Vahdettin'den Mustafa Kemal'e Unutulan Gerçekler / Küller Altında Yakın Tarih 1 Hakkındaki Yorumlar

Arkadaşlar tarihimizi öğrenmek kadar onu doğru öğrenmekte çok önemli bir meziyettir. İşte bu kitap bir nebzede olsa bize tarihimizin bir bölümünün hiç bilmediğimiz kısımlarını belgeleriyle gösteriyor. Bu tür kitapların artması bizler açısından çok önemli birşey. Çünkü tarihini doğru bilmeyen bir millet gelecektende doğru şeyler beklememelidir. Herkesin okuması gereken bir eser.

Şimdiye kadar okuyup duyduğunuz tarih bilgilerinizi unutmaya hazır mısınız? Kitabı okursanız bu sorunun ne anlama geldiğini hemen anlayacaksınız.Çünkü Mustafa Armağan her zamanki gibi üstü örtülmüş birtakım dosyaları tekrar ele alıp enteresan bilgilerle donatmakta bizleri..

Yazar Sultan Vahdettin ve Mustafa Kemal arasındaki ilişkiyi ve cumhuriyet rejiminin ilk yıllarını çok iyi analiz etmiş.Ayrıca yeni kurulan Türkiye Cumhuriyetinin ilk zamanlarında Osmanlı köklerinden arınmak için verdiği mücadeleyi ve nasıl geçmişinden kopamadığını çok güzel anlatmış.Bize öğretilen tarihle gerçek tarih arasında çok farklar olduğunu ortaya koymuş.

Kitap tarihi gerçekleri açık bir şekilde gözler önüne seriyor.Bence Vahdettin'e vatan haini diyen yok olmalı.Yıllarca yutturulmaya çalışılan bazı sözlerin asılsız olduğunun artık anlaşılması lazım.Kitap okuyucuyu sıkmıyor.Anlatımı hoş.Muhakkak herkesin okuması gerekir.

küller altında yakın tarih 1 tahlilci,insanları araştırmaya,olaylara körü körüne bakmamaya yönelten bir kitap.osmanlıya,vahdettin'e bakış açımızı değiştirecek bir kitap.ilk tbmm nin rusya ile yaptığı iliişkiler açıkçası çok şaşırttı.tarihin ders kitaplarında olduğu gibi olmadığını öğrendim.bu arada mustafa armağanı da göz ardı etmemek gerek.çok iyi bir araştırmacı.

uzun zamandır mustafa armağanın kitaplarını severek okuyorum.Bu kitabı gerek içindeki bilgiler ile gerekse anlatımı ile çok güzel bir eser.Şu ana kadar sultan hep vahdettinin hain olmadığına inanmışımdır ama bunu nasıl kanıtlayacağımı hiç bilememiştim bu eser benim düşündüklerimi dile getirmeyi başardı

yazar 156.sayfada Mustafa Kemal Paşa nın Samsun'a gitmediğini değil,gittiği Bandırma vapurunun sözde tarih kitaplarında anlatıldığı gibi hurda kırık dökük bir gemi olmadığını ve bu yolculuğun ingilizlerin resmi izinleriyle gerçekleştiğini yazıyor.Osman Fuat Efendinin doğum tarihinin ise 1895 değil 1885 olması gerektiği kanaatindeyim.

tarihi artık bu kadar iyi anlatan ve insanlara sevdiren bir yazarımız daha olması kültürümüz için bir şanstır.
anlatımındaki akıcılık ve sadelik ayrıca da belgeleriyle güçlendirme yapması yazarı daha çok okunası kılıyor.
bu kitap ta 23 nisan ve 19 mayıs ile ilgili gerçekleri en azından belgeleri ile görme imkanına sahipsiniz...

iyi okumalar...

