Masumiyet Müzesi Hakkındaki Yorumlar

üzerinden yıllar geçse de unutamadığım dediğim nadir kitaplardan biridir. o kadar güzel sizi sürüklüyor ki okurken yaşıyorsunuz hele bir de gidip müzesini ziyaret ettiyseniz o duyguları derinden hissediyorsunuz. şiddetle tavsiye ediyorum.

Okuduğum ilk Orhan Pamuk romanı. Genel olarak epey beğendim. Kemal karakterine kızmadım, aksine içime dokundu kara sevdası. Bunu sadece hayatında bir kez bile olsa büyük aşk yaşayan insanlar anlayabilir :)
Fakat kitabın ortalarında yaklaşık 100 sayfa kendi içinde tekrara düşmüş. O kısımları okurken sıkılmadım , akıcı çünkü fakat biraz sündü kitap elimde. Birkaç gün okumadığım oldu. Müzeye de gitmek için sabırsızlanıyorum.

Okuduğum en güzel kitaplardan biri. Mutlaka okunmalı.

Orhan PAMUK' tan sıra dışı bir eser. 1970'li ve 1980'li yıllarda İstanbul'da zengin bir ailede yetişen bir adamla geç bir kızın aşk hikayesini anlatıyor. Romanı ilginç kılan ise, Masumiyet müzesinde sergilenen koleksiyonun toplanması ile romanın yazılması eş zamanlı ilerlemesi ve müzedeki sergilenmek üzere toplanan ürünlerin romanda yerinde ve çok güzel işlenmesi. Orhan PAMUK' un diğer kitapları gibi, yıllar geçse de kahramanları ve konusu unutulmayacak bir roman

kitabı okuyalı sadece birkaç gün oluyor. açıkçası kitabı okurken yer yer bunaldığımı hissettim. bazı cümleler tezat geldi ama sonu benim için etkileyici cümlelere sahipti

İlk defa orhan pamuk okudum. beğendim, müzeyi de merak ediyorum.

Orhan pamuğun gözüyle dünyaya bakabilmeyi isterdim.

Bahaneler üretmeden , büyük beklentilere girmeden okuyunuz. işte ozaman müptelası olacaksınız

Kurgu olduğunu bildiğiniz halde sizi gerçekliğine inandıran roman. Şu ana kadar beni en çok etkileyen kitaplardan biri oldu. Mutlaka okumalısınız.

Kemal nişanlısız böyle güzel bir hediye almak istemişti füsun'un çalıştığı mağazaya girerek onunla karşılaştı Sibel'e bir çanta aldı ve füsun'u aklından çıkaramıyordu Sibel'e hediyesini verdiğinde çantanın sahte olduğunu iade etmesini söyledi Kemal Hüsnü bir daha görecekti parası iade edilecekti ama füsunun onu nereye getireceğini sordu Onu Merhamet apartmanındaki boş dairesine getirmesini istedi uzun süre üstünü bekledi gelmedi tam ve vazgeçeceği sırada bütün geldi ve içeri davet etti olay örgüsü bu şekilde başlamakta zevk alarak okuyabileceğiniz bir kitap sonunu heyecanla bekledim

bazı yerler o kadar ilerlemedi ki, kitabı bitiremeyeceğimi düşündüm.

Cok guzel bir kitap. Insani hikayenin icine aliyor ve onlarin dunyasinin bir parcasi yapiyor.

Ben elimden birakamadan bitirdim ama yer yer yazar biraz konuyu fazla uzatmis diyorsunuz. Ortalara dogru duraganlasiyor ve darlaniyorsunuz okurken. Ama bittiginde cok guzel duygular ve bambaska bi dunya birakiyor zihninizde. Okumaya deger.

aşkı güzel ifade etmiş ama cinselliğin fazla olması beni rahatsız etti o yüzden bir yıldız kırıyorum

Yıllar önce okumaya çalışıp yarım bıraktığım nadir kitaplardan biri. Kitabın konusu çok güzel olabilir belki ama çok fazlasıyla detaylı tasvirler olması beni çok sıktı, ne kadar devam etmeye çalışsam da bitiremedim. Bu kitabın etkisi yüzünden Orhan PAMUK okumaya bir daha cesaret edemedim. Ama son günlerde bir kaç kitabını aldım. Kırmızı saçlı kız veya kafamda bir tuhaflık var kitaplarından biri ile bir daha Orhan PAMUK kitabı okumayı deneyeceğim.

