4. Murad'a teslim edilen ilk risalenin orjinal metni Yeni Zamanlar Yayınları tarafından yayınlanmıştı. Bir de Zuhuri Danışman'ın sadeleştirmesiyle yayınlanan bir 1972 basımı vardır ancak onda ikinci risale bulunuyor muydu bilmiyorum. Ben ilk risaleyi orjinal metninden okumuş ve çok beğenmişimdir, Osmanlı'nın gerilemesinin tohumlarının Kanuni döneminde atıldığına dair tespitleri, yeniçeri ocağının bozuluş sebebini açıklayışı önemli olduğu gibi 4 asır öncesinin türkçesini okumak da bir zevkti. Henüz okumadığım ikinci risaleyi de içeren bu yeni basımı en kısa zamanda inceleyeceğim ancak kitabın arka kapağından alındığını tahmin ettiğim içerik bilgisinden bu basımın da sadeleştirilmiş bit metni içerdiğini anlıyorum, umarım orjinali de dahil edilmiştir. İlk risalenin sadeleştirilmiş metninden yeniçeri ocağının bozulmasına dair bir bölümü alıntılamak isterim.
"Velhasıl, eski zamanda İslam askeri az, öz, temiz ve disiplinli iken her ne tarafa yönelse Allah’ın emriyle fetih ve zafer görünüp, İslam’ın şevketi ilerlemekte idi. Şimdi başka asker kalmayıp kulluk ulufeli kula kalıp aleme fesat tohumu ekildi. Bu iki taife hadsiz hesapsız iken yine bir iş görülmez ve bir iş sona erdirilemez. İstedikleri zaman sefere giderler. İtaat yok.... Padişahtan korku yok. İslam askeri böyle mi olur? Bunlarla yakından meşgul olmak zamanımızda farz-ı ayndır."
Tarihimizde bir padişaha teslim edilen ikinci bir böyle tarihi öneme haiz layiha Koca Sekbanbaşı Risalesi'dir, III. Selim'e sunulmuştur, onu da sadeleştirilmiş olarak okumuş ve beğenmiştim, umarım orjinal metniyle yayına sunulur.