ARTIK YAKIN TARİHİMİZDEKİ GERÇEKLERİ ÖĞRENMENİN ZAMANI GELDİ DİYORSANIZ BU KİTABI MUTLAKA OKUYUN.36 YAŞINDAYIM O KADAR ÇOK ŞEYİ YANLIŞ BİLİYORMUŞUMKİ BEN BİLE ŞAŞIRDIM.LÜTFEN OKUYUN

vahdettin vatan hainimi...gerçekten türk milletinin geçmişten beri merak ettiği bir konu.bazı kitaplara göre vatan haini bazılarına göre değil..bunun soncunu merak edenlerin ilgiyle okuyacağı bir kitap...bu kitapta bunun cevabını açık bir şekilde bulacagız..zaten mustafa armağanın kitaplarını çok beğenen biriyim...bu konuda kendisine hayranım..

Benim gibi düşünmeyen ve yaşamayana hayat hakkı tanımam statükoculuğunu tırmandırmaya çalışanların temel dayanağı niteliğindeki yakın tarih kalıplarına farklı bir yaklaşım.

Atatürk Vahdettinin adamıydı. Ve gizli gizli telgrafla haberleşiyorlardı. İstanbuldaki padişahın eli kolu bağlıydı ve Vahidettin Atatürkü görevlendirdi. Ancak diyeceksiniz ki Atatürk Saltanatı niye kaldırdı? Bunu tek bir açıklaması olabilir: Atatürk Padişah olamazdı. Çünkü Osmanoğulları soyundan değildi. Atatürk bu yüzden ilk önce saltanatı sonra da halifeliği kaldırmıştır. Okunması gereken bir kitap. Zaten Mustafa Armağanın kalitesi ortada...

Farklı yönlerden işlenmiş bazı bilinenler bilinmeyenler hale getirilmiş ve Vahidettin hain mi vatansever mi tartışmasında yeni boyutlar getirmiş bir eser.Her ne şekilde savunursanız savunun okumanızı tavsiye edeirm başka betimlemeleri ve görüşleri bilmeniz açısından.Özellikle Nutuk hakkında yazdığı cümleler kayda değer ve araştırılmayı hak eden şeyler ve bunun yanıdna birde hakimiyet-i milliye gazetesini nüshalarının bulunup incelenmesi gerek tabii ki.

MUstafa ARMAĞANIN kitaplarını okudukca onun iyi bir yazar olduğuna karar verdim Çünkü günümüz türkiyesinde iyi yazarlar çok az. Osmanlının son dönemlerşnde yaşanmış olayları anlatan bir kitap. Cumhuriyetin ilk yıllarında yani tohumların atıldığı zamanda gelişen olaylar. Fakat bu kitabı değişik kılın Atatürk le Sultan Vahidettin arasında çoğumuzun bilmediği olayları anlatan ve gün yüzüne çıkmamış ve bazılarımızn bilmediği konuların anlatıldığı yakın tarih kitabı. Neler olduğuna okuyunca öğrenirsiniz diye ayrıntıya girmiyorum. Tavsiye ederim.

ilk başta kitabı okuduğumu beşirtmek isterim .ilk eleştirim yada sorum diyebilirim mustafa armağan kendisini tarihçi olarak nitaliyor mu? eğer tarihçi olarak nitelendiriyorsa böyle bir uslup olmaz böyle tarihçilik olmaz böyle tarih yazılmaz. gelelim arkadaşların yazdığı ve övgüyle bahsettiği gerçekleri yazma yorumu. tarih belli bir uslup gerektirir. basta m kemal ve halide hanım gibi tarihimizin önemli şahsiyaetlerine açıkça küfür etmesede dalga geçer bi uslupla yaklaşması pek hoş bi davranış değil. ve arkadşların bu kitabı beğenmiş olmalarıda gerçekten düşündürücü bu uslupla tarih yazılmaz

şu yüzyıl içindeki tarihi okadar merak etmişimdirki ancak küçükken bize hep yalanlar anlatılmış ne sultan vahdettin vatan hayini nede abdulhamit han bir istibdatçıdır her ikiside TÜRK tarihin de yetişen nedide hükümdarlardır bütün kardeşlere selamlar

