E-Dergi

Hoca ilmini ve birikimini aktarmaya devam ediyor. Fakat tüm tarihçiler gibi suya sabuna dokunmadan aktarıyor. Bildiğim kadarıyla girdiği savaşların tamamına yakınını kaybeden ve askeri hiçbir başarısı olmayan ismet inönü ye dahi satırlar,paragraflar ayrılırken neden askeri bir deha olan ve neredeyse hiç kaybetmeyen/kaybettirmeyen Kazım KARABEKİR'e 1 sayfa dahi yazılmaz anlamak mümkün değil. Vahdettin'e karşı objektif yaklaşımı takdire şayan. Günümüz siyasetçilerine, dış politikacılarına tarihten çıkardığı dersleri aktarmaktan çekiniyor gibi. Yinede ondan öğrenecek çok şey var.

Kutsal kitabımız Kur'an-ı kerim üzerine, insanlığa mesajları, mucize oluşu, diğer semavi dinleri bildirmesi konuları ayrıntılı işlenmiş. Kur'an-ı kerim ve diğer semavi dinler/kitaplar hakkında kafamıza takılan,takılabilecek her türlü soru ve soruna makul ve mantıklı cevaplar verilmiş. Kur'an üslubu ve edebi yaklaşımı ile alakalı ilk kez rastladığım bir eser. Kutsal kitabımızın sadece ilmi yönüyle sınırlı değil, aynı zamanda mantığa ve bilime uygunluğunada çok güzel deliller ve açıklamalar sarfedilmiş.

Roman tadında harika bir tarih çalışması. Türk korkusu adlı çalışması ile tanımıştık yazarı, ve şimdi İslam korkusu ile devam ediyoruz. Avrupadaki İslam/müslüman korkusunun temelleri avrupalının dışardan İslama/Müslümanlara bakışını onların gözünden anlatılmış ve kökenleri,sebepleri araştırılmış. Çoğu batılının günümüz tabiriyle psikolojik harb ile nasıl kandırıldığını korkutulduğunu işlemiş yazar. Kanaatimce dönüm noktası İstanbul'un fethi (1453) ve sonrasıdır. Kitapta en çok etkilendiğim ise Endülüs ve Morisko'lar. Özellikle Araplar ve Türkler ekseninde dönen çalışma, avrupanın İslam korkusundaki kökenleri ve türklerin bundaki rolünü araştırmış diyebiliriz.

Anlatmaya çalıştığı yakın tarihin ( yaklaşık 212 yıl ) bir kısmını zaten yaşamış olması yazarın işini kolaylaştırıken okuyucununda güvenini arttırıyor. Her ne kadar 1800 den günümüze bir tarih çalışması olsada daha geniş perspektiften bakmak isteyenler Osmanlı hatta Selçuklu ya kadar okumalıdır. Yakın tarihimizdeki karanlık zaman dilimlerine ışık tutan Karpat ülkemizi sürekli geri götüren darbe ve muhtıra süreçlerinide umarım ayrı bir çalışma halinde derinlemesine olarak yazar. Bilhassa Özal dönemlerine objektif bakışından dolayı yazarı kutlamak gerek.

Okul öncesi çocuklara hoşlanabilecekleri, sıkılmadan uygulayabilecekleri çeşitli etkinliklerle kur'an öğretebileceğimiz güzel bir cüz. Her yaşın zeka düzeyi, algısı farklı. Bu tür çalışmalar kişiye, yaşına, zamanına göre değişebilir ve ona göre eğitim verilmelidir. Bu çalışma bunu başarmış. Düşünen ve emeği geçenlerin ellerine sağlık.