E-Dergi

Voltaire çok sevdiğim bir yazar olduğu için aldım. Güzel bir kitap beğendim.

Yüzlerce seyahat kitabı okudum ama İslam dünyası gezginlerinin seyahatnameleri gibi seyahatname yazan Batılı görmedim henüz. İslam dünyası gezginleri ne kadar ayrıntıcı, espirili ve eğlenceliyse Batılılar da bir o kadar soğuk, detaylardan uzak insanlar. Yapıları gereği böyle sanırım. Bu seyahat kitabı da öyle bence. Soğuk bir anlatımı var. Okurken kendimi anlattığı yerlerde hissedemiyorum. Ama herhangi bir İslam gezgini yazmış olsaydı kendimi orada yaşıyor gibi hissederdim. Bu demek değil ki kitap kötü. Birkaç çeviri hatası ve cümle düşüklüğü haricinde gayet güzel hazırlanmış bir kitap. Verilen bilgiler de tabi ki önemli. Ben aradığım tadı bulamadım açıkçası ama kendisi önemli bir insan ve tarihçi olur, dil bilimci olun veya coğrafyacı olun bence okunması gereken bir kitap.

mlldyi isimli kullanıcıya cevap olarak; Sağlam Yayınlarından çıkan şey asla Taberi falan değil önce bunu söylemek isterim. Osmanlı döneminde Taberi'yi tercüme niyetiyle başlamış bir kişi ama tamamen saçma sapan kendi görüşlerini ve başka kitaplardan aldığı şeyleri yazarak bir kitap oluşturulmuş. Sağlam yayınları da bunu günümüz Türkçesine çevirmeye çalışmış ama rezillik. Yazılar çok büyük. MEB çevirisi ne yazık ki eksik çünkü çevirmen vefat edince yarım kalmış. Doğru şeyler okumak istiyorsanız sağlam yayınlarından uzak durun.

Seyahatnameleri mutlaka alırım, hem çok samimi hem de eski zamanları anlatması açısından çok güzel buluyorum. Özellikle islamlar tarafından yazılan seyahatnameleri daha samimi ve tarafsız buluyorum. Avrupalılar o kadar önyargıyla yaklaşıyorlar ki okurken yalan olduğu belli oluyor. Ama islamlar ne kadar önyargılı da olsa daha samimiler ve dini araya sokmadan coğrafyaları anlatma konusunda daha başarılılar. Avrupalı seyahat yazarları sürekli karşılaştıkları kültürleri ezip ayıplama peşindeler. Habeşistan Seyahatnamesi gerçekten çok güzel. Osmanlı tarafından oraya gönderilen bir memur ve orada yaşadıklarını anlatıyor. Son derece tarafsız. Hem müslüman hem hristiyan hem musevi hem de dinsiz denebilecek insanların yaşadığı bir coğrafya ve Sadık el-Müeyyed asla hiçbirine hakaret etmiyor, küçümsemiyor ve aşağılamıyor. Herkesin iyi yönlerini görmeye çalışıyor. Anlatımı gerçekten çok samimi.

Bu cildi yeni bitirdim. İlk cilt çok güzeldi. Yine çok ilginç ve komik bilgiler aktarmış. Bazı yerleri anlayamadığım için sadeleştirmeden kaynaklı olduğunu düşünüp orijinale baktım ama orijinalde de aynı şekildeydi. Tüm seri gibi bu da çok güzeldi.