Geleceğimize daha güvenle bakabilmak için geçmişimizdeki külleri süpürmeliyiz.İyi ya da kötü,geçmiş bizim geçmişimiz,tarih bizim tarihimizdir.Yani her yönüyle tarihimize sahip çıkmalıyız.Kitap hedeflediği gibi bende bir çok soru işaretinin oluşmasına neden oldu.Bilmek,tanımak,öğrenmek,sorgulamak,yeniden araştırmak,merak duygusunu harekete geçirmek isteyenler için güzel bir kitap.Saygılarımla

mustafa armağan herzaman olduğu gibi bildiğimizi zannettiğimiz ama yanlış bildiğimiz konulara değinmiş çok cesur bir yazar bence ve tarihi yanlışlıklara belgelerle cevap veren bir isim bence tarihimizi gerçekten öğrenmemiz lazım ve bu tür eserleri mutlaka okumalıyız

İsmi ile dikkat çekmesi benim okumama sebeb omuştur. Güzel konuları yer verilmiştir. Vahdettini daha net anlatmayı hedefleyen bir kitap gibi gözükmektedir.

Kirapta yakın tarihimize ait bilgiler mevcut. Kitabı okurken çok ilginç bilgileride öğreniceksiniz yazar gerçekten çok iyi bir kitapı bize sunmuş. Kitapda bazı darbelerde anlatılmaktadır. Bayramlar nasıl olmuş Samsuna çıkışve Enver Paşa ile ilgili konular hakkındada bilgi verilmiş. Yakın tarih hakkında bilgi öğrenmek isteyenlerin başvurması gereken bir kaynak.

MUSTAFA ARMAĞAN HER ZAMAN OLDUĞU GİİBİ YİNE BELGELERE DAYALI VE OBJEKTİF GERÇEKLERİ SUNUYOR. TEŞEKKÜRLER

Aslında yorumların çoğunu okudum ve şu kanaate vardım; Gerçekten yeterli tarih bilgisine sahip değiliz yok Vahdettin haindi yok değildi..Artık böyle konuşmadan önce ilk başta bir araştırma yaparsak o zaman gerçekleri anlarsınız...Bazı arkadaşlar herhalde Osmanlıdan nefret ediyorki insanları bazı şeylerle suçluyorlar... Atatürk tarih öğretiminde sürekliliği her zaman göz önünde bulundurmuş ve tarih öğretiminde de esası teşkil ettiği bir konuyu bizlere iletmektedir -her ne kadar bilen varsa?- 1-) Derinlik 2-) Süreklilik. Yani Atatürk kesinlikle Türkiye Cumhuriyetini Osmanlıdan ayrı görmüyordu..Aynı zamanda Osmanlıyıda Selçukludan ayrı görmüyordu. Bu yüzden bu arkadaşlar ister kabul etsin ister etmesin Biz Osmanlı Devletinin Varisiyiz. Açıkçası ben bu durumdan gurur duyuyorum. Bu kitabı okuyunca ne demek istediğimi anlarsınız.. Zaten Mustafa Armağan bunu kafasından sallamıyor.. Kaynakça yazan kısımda yararlandığı kaynakları görüp hak vereceğinizi umarım.. İyi okumalar.

“Küller altında yakın tarih” Evet doğru söze ne denir.Hiçbir şey tabi ki doğru söz alkışlanır.Mustafa armağan bizlere yine tarihin tozlu sayfalarından yenilerini açıyor ve okuyun diyor adeta.Okuyun ama dikkatli okuyun satır aralarını,çünkü bir çok makaleden oluşan kitap,konuları çok kısıtlı bir şekilde açıklamış,adeta bizi dürtüyor,bakın diyor şu da olmuştu bu da,bizi aslında araştırmaya ve doğruları su yüzüne çıkarmaya yönlendiriyor.

