Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana / Bir Ada Hikayesi 1 Hakkındaki Yorumlar

Bilmiyorum ben mi yanılıyorum:ama yazar tarafsızlık adına,dostluk adına kantarın topuzunu fazla kaçırmış.İyiler Türkler dışındaki bütün etnik kökenlerden,bütün kötülükler de Türkler'den.300 sayfalık kitapta 270. sayfaya kadar iyi Türk görmek mümkün değil."Bütün kötülüklerin anası Türklerdir"diye düşünenleri mutlu edecek bir kitap

1923 Lozan anlaşması çerçevesinde yapılan Mübadelenin acı sonuçlarını anlatan muhteşem bir kitap. Anadolu ve özellikle Ege kültürüne ve folkloruna ilgi duyanların okuyup, keşke iki ulus şimdi de birarada yaşasalardı diyecekleri bir eser.Yaşar Kemal'in bir ada hikayesini konu alan üçlemesinin ilk kitabı olan "Fırat suyu kan akıyor baksana" Yaşar Kemal okumaya başlamak için mükemmel bir tercih.İkinci kitabı " Karıncanın su içtiği" ve üçüncü kitabı "Tanyeri Horozları"yla seriyi sürdürmüş yazarımız. Okudukça onu ve düşüncelerini daha iyi anlıyorsunuz.

İnce Memed serisini okudum ilk.Dört cildi de soluksuz okudum.Şimdi de bu dörtlemeyi okumaya başladım.Anlatım,dil,kelimeler...Hepsi birbirinin aynısı ama öyle bir tarzda yazmış ki ne kadar okusanız da sıkmıyor.Öyle bir anlatım ki kahramanın yaşadığı duyguları aynı şiddette yaşıyorum,betimlemelerinde baştan başa Anadolu'yu geziyorum.Birçok yazarın kitaplarını okudum Yaşar Kemal'in kitapları gibisini daha önce hiç okumadım.Ve bütün kitapları tekrar tekrar okunacak cinsten.

Sağolsun Usta yazarımız, her sayıda bizi biraz daha adalı yaptı. Bütün güzelliklerin nasıl biraraya gelebileceğine hikayelerle tanık oldum. Her yeni hikayenin çıkışını dört gözle bekledim, son hikayenin de hazır olduğunu söylenmişti bakalım burada nerelere sürükleneceğiz. Hikayede savaşın getirdikleri ve götürdükleri, devletlerin insanların yaşam alanlarına tecavüzleri, hasbel kader biraraya gelen insanların birlik anlayışları insana geride bıraktığı bir çok duyguyu hatırlatıyor, hikayede umut, sevgi, aşk, dayanışma, her şey var anlayacağınız, bir hikayede daha ne istenebilir.

Yaşar Kemal' i ilk bu kitapla tanıdım. Anlatımına, tasvirlerine, hikayesine hayran kaldım tek kelimeyle. Ama Osmanlının veya onun mirasçılarının azınlık statüsündeki topluluklara eza ediyormuş havası uyandıran varsayımları beni rahatsız etti. Ama edebiyat yönü kesinlikle tartışılmayacak bir yazar. İnanın tasvir ettiği ada hala gözümün önünde, kır kokuları burnumda, kuş cıvıltıları kulağımda, Allah-ü Ekber Dağlarında donan askerlerin acıları yüreğimde... Bu kitabı okuduğuma ve Yaşar Kemal' i tanıdığıma memnunum.

Yaşar kemal yine ustalığını konuşturmuş.bu kitabı okurken hikayenin içine girmemek için çabalamanın anlamı yok çünkü herkesin içinde bir poyraz musa ve vasili saklı.Ayrıca bu kitap bence canlı

Fırat suyu kan akıyor baksana, Karıncanın su içtiği ve Tanyeri horozları... Dördüncü kitabı merakla bekliyorum. Bu güne dek okuduğum en iyi roman diyebilirim. Hikaye, dil, kurgu muhteşem. Özellikle ikinci kitap başdöndürücü... Aynı anda bir çok hikayeyi büyük bir başarıyla anlatıyor. Bir bardak su gibi diyebilirim.