Toplam yorum: 3.084.205
Bu ayki yorum: 3.887

E-Dergi

uzunvadeci Tarafından Yapılan Yorumlar

11.09.2006

B’NİN ÖYKÜSÜ
Daniel Quinn

Laurentian tarikatına bağlı, teolojik farmasyonu olan bir rahiptir Jared Osborne.Tarikatın önde gelenlerinden Peder Lulfre’nin verdiği bir görevle Avrupa’ya gider.Görevi,tarikatın “Mesih Düşmanı”olmasından kuşkulandığı bağımsız bir vaizin faaliyetlerini gözlemek ve tarikatı bilgilendirmektir.Osborne, B ismiyle tanınan vaiz Atterney’in çevresine katılacak,onun öldürüldüğüne tanık olacak,yerine geçen Şirin’in verdiği eğitimle potansiyel B olacaktır.Şirin’in konuşma yapacağı tiyatronun bombalanması ve kimsenin kurtulamadığının açıklanmasıyla Osborne bir yandan kendini B olarak görürken,ölümün yaklaştığını da hissetmektedir.
Tanrı,din,insan,evren ve uygarlığımız üzerine,yaşam ve yaşam formları üzerine uzun uzun düşünmeye sevkeden bir yapıt.Bugünkü kültürümüz,uygarlığımız dünya üzerinde habis bir ur olabilir mi,kendini de dünyayı da yok olmaya sürükleyen
10.09.2006

SMILLA VE KARLAR
Peter Hoeg

İsaiah’ın kuşkulu ölümü çok sarsmıştır Smilla Jaspersen’i.İsaiah,annesinin ilgi göstermediği bir çocuktur ve yarı Danimarkalı yarı Gröndlandlı kanı taşıyan soğuk iklim ve buzbilimci,artık genç sayılamıyacak çekici bir kadın olan Smilla için bir evlattır neredeyse.
Smilla İsaiah’ın ölümümünü bir kaza ya da intihar olmayabileceğinden yola çıkarak araştırmasına girişir.Buldukları onu,İsaiah’ın bilim adamı babasının yanında bilimsel bir araştırma ekibiyle birlikte çıktıkları bir araştırma gezisine ilşkin kayıtlara götürür.
Smilla,aynı yöreye yapılan bir gezi için yola çıkan bir geminin mürettebatı arasında yer bulur kendine.İsaiah’ın ölümüne yol açan bilgi ile yüzleşmek üzeredir artık ve gemide katiller de vardır.
Smilla’yı okumakta bu denli geciktiğim için kızıyorum kendime,kitabı tavsiye eden arkadaş teşekkür ederim.Sıradışı bir kahraman,şimdiki zaman kipiyle gerçekleştirilen nefis,şiirsel bir anlatım ve fizik ötesi kahramanlara rol vermeden de gerilimin had safhada tutulabileceğini kanıtlayan çok güçlü bir yazar.Nefis bir polisiye ve gerilim romanı.Bu ikisinin bir arada bu denli uyum ve tutarlılık içerisinde olduğu çok az roman okuduğumu söylemeliyim.

09.09.2006

ISFAHAN KUŞATMASI
Jean-Christophe Rufin

Kralın Kervanlar’ında okuduğumuz Jean Baptiste Poncet ile sevgilisi Alix,ilk serüvenden 20 yıl sonra tekrar karşımızdalar.Jean Baptiste Poncet ile Alix Isfahan’a yerleşmiş ve bir kız çocukları dünyaya gelmiştir,Jean otacı olarak sürdürmektedir yaşamını.Can dostu Juremi ise,ilk serüvenin ardından ülkesine dönmüş ve İsveç ordusunda Ruslara karşı savaşırken esir düşmüştür.
Juremi’nin eşi Françoise, Poncet’i bulmak ve Juremi’yi kurtarmasını sağlamak için erkek kılığında İran’dadır.Kadın olduğu anlaşıldığında,kellesini kurtarmak için gözden düşmüş ünlü bir piskoposun metresi olduğunu iddia edecektir,Şahın başnazırına.
Poncet Juremi’yi bulmak için yola düşecek, İran-Osmanlı-Rus dostluk/düşmanlığının sınırlarında Kafkasya ve Hazar Denizi üzerinden Orta Asya’ya ulaşacak, Juremi de yanında olduğu halde İran Şahının Başkenti Isfahan’ı kuşatan Afganlı kabile şefinin ordusunda bir fil sürücüsü olarak tekrar belirecektir,Isfahan önlerinde.
Aşk,diplomasi,casusluk,mezar soygunculuğu,İran saraylarındaki tatminsiz cariyelerve döneme dair her şey.Rufin’in geniş ölçüde Avrupalı seyyahların yazdıklarından yararlanarak kaleme aldığı ironi yüklü bir tarihsel roman.

08.09.2006

PEÇELİ DUYGULAR
Lila Abu-Lughod

Amerikalı kadın antropolog Lila Abu-Lıughod’un Mısır çöllerinde yaşayan Arap asıllı Evlad-ı Ali göçebeleri arasında gerçekleştirdiği alan araştırmasının sonuçlarını okuyoruz,Peçeli Duygular’da.
Yazar, gözlemlerinden yola çıkarak göçebe topluluktaki kuşaklar, cinsiyetler arası iktidar ilişkiler, iffet ve onur kavramlarını inceliyor.Şiir’in topluluk kültüründeki yerini ve özellikle de kadınların ifade edilmeyen-edilemeyen duygularının şiir yoluyla dile getirilmesi üzerinde duruyor.
07.09.2006

ALAN SAVUNMASI
Petros Markaris

Cinayet Masası dedektifi Haritos’un yakasını, tatile çıktığı Ege adasında bile bırakmaz cesetler.Ufak bir deprem sonucu oluşan heyelan ile adanın ıssız bir köşesinde bir ceset açığa çıkmıştır. Yerel polis örgütünün elindeki olanakların yetersizliği nedeniyle Haritos, cesedi Atina’ya götürerek soruşturmayı üstlenmek zorunda kalır.
Atina’da Haritos’u yeni bir soruşturma beklemektedir.Bir işadamı öldürülmüştür,kendine ait gece kulübünün önünde.Soruşturmaları yürüten Haritos,adada bulunan cesedin III.lig takımlarının maçlarını yürüten bir hakeme ait olduğunu,öldürülen iş adamının III.ligde birden fazla takımın gizli patronu olduğunu görür.Öldürülen iki kişi arasında ilişki var mı,varsa bu ilişkinin boyutları nedir?
Haritos, soruşturmayı derinleştirdikçe öldürülen işadamının gizli patronu olduğu pek çok şirket keşfeder.Bu şirketler işadamının III.ligdeki futbol takımlarına finansörlük yapmaktadır.Söz konusu olan vergi kaçırılması mı,yoksa kara para aklanması mıdır,her ikisi de olabilir mi? Öldürülen işadamının kamuoyu araştırma şirketi tarafından yapılan kamuoyu yoklamalarında,en popüler politikacı olarak çıkan eski bakan’ın,gece kulübünde çalışan bir bayanla yatakta çekilmiş fotoğrafının,işadamına ait gizli bir büroda bulunmasının anlamı nedir?
Mankell’in Wallander’i gibi,artık bağımsızlığına yelken açan çocuğuna bakıp,yaşlanmanın hüznünü duyan bir kahraman Haritos,gerektiğinde politik davranmasını da becerebilen gerek mesleğinde,gerekse özel yaşamında.Ama olabildiğince sevimli,karamsar değil,Wallander gibi.