çok kıymetli ileri okuma kitaplarına da yazar bizlere sunuyor. Sonuç olarak yıllardır bizlere anlatılan tarihi bilgilere karşı şüpheci yaklaşmanızı sağlayacak, ileri okumalara yönlendirebilecek bir eser.