Kitap aslında tamamen belgelere dayanarak hazırlanmış,yani ortada öyle uyduruk,ikbal sahiplerinin isteği doğrultusunda yazılmış bir kitap yok.Veya resmi görüşün tetikçiliği’ni de yapmıyor.Sadece doğruya ulaşma ve doğru bir tarih bilinci için.
Ama siz istediğiniz kadar,doğruları anlatın,istediğiniz kadar vesika dökün ortaya,o meşum güruh hiçbir zaman doğruları kabul etmeyeceklerdir.
Neden mi ? çünkü onlar kördür,sağırdır,hak nedir bilmezler.Aslında gayet iyi bilirler neyin ne olduğunu ama açıklamazlar,eğer açıklarsa ya rektör olamaz veya doktorası yarıda kalır.Mürteci diye mimlenir,fişlenir(bellimi olur belki istiklal mahkemesine çıkarılır)

Okuyalım arkadaşlar,daha çok okuyalım okumak için değil bilmek,anlamak ve uygulamak için okuyalım.

yakın dönem tarihinde gelişmiş olayların bize aktarıldığı gibi değilde çok ince ayrıntılarda gerçeklerin yattığını ifade eden ve güçlü yorumuyla etkileyici bir kitap. bir çok konuda eksiklerimizi ve anlış bilgilerimizi görebilmemiz adına muhakkak okunması, saklanması ve tavsiye edilmesi gereken bir kitap.

Valla yazarı tebrik ediyorum gerçekten muhteşem konulara değinmiş cesaretinden dolayı ayrıca kutluyorum herkesin bilse bile değinemeyeceği konuları açıklamak hemde belgelerle açıklmak herkesin yapabileceği bir şey değil.Önsöz biraz sıkıcı olmuş daha sonra kitap sizi alıp götürüyor.Herkesin okuması lazım bize nasıl tarih öğrettiler bilmemiz lazım.Yaşanılan tarihi değilde yazılan tarihi öğrettiklerini belgelerle ispat etmek lazım....

kendine has uslubu ile kitaplarına koydugu alıntı ve dıpnotlarla; insanı tarih okumaya ittiği bir başka tarihe ışık tutan kitap.

yakın tarihimizdeki balonlara bir iğne atma çabası.

başarılı bir eser mutlaka okunmalı...

Bilhassa yakın tarihimiz umulmadık yanlışlar ve bile bile yapılan hatalarla doludur. II.Abdülhamid'in Kızıl Sultanlığı, son padişah VAhdettin'in vatan hainliğiyle suçlanması bunların en bariz örnekleridir. Mustafa Armağan geniş bir tarih perspektifi ile belgelere dayanarak ve ilginç okuma parçalarıyla bu kitaba değer kazandırmaktadır. Bu taraih bizim taraihimizse niçin gerçekleri okumuyoruz?

Tarih nedir, ya da tarihimizi ne kadar biliyoruz veya tarihi bilgilerimizin ne kadarı gerçek ne kadarı sahte?Bu soruların hepsine ispatlı ve kaynaklı cevapların verildiği bir kitap. En güzel yanı da tarih kitaplarının sıkıcılığından uzak olması ve sonuna kadar kendini okutturması.Gerçekten okumakta fayda var..

Mustafa Armağan, Mete Tunçay ve İlber Ortaylı hocaların mutlaka okunması gereken kişiler olduğu kanaatindeyim. Onlar sadece yazar değil birer bilim adamı aynı zamanda. tarihi öğrenmek açısından bu gibi üstadların güçlü kalemlerinden çıkan herşeyi okumak gerekiyor bence. onlar sadece yazmıyorlar ülkeleri için birşeyler yapmaya çalışıyorlar. Bu değerli hocaların değerli işler yaptığı açıktır. tarihin bilinmeyenlerini merak edenlere tarihimize ilgi duyanlara tavsiyemdir. saygılarımla...

evet hakikaten zaman ilerledikçe tarihi gerçeklerde bir bir açığa çıkıyor bu kitabı oku yunca anladım ki hiç bir yalan ebediyen devam etmez kitap bize cumhuriyet tarihini hiç bilmediğimiz yönleriyle anlatıyor

Mustafa Armağanın yazmış olduğu Küller Altında Tarih / Vahdettinden Mustafa Kemale Unutulan Gerçekler isimli kitabının tanıtımında yer alan bir dizi ifade kitabın yazılış nedeni hakkında kitabı okumayan kişiler hakkında zihinlerde bir düşünce doğmasına yol açmıştır.

