E-Dergi

Kitap, Ahmet Rasim'in gazetelerde neşr ettiği ve daha sonra kitaplaştırdığı yazılarından bir seçme sunuyor. Yani tüm mektuplar yok. Yazıların konusu her yönüyle İstanbul. Esprili, samimi yazılar. Kitap 100 temel eser arasında. İyi okumalar...

Bu eser bir kişisel gelişim kitabı. İnsana çalışmayı, azmi aşılıyor. Özelde Fin halkını genelde ise tüm halkları ilgilendiriyor. Ben kitabı okurken hep Kürd milletini düşündüm. Acaba Suomilerin yani Finlerin yaptığını, başardığını bir gün biz de başarabilir miyiz? Neden olmasın, çalışıp çabalarsak elbette biz de başarırız. herkese iyi okumalar...

Kitap yazarın 57 mektubundan yani denemesinden oluşuyor. Bunları yazar devrinde gaztelerde neşr etmiş. Konusu İstanbul. O devir İstanbul hayatı için kaynak niteliğinde bir eser. Arıca dili de esprili, yani sıkmıyor. Anlayamayacağınız terimler sayfa altında dipnotla açıklanmış. İyi okumalar.

Daha önce Huzur'u okumuştum, o daha entelektüeldi ama bunu da çok beğendim. Dili ve kurgusu nefis. Yazar esprili ve ironik bir dil kullanmış. İnsanların sıkıntılarını, ikiyüzlülüklerini net bir şekilde ortaya koyuyor. Anlatılanlar saçma gibi geliyor ama aslında türkiye toplumunu anlatıyor. Saatleri Ayarlama Enstitüsü, bürokrasi üzerinden toplumu anlatırken doğu-batı meselesine de giriyor.
Ben "Kefen Yırtan Zarife"yi unutmam, iyi okumalar...

Her şeyden evvel roman oldukça özgün. Tür olarak ütopik ama iyi değil kötü ütopik. Burada Okyanusya diye hayali bir devlet var ve bu devlet sosyalizm adı altında bir korku imparatorluğu kurmuş. İnsanların beynini yok etmiş, onları robotlaştırmış. Winston gibi robotlaşmayanları da işkence ile yola getiriyorlar. Devlet ve iktidar üzerine ilginç yorumlar var. Aytıca günümüz devlet yapısına da göndermeler var bence. Hasılı okunası bir roman. İyi okumalar..