Bu hikayeyi küçükken masal diye anlatırlardı. Pek de hoşuma gitmezdi. Ne biçim bir masaldı bu ya! Her şey dümdüz saçmalık! Lakin geçenlerde beni bir düşünce aldı. Acaba çocukken felsefenin ne olduğunu bilmiyordum ve bu kitap da felsefik miydi? Bunu tetkik etmek için yeniden alıp okudum. Aslında kitapta felsefeyi andıran bir şeyler vardı ama satırlar arasına gizlenmiş kavram aslında başka bir şeydi: Mantık! Kitap baştan aşağı mantık hatalarıyla doluydu! Bunu yazarın "mantıkçı" olduğunu kitabın arka kapağında okuyunca anladım. Evet, yine bir şey anlamamış ve mana çıkaramamıştım ama en azından neden anlayamadığımı anlamıştım. Ben sadece bir öğrenciydim ve mantık kavramını, ömrünü buna adamış bir matematikçi kadar iyi bilmem ve anlayabilmem benden beklenemez.