Aski yaşamadan hissettiren kitaptır.

çok fazla aynı şeyler anlatılıyor bir noktadan sonra bir bölümün diğerinden farkı kalmıyor. ilk başlarda güzel ilerliyor sürekli yeni şeyler oluyor 1970'lerin bazı olaylarını güzel bir şekilde sunuyor o dönemin hayatını sosyetesini güzel canlandırıyor. derken belki 200 sayfa aynı şeyler anlatılıp duruyor uzadıkça uzuyor bu da zaten heyecanı ilerleyişi sıfıra indirmiş bir noktada yapılıyor iyice bunaltıyor ben okurken hep aynı şeyleri tekrar etmekten usandım ki hay lanet olsun füsuna da sana da dedim tabi dinginlikle sakin bir ortamda ruh haliniz vesaire güzelse daha farklı hissettirebilir hafif bir kendi can sıkıntınız varsa seninki de dert mi kemalciğim dersiniz ve gerçekliğini kurduğu atmosferi bir anda kaybeder eser .

Detaylar ile okuyucuyu sıkan bir roman,pek beğenmedim.
10 Mart 2022
Hasan Ballı Erzurum

türk filmi tadında hızlıca okudum

İnanılmaz bir eser.

Gerçek müzeler zamanın mekana dönüştüğü yerlerdir.

Güzel bir aşk romanı. Bayılarak okudum her bir sayfası dolu dolu. Yakında müzesini de ziyaret edeceğim. Bir adam böyle güzel aşık olabiliyormuş, okuyarak tasdik ettim.

okuduğum ilk Orhan Pamuk kitabı ve bu güne kadar okuduğum kitaplar arasında en sevdiğim diyebilirim. Konusu akıcılığı çok güzel. Ve imkanınız varsa mutlaka müze de ziyaret edilmeli çok ayrı bir tadı oluyor kitaba daha fazla aşık olabilirsiniz :)

Bu yıl bitmeden okuduğum güzel kitaplardan biri. zaman zaman Kemal'in saplantılı aşkı okurken yorsa da kitap bitince vay be dedirtti. Dili sadece ve akıcı. tavsiye ederim

Okuduğum ilk Orhan Pamuk romanı. Beğendim

Olay örgüsü yok denecek kadar az, bol bol betimlemeler yapılmış sıkıcı bir kitap.

hayatimda okudugum en guzel kitapti

Ayrıntılı betimleri ile o dönemin İstanbul'unu okuyorsunuz. Sarsıcı bir aşk hikayesi anlatılıyor. Orhan Pamuk bu eseri yazarken bir müzesini yapma fikri varmış. Müze için eşyalar buldukça onları romana olay örgüsü içine eklemiş. Müzesini de çok merak ediyorum.

Eğer Orhan Pamuk okumaya başlayacaksanız kesinlikle bu kitapla başlamalısınız ve bu kitapla da bitirmelisiniz. Zira diğer kitaplar yer yer size zaman kaybı olduğunu hissettirebiliyor. Ama bu kitap diğerlerinden daha farlı, hem dili daha akıcı hem de olay örgüsü daha iyi.

Bayılarak okudum. Uzun bir kitap ama bırakmak istemedim

en sevdiğim kitap, başka ne diyebilirim ki..

Okuyuşu çok akıcı olmamakla birlikte detaylar barındıran bir kitap.

kitap güzel ama Kemal ahh o kemal kafa atmamak için efor harcadım ama güzel

Yazar hakkında ön yargılarımı yıkmak için öneri üzerine okuduğum bir kitap. Bazı yerleri gereksiz uzun ve sıktı açıkcası.

Orhan Pamuk’un bence en iyi kitabı. Bu zamana kadar okuduğum,yazılmış en iyi aşk kitaplarından biri bence. İnsande derin izler bırakıyor. Kesinlikle okunmalı.

bu kitabi daha ilk ciktigi zamanlarda ortaokul kafama okumuştum. Begenmeyenler olmuş, normaldir zevkler değişebilir. Ben ise o dönem cok sevmiş ve hic söylendiği gibi ağır bir dili yok diyerek pek beğenmiştim.