Kitabın okuyuculara vermek istediği asıl mesajın Milli Mücadele Önderi ve eşsiz devlet devlet adamı Mustafa Kemali sözde birtakım belgelere dayanarak halkın gözünde küçük düşürmeye ve "mazlum" rolü verilen Vahdettini aklamaya çalışmak olduğunu görmekteyiz.

Oysa resmi yazışmalar ve belgeler bizlere Mustafa Armağanın çok büyük bir karalama kampanyası yapmakta olduğunu,gerçekleri saptırarak insanları yanlış yönlendirdiğini göstermektedir.

Naçizane tavsiyem bu eseri okuyanların bir de Turgut Özakmanın yazmış olduğu " VAHDETTIN,M. KEMAL VE MILLI MÜCADELE" adlı geniş hacimli,yüzlerce yerli ve yabancı belgeye dayanan titiz çalışmasını okumasını tavsiye ederim.

Bu kitabın okunmasını, özellikle yakın tarihimizin doğru bilinmesi için şiddetle öneririm. Yakın tarihimiz hakkında şimdiye kadar öğrendiklerimizi nasıl değiştirerek bize öğrettiklerini delilleri ile göreceksiniz. Gerçekleri okudukça, gerçekleşen fakat bizden saklanan detayların sizleri de derinden sarsacağına eminim.

MUSTAFA ARMAĞAN yine tarihi derinlemesine inceleyen kitabıyla bize tarihimizde bilmediklerimizi (yanlış bildiklerimizi) bize göstermiş. akıcı bir anlatımla ve bir solukta okumamızı sağlamış... daha önce ki ABDÜLHAMİD'in KURTLARLA DANSI kitabıyla ABDÜLHAMİD HAN'ı bize en iyi şekilde anlatmıştı .. bu kitap da ise VAHDETTİN 'İN nasıl bir osmanlı padişahı olduğunu ve MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ü nasıl görevlendirdiğini belgeleriyle bize göstermiştir.. ayrıca yakın tarihimizde olan biten bir çok şeyi güzel bi üslup la bize aktarmış..aslında bu kitabıyla VAHDETTİN ve bunda önceki ABDÜLHAMİD'İN KURTLARLA dansı kitabıyla osmanlı padişahlarının nasıl birer mümtaz şahsiyet oluduğunu ülkesi için neler yapabileceğini bazı kesimlerin kendilerini (HAİN &KIZIL SULTAN yaftası ile kötülemeleri pahasına)nasıl feda ettiklerini gözler önüne sermiştir... herkesin okuyup tarihsel gerçeklerin nasıl günümüze kadar nasıl değiştirldiğini görmeleri açısından kaçırılmaması gereken bir kitap...

tarihe meraklı bir kardeşimiz yorum yaparken,galiba nutku durmuş.Osmanlının gerçek tarihi çok şükür yeni yeni yazılmaya başladı.artık eleştiri yaparken havaya sıkma yerine karşı düşüncedeki kaynakları da inceleyip yorum yapmalı.artık at gözlüğünü çıkartıp etrafımıza bakmalıyız.Mustafa armağan gibi yakın tarihimize ciddi şekilde eğilip bizlere objektif eserler çıkartan yazarlarımıza da sadece şükran duymalıyız.bravo armağan.

orhan pamuk elif şafak gibi yazarlar 301. maddeyle bu yazarların önünü açtılar ülkemizde artık herkezözgürce düşüncesini yerine getiriyor kitapta istiklal mahkemelerinden basetmiş mi bilmiyorum ama Mustafa ARMAĞAN kardeşimizin tarihçiliği takdire şayan

Mesele kimlerin yalanlanıp yalanlanmadığı değil, tarihin doğru tespit edililip edilmediğidir. Delillerle, belgelerle ortaya çıkmak lazım. Bu eserde de o yapılıyor. Yok tek geçerli belge olarak “Nutuk” u kabul edeceksek, üniversitelerde bu kadar tarih bölümüne, bu kadar tarih araştırmacısına ne gerek var. Zaten her şey Nutuk ta çözülmüş demektir. “Nutuk” a kutsal kitap muamelesi yapılmamalıdır.

dinci geçinen kesimlerin yazdığı bir kitaptan ne beklenirki osmanlı özlemiyle yanıp tutusanlar ancak böle kitap yazarlar tarihe meraklı arkadasım kitaptaki yalanların birkaç tanesi yansıtmış zaten. Lütfen bu kitapları alarak dinci kesime destek cıkmayın...

