E-Dergi

İçerisinde bolca çizim olması sebebiyle muhtemelen kısaltılmıştır diye düşünüyorum fakat bu hikayeyi görsel destekle beraber okumak oldukça keyifliydi. Eğer Frankenstein'a karşı bir merakınız ve ilginiz varsa bence bu çizgi romanı okumalısınız.

İbn Sina'nın Hay bin Yakzan'ı oldukça derin ve felsefi bir eser. Okurken zorlandığımı itiraf etmeliyim. Fakat kitap öyle güzel hazırlanmış ki bir takım dipnotlarla ve açıklamalarla anlatılmak istenen meseleler desteklenmiş ve anlaşılırlığı kolaylaştırılmış.
İbn Tufeyl'in Hay bin Yakzan'ı ise hepimizin çizgi filmini izlediği o meşhur Hay. Fakat çizgi filmine nazaran oldukça derin bir eser. Burada asıl anlatılmak istenen bir insan dışarıdan hiçbir bilgi almadan, salt akıl yoluyla bir yaratıcının varlığını bulabilir, onu tanıyabilir ve bu konuda mertebeler kazanabilir. Tabi bunu yaparken Hay karakterini sürekli olarak düşünür yani felsefe yapar bir vaziyette görüyoruz. Bu durum da bazen okumayı zorlaştırabiliyor.

Oldukça sevdiğim bir kitap oldu. Kitabın konusu Efendimiz(a.s.m.) olunca sevmemek haşa ne mümkün! Hele birde tema da sevgi olunca muhabbetin oldukça üst düzey olduğu bir kitap oldu benim için.
Yoluna kurban olduğumuz o güzel insan(a.s.m.) ashabını nasıl sevmiş, ümmetini nasıl sevmiş sorularının cevaplanmaya çalışıldığı bir kitap. Öyle bir sevmiş ki uğruna canlar feda edilmiş, öyle bir sevmiş ki nefisler bile geri kalmış O'nun muhabbetiyle.

Sevgili yazarımızın okuduğum ikinci kitabı oldu ve tek kelimeyle şahaneydi.
Her iki kitabı da öyle güzeldi ki sevgili Jack London mesleğinin hakkını sonuna kadar vermiş.
Martin Eden'a gelecek olursam sanırım hiç unutmayacağım bir karakter olacak. Bir Raskolnikov, bir Mr. Darcy nasıl yer ettiyse hafızamda Martin Eden da o şekilde yer etti.

İçerisinde muhtelif konularla ilgili bir çok hadis-i şerif mevcut. Fakat şunu belirtmeliyim ki hadis-i şeriflerin izahı mevcut değil. Yine de oldukça zengin bir içeriğe sahip olması ve ayrıca cildinin oldukça kaliteli olması benim çok hoşuma gitti.