E-Dergi

Yaşananlar da,deneyimler de insana vardığını sandığı yere varamadığını öğretemiyor.Kitaplar olmasa belki de varlığımızın bilincinde bile olamayacaktık.Edebiyyat,sanat her an üreyen etkinlikler olgusudur.Onlarda “son” yoktur.Son,insanın erdiğini sanma yanılgısından başka bir şey değildir

İsmi az çok tahminde bulunabileceğiniz bir tarz olduğunu yansıtmakta, başarılı betimlemeler ve karakter anlatımı hoşunuza gidecektir. Kendi içinde ne hızlı ne yavaş olduğunu anlayamadığınız bir akıcılığa sahip olması okurken merak duygunuzu sürekli olarak canlı tutmakta. Okuyacak kişilere şimdiden iyi yolculuklar.

Her şeyin yoluna girmesi demek, aslında hayatın karşımıza çıkaracağı yeni badireler için hazırlanmamıza fırsat tanımak amacıyla bize nefes alacak boşluk yaratma keyfiyetinden başka bir şey değildi.

Yirmi bir öykü var bu kitapta;çoğu dehşet verici bunların...Misal "Tuhaf Orkidenin Açışı" misal "Kızıl Oda",misal "Örümcekler Vadisi"...Bir kısmı uçuk-kaçık:misal "Körler Ülkesi",misal "Kristal Yumurta",misal "Olağanüstü Bir Vaka:Davidson'un Gözleri" ve misal "Bıçak Altında".Ve hemen hemen tüm öykülerinde karanlık bir taraf var.Ben sevdim.

Çok nadir olarak yarım bıraktığım kitaplardan biridir.İnanın kitabı okurken sanki turizm firmasının, seyahat danışmanı size rezervasyon yapacağınız oteli anlatıyor. Ben tavsiye etmem.