İngiltere ve itilaf devletleri kendilerine direnen bir subayın istanbul'dan yani gözlerinin önünden ayrılıp elini kolunu sallayarak Samsuna gitmesine neden izin verdi?Burada Mustafa Kemalin padişah Vahdettinin himayesi altında olduğu açıkca görülmektedir. Nutuk'ta iddia edildiği gibiyse Mustafa Kemal'in Samsuna ayak basmasından önce ve sonra Samsunda olduğu iddia edilen karışıklıklara dair neden tarih birşey yazmamaktadır.Tarih; Mustafa Kemalin olduğu iddia edilen Samsunda ki güvensizlik ve karışıklıklara karşı mücadelelerini neden yazmamıştır?Merhum Bülent Ecevit'in beyin dediği gibi "Vahdettin hain değildir"...Mustafa Armağan'a bu güzel kitabı için teşekkür ediyoruz.

murat brdakçının "şah baba "adlı eserinden sonra okuduğum 2. vahdettinle ilgili kitap.. çok bilgi edindiğime inanıyorum o zamanki siyasi olaylar hakkında ve bence vahdettin yapması gerekenleri en iyi şekilde yapmış..
mustafa armağan hocaya teşekkürler..

Artık bu ülkede herkesin doğruyu bilme hakkı var! Cesur yazar Mustafa Armağan kitabında; Cumhuriyet tarihimizde yapılan ironik hataları anlatıyor ve günümüzde yanlış bilinenleri bir bir yıkıyor. Mustafa Armağan kitabının bir bölümünde, Türkiye Cumhuriyetini Osmanlıdan koparmak için ellerinden geleni yapanların ve son padişah Vahdettini hain olarak damgalayan zevat'ın yüzünü şiddetle tokatlıyor ve Mustafa Kemal'in ağzından Vahdettinin hain olmadığını ispatlıyor.

Bir MUSTAFA ARMAĞAN klasiği gerçekten mükemmel hazırlanmış kaynaklar iyi incelenmiş bir kitap bazen okuduğunuz kitapın kaynaklarını da araştırmak lazım ki o kitapın içerini doğruluğunu emin olmuş olursunuz...ben hepsini değil se bile bazı kayanklarına baktım ve gerçekliği yansıtıyor..Tarihçiler arasında en güvendiğim araştırmacı oldu...Bu kitapta Abdülhamid'in Kurtlarla Dans kitapı gibi heyecanlı ve sıkıcı olmayan bir kitap okumanısı tavsiye ederim:....

MUSTAFA ARMAĞANIN KİTAPLARINI OKURKEN AYRI BİR ZEVK ALIYORUM EN AZINDAN GÜVENİLİR KAYNAKLARA BAŞVURARAK OLAYLARI ANLATMASI İNSANLARA GÜVENİRLİRLİĞİNİ BİRKEZ DAHA ORTAYA ÇIKARIYOR.BU ESER GERÇEKTEN KAYNAKLARLA ANLATILMASA KİMSE İNANMAZ BELKİ.

Mustafa Armağan gelenek ve şehircilikten sonra tarihe de iyice ısındı. Tarihi konularda epey bilgim vardır ama burada anlatılan bazı konuları ilk defa duydum. Üslup da harika. Hani bir oturuşta okunulan kitaplardan. Herkese tavsiye edilir.

mustafa armağan tarihimizde bilinmeyen - ya da en çok saptırılan demek daha doğru olur - bir konuya değinmiş.
Vahdettin hain miydi?
toplumumuzda bir çok kişinin yanlış bildiği ya da kasıtlı olarak yanlış aktarılan bir konu.
günümüzde daha yeni yeni gerçekler anlatılmaya ve öğrenilmeye başlanıyor.
bunda kuşkusuz en büyük payı olan yazarlardan biri de Mustafa Armağan'dır.
bu kitap bence herkes tarafından okunmalı...