Yeşilçam tadında bir kitaptı diyebilirim lakin yazarın hakim bakış açısıyla anlatmasından kaynaklı sürekli araya girip yorumlarda bulunması fazla sıkıcı hale getirmiş kitabı.. Ayrıca Orhan Pamuk’un sistematik okunması gereken bir yazar olduğunu düşünüyorum. Birden çok kitabını analiz edip kesin bir edebiyat çizgisini belirlemek lazım.. Yazarın da biraz kafası karışık gibi..

Yani beni pek sarmadı. Bu kadar uzun uzadıya anlatılar ana fikirsiz kılıyor bence

Hayatımda ilk defa bir kitabı bu kadar uzun bir zamana yayarak okudum. Bir anda okuyup bitirebileceğiniz bir kitap değil . Yeri geldi haftalarca elime almak istemedim. Arada başka Kitaplar bitirdim. Bütün bunlara rağmen okumanızı tavsiye ederim . Beğendin mi diye sorarsanız da hala bu sorunun cevabını bilmiyorum...

okuyalı ve müzeyi gezeli 3-4 yıl oldu ama hala Füsunu arada düşünüyorum, benziyoruz birbirimize insanlara ve hayata kırgınız...

Cigdem Odabaşi'nin okuma atölyesine katılmak için basladigim bir kitapti. Başlarda, hiç benlik olmayan bir ask hikayesiyken sonunda kitabi niye bu kadar sevdiğimi çözemedim henüz. Cok yönlü üzerinde konuşulacak bir kitap. Atölyesini merakla beklemekteyim.

Harika bir aşk hikayesi. Pandemi bitsin ilk ziyaret edeceğim yerlerden biri.

anlatım merak uyandırıcı

kurgusuna hayran olduğum bir eser...okudukça daha bir istekle okudum...

Pamuk ile tanışmak için büyük ihtimalle yanlış kitaptı. Okurken son bölümü hariç neden okuduğumu, hatta neden bu kadar okunduğunu çok düşündüm. Son bölümü sevmeme rağmen, bir aşktan ziyade müze kataloğu tanımını daha çok yakıştırdım. Belli bir çevreyi anlatması bakımından belki taktir edilebilir ancak sevgi, aşk konusunda belki

Onca yerli takdir edilebilir yazarımız varken bu kitabın nobel alması şaşırtıcı doğrusu. Tamam içerisinde ki aşkı karakterin yaşadığı zorlukları ve kendiyle olan savaşı çok iyi yansıtılmış fakat bu kitap en fazla 200 sayfa olmalıyken bence 250-400 sayfa aralığı sürekli aynı şeyi anlatıyor. Gereksiz uzamış. Okuyucuyu çok yoruyor. Asla tavsiye etmediğim bir kitap. Şimdiye kadar okumaktan çile çektiğim tek kitap.

Çok kısa sürede okuduğum ama okurken sevip sevmediğimden emin olamadığım kitaptır.

Yazarın betimlemeleriyle okurken yaşadığınız bir aşk hikayesi, çok güzeldi

Orhan Pamuk'un ilk okuduğum kitabı oldu. Gerçek bir hikayeyi anlatan ve müzesi de bulunan eseri okudukça kendinizi okuyucu değil, kitaptaki karakterlerden biri gibi hissedip kitap dışında bir dünyada var değilmişsiniz gibi hissediyorsunuz. Güçlü kalmelerden diye tarif edebileceğim yazarın bu kitabını kesinlikle tavsiye ediyorum.

kitap benim çok hoşuma gitti. bazı yerlerde tekrarlama yapılıyor bu detay biraz sıkıyor ama genel olarak ben kitabı beğendim

Orhan Pamuk'un en begenmedigim eseri.

Hayatimin en mutlu aniymis bilmiyordum. Kitabi okuduktan sonra her mutlu oldugunuz anda bu cumle akliniza gelecek. Acaba o an bu an